TÜBİTAK BİLGEM'in geliştirdiği elektronik kimlik doğrulama sistemi kapsamında bugüne kadar Türkiye genelinde yaklaşık 30 milyon kişi, yeni çipli kartını alırken, günlük başvuru sayısı 100 bine yaklaştı. Türkiye genelinde e-kimlik başvuruları devam ederken, doğrulama işlemi sırasında çipin kullanılanacağı mobil cihazlarda da geliştirme sürecinden seri üretim aşamasına geçildi. Türkiye'nin ilk mobil kart erişim cihazını geliştiren ve kamu kurumlarının kullanabileceği şekilde güvenlik sertifikalarını tamamlayan biOnay'ın kurucu ortağı EGA Elektronik Güvenlik Altyapısı A.Ş Genel Müdürü Ümit Yaşar Usta, yeni sistemi şöyle anlattı:
AMAÇ SAHTECİLİĞİN ÖNÜNE GEÇMEK
"Bu sistemde asıl amaç, kimlik sahteciliğinin önüne geçmek. Hiçbirimiz kimlik uzmanı değiliz. Mevcut uygulamada, kimliğin sahte olup olmadığını anlamamız çok zor. TÜBİTAK BİLGEM'in geliştirdiği sistemle, kartın içerisinde pek çok güvenlik unsuru bulunuyor. Sistemin çalışması için bir de elektronik kimlik doğrulama cihazının olması gerekiyor. Vatandaş kamu kurumuna ya da GSM bayisine, ya da notere geldiğinde görevliye kimlik kartını uzatacak. Görevli, bu kartı doğrulama cihazına takacak.
KRİPTOGRAFİK DOĞRULAMA
Cihazın içerisinde bulunan Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürlüğü'nün kartı, kimlikteki çipi, kriptografik olarak doğrulayacak. Sahte bir kartla işlem yapılmaya çalışılırsa, cihaz uyarı verecek. İşlemler, PIN şifresi veya parmak iziyle yapılabilecek. Biyometri, çip ve PIN koruma özelliğiyle yeni kartlar, hem ulusal hem de uluslararası seviyede güvenliği sağlayacak. Bu şekilde hem kurumların, hem de vatandaşların yaşadıkları mağduriyetler ortadan kalkacak.
YÖNETMELİK ELİ KULAĞINDA
Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü, yeni sistem için yönetmelik hazırlıyor. Yönetmeliğin çıkması eli kulağında diyebiliriz. Sistem, kamu kurumlarında 2019 yılında pilot projelerle başlayacak. Ancak, kimlik sahteciliği konusunda en çok sorun yaşayan noterler, GSM operatörleri, kamudan önce bu sisteme geçmek için şimdiden çok istekli. Onlar da yönetmeliğin çıkmasını bekliyor.
MÜKERRER YATIRIMLAR SON BULACAK
Kimlik doğrulama işlemleri, bugüne kadar her kurum tarafından farklı şekillerde yapılıyordu ve bu da çok ciddi bir kalem oluşturuyordu. Örneğin, SGK, avuç içi tanıma programına çok ciddi bir yatırım yaptı. Her hastanede bu cihazdan var ve cihazların tanesi 2 bin dolar civarında. Diğer yandan ÖSYM, yüz tanıma sistemine yatırım yapıyor. Bir başka kurum, SMS'le doğrulama yöntemi üzerinde çalışıyor. Yeni kimliklerle birlikte kamudaki tüm farklı uygulamalar sona erecek ve tek bir çözüm sağlanmış olacak. Böylece cihaz maliyetleri düşerken, kamudaki mükerrer yatırımlar da son bulmuş olacak."