Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın "Marmara Denizi Eylem Planı" kapsamında başlattığı Marmara'yı müsilajdan kurtarma seferberliği için bilim insanları kolları sıvadı. 17 farklı proje Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na ulaştırıldı. Okur, hem kamu hem de özel sektörden Marmara'nın müsilajdan kurtarılması için projeler gönderildiğini belirterek, milletvekillerine yaptığı bilgilendirmede özetle şunları kaydetti:
ÇÖZÜM PROJELERİ GELİYOR
"Çevre Bakanlığının uhdesinde kurulan koordinasyon kurulu tarafında TÜBİTAK MAM olarak bizim görevimiz biyolojik ve teknolojik mücadele konusunda kamudan ve özel sektörden gelen taleplere cevap vermek. Bu kapsamda şimdiye kadar biz 17 farklı talep aldık. Yani bu 17 farklı talep hem kamudan hem özel sektörden yurt dışından müsilaj çözümüne yönelik taleplerdi.
Bu 17 tane talebin 9 tanesi biyolojik mücadele, 5 tanesi mekanik mücadele, 3 tanesi de kimyasal mücadele kapsamındaydı. Gelen taleplere baktığımız zaman biyolojik mücadele tarafındaki 9 tane talebin yurt dışından çözüm önerileri olarak geldiğini gördük.
YÜZEYSEL TEMİZLİK PROJELERİ DE VAR
Diğer 3 tane talepte yurt içinden olmakla beraber daha fazla yüzeysel temizlik ürünleri olarak karşımıza çıktı. Burada hem Bilim Kurulu olarak hem de Çevre Bakanlığının yetkili kısımlarıyla yaptığımız değerlendirme sonunda şöyle genel bir karar aldık. Marmara Denizi'ne herhangi bir bakteri veya bir biyolojik mücadele yapılacağı zaman mutlaka biyolojik mücadelenin kaynağının Marmara Denizi'nin kendisi olması gerektiği. Yani Marmara Denizi dışındaki herhangi bir bakterinin Marmara Denizi'ne kesinlikle gönderilmemesi gerektiği konusunda bir karar çıkardık.
ENDEMİK DEĞİLSE YAPMAYIZ
Bizim Bilim Kurulu tarafından şu ana kadar biyolojik ve mekanik mücadelede yapmış olduğumuz, izlediğimiz yol da buydu. Genel tavrımız da şu şekilde: Herhangi bir şekilde Marmara Denizi'nin doğası haricinde herhangi başka bir mikroorganizmanın veya bir yapının denize gönderilmesi konusunda kesin kararımız var, yani endemik olmadığı sürece, fizibil olmadığı sürece, insan ve balık sağlığına etkisi incelenmediği sürece herhangi bir müdahaleyi ve mücadeleyi şu an Marmara Denizi'nde yaptırmıyoruz."
