Cumhuriyet gazetesinin yayın yönetmeni Can Dündar, "Türkiye DEAŞ'a silah gönderiyor" dedi, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a iftiralar attı. İhaneti yüzünden tutuklanacağını anlayınca da Almanya'ya kaçtı. Avrupa'da halk kahramanı gibi ağırlanıyor, aldığı uyduruk ödüllerin parasıyla gününü gün ediyor.
YÜZÜ BİLE KIZARMIYOR
Geldiğimiz noktada, Ortadoğu'da kimin kime silah verdiği, kimlerin kimlerle kol kola girip savaş suçu işlediği netleşmeye başladı. Son olarak DEAŞ'lı teröristlerin, ABD'nin korumasında Rakka'dan ayrıldığı, yerine PKK/PYD'nin yerleştirildiği görüntüleriyle kanıtlandı.
BİLE BİLE SUÇ İŞLEDİ
FETÖ'cülerin oyuncağı Can Dündar, MİT TIR'larının DEAŞ'a silah taşıdığı masalını anlatmaya ve yaptığının gazetecilik olduğu yalanını söylemeye devam ediyor. Ancak Amerika Birleşik Devletleri'nin, DEAŞ'lı teröristleri kurtarmasına ilişkin tek kelime etmiyor, yazmıyor.
?NOBEL YERİNE KIRMIZI BÜLTEN
İhanetiyle ödüllere boğulduktan sonra bir de Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilen Can Dündar, bu ödülü de kapacağına kesin gözüyle bakıyordu.
Ancak geçtiğimiz eylül ayında sabah saatlerinde ödülü alamadığını öğrenip morardı, akşam saatlerinde de hakkında çıkan 'Kırmızı Bülten' haberiyle kıpkırmızı oldu.
BU HABER OKUDUN MU CAN?
ABD'nin, terör örgütü DEAŞ ile mücadele görüntüsü altında bir başka terör örgütü PKK'nın Suriye'deki kolu YPG ile işbirliği, son olarak İngiliz BBC kanalı tarafından deşifre edildi. PKK/PYD/ YPG ve DEAŞ ile süren bir haftalık görüşmelerin ardından, Amerika güdümündeki yerli teröristler, güya savaş halinde oldukları DEAŞ teröristlerinin Rakka'yı terk etmesine izin verdi. DEAŞ'lılar, Deyrizor'un kırsal kesimlerine otobüslerle, ellerini kollarını sallaya sallaya tahliye edildi. ABD'nin, YPG elemanlarına para verdiğine dair duyumlar da alındı. Cumhuriyet gazetesi ve Can Dündar, bu haberi görmezden geldi, kafasını kuma gömdü.