Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankasının (Fed) politika faizini beklendiği gibi sabit bırakması ve faiz indirimleri için acele etmeyeceğinin sinyalini vermesinin ardından karışık bir seyir izlenirken, bugün yurt içinde gözler Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) faiz kararına çevrildi.
ABD'nin korumacı ticaret politikası kapsamında attığı tarife adımlarının etkilerine yönelik belirsizlikler varlığını korurken, ülkede tarifelerin enflasyonu güçlendirebileceği ve büyümeyi yavaşlatabileceğine ilişkin riskler başta Fed olmak üzere ekonomi aktörleri ve yatırımcıların gelecek projeksiyonlarını etkiliyor.
Fed, iki gün süren Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısının ardından dün para politikası kararlarını açıkladı. Banka, politika faizini beklentiler dahilinde yüzde 4,25-4,50 aralığında sabit tuttu.
Fed, federal fon oranına ilişkin tahminini bu yıl sonu için mart ayında öngördüğü yüzde 3,9'da sabit tuttu. Fed'in tahminleri, Bankanın bu yıl 2 faiz indirimi öngörmeye devam ettiğini ortaya koydu.
Analistler, faiz kararının piyasa beklentilerine paralel gerçekleştiğini belirterek, metinde enflasyonun bir miktar yüksek kalmaya devam ettiği vurgusunun yapıldığını ifade etti.
Fed Başkanı Jerome Powell, karar sonrası düzenlenen basın toplantısında tarifelerdeki artışların bu yıl fiyatları yukarı çekmesi ve ekonomik faaliyetler üzerinde baskı oluşturmasının muhtemel olduğunu ifade etti.
Hane halkı ve işletmelere yönelik anketlerin son aylarda güvenin azaldığını ve ekonomik görünüme ilişkin belirsizliğin arttığını gösterdiğini belirten Powell, bu durumun büyük ölçüde ticaret politikasına dair endişeleri yansıttığını dile getirdi.
Powell, bu gelişmelerin gelecekteki harcama ve yatırımları nasıl etkileyeceğinin ise henüz belli olmadığını ifade etti.
Mal enflasyonunun yaz ayları boyunca biraz daha hızlanmasını beklediklerini belirten Powell, tarifelerin bazı etkilerini görmeye başladıklarını ve önümüzdeki aylarda daha fazlasını görmeyi beklediklerini kaydetti.
Powell, Orta Doğu'daki devam eden gerilime ilişkin de yorum yaparak, ABD ekonomisinin yabancı petrole 1970'lerde olduğundan çok daha az bağımlı olduğunu aktardı.
İsrail-İran arasındaki çatışmaların ne kadar daha süreceği ve etkilerine yönelik endişeler de yatırımcıların küresel çapta temkinli davranmasına neden olurken, ABD'nin Orta Doğu'daki gerilime dahil olup olmayacağına yönelik haber akışı da yakından takip ediliyor.
ABD Başkanı Donald Trump dün yaptığı değerlendirmede İran'a saldırıp saldırmama konusunda henüz nihai kararını vermediğini ancak Orta Doğu'daki bir çatışmaya dahil olmak istemediğini ifade etti.
İran'ın nükleer silaha sahip olmasına birkaç hafta kaldığını savunan Trump, "İstediğimiz şey ateşkes değil, tam ve kesin bir zafer istiyoruz. Zafer, nükleer silahların olmamasıdır." değerlendirmesini yaptı.
Orta Doğu'daki gelişmelerin petrol arzını etkileyebileceği endişesiyle yükseliş eğilimini sürdüren Brent petrolün varil fiyatı şu sıralarda ise yüzde 0,8 yükselişle 75,7 dolarda bulunuyor. Dolar endeksi ise yüzde 0,1 yükselişle 99 seviyesinde dengelendi.
Fed'in faiz kararının ardından gerilemesi güç kazanan altının ons fiyatı dün yüzde 0,57 düşüşle 3 bin 369 dolardan günü tamamladı. Yeni işlem gününe de düşüşle başlayan ons altın şu sıralarda yüzde 0,22 azalışla 3 bin 362 dolardan alıcı buluyor.
Bu gelişmelerle dün New York Borsası'nda Dow Jones endeksi yüzde 0,10 değer kaybederken, Nasdaq endeksi yüzde 0,13 değer kazandı. S&P 500 endeksi yatay seyretti.
ABD'de piyasalar, bugün, köleliğin son verildiği güne atfen federal tatil ilan edilen "19 Haziran" (Juneteenth) dolayısıyla kapalı olacak.
Avrupa borsalarında dün karışık bir seyir öne çıkarken, İngiltere Merkez Bankasının (BoE) bugün açıklayacağı faiz kararı yatırımcıların odağına yerleşti.
İngiltere'de dün açıklanan mayıs ayına ilişkin tüketici enflasyonu yıllık bazda yüzde 3,4 ile beklentilere paralel gelmesine karşın, BoE'nin orta vadeli enflasyon hedefi olan yüzde 2 seviyesinin üzerinde gerçekleşti.
BoE'nin bugün açıklanacak para politikası kararlarında politika faizini yüzde 4,25 seviyesinde sabit bırakacağına kesin gözüyle bakılırken, politika metninde Banka'nın gelecek projeksiyonların ilişkin sinyaller aranacak.
BoE, mayıs ayında 25 baz puan faiz indirimine giderek politika faizini yüzde 4,25 seviyesine çekmişti.
Öte yandan, Avro Bölgesi'ndeki vergi düzenlemeleri de yatırımcıların odağında bulunuyor. Avrupa Birliği (AB) kurumları, şirketlerinin büyük kısmını sınırda karbon vergisi kapsamından çıkaracak mevzuat basitleştirme planında anlaştı.
Kurallarda yapılacak değişiklikle sınırda karbon vergisi kapsamına giren ürünlerde yılda 50 tonun altında ithalat yapan firmaların CBAM şartlarından muaf tutulacağı kaydedildi.
Analistler, söz konusu düzenlemenin şirketlerin ticari süreçlerini hızlandıracağını kaydederek, aynı zamanda şirketlerin ticaret maliyetlerine olumlu yansıyacağını ifade etti.
Bu gelişmelerin yanı sıra Orta Doğu'daki gerilimlere ilişkin bölgedeki merkez bankası yetkililerinin açıklamaları takip edilirken, Avrupa Merkez Bankası (ECB) Yönetim Kurulu Üyesi Fabio Panetta, İsrail ile İran arasındaki anlaşmazlığın ABD'nin ticaret politikasından kaynaklanan riskleri artırdığı bir ortamda ECB'nin para politikası kararlarında esnek bir yaklaşım sergileyeceğini söyledi.
Dün İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,11 ve İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,08 değer kazanırken, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,36 Almanya'da DAX 40 yüzde 0,50 değer kaybetti. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar yeni güne karışık başladı.
Asya tarafında negatif bir seyir öne çıkarken, Orta Doğu'da devam eden gerilim ve ABD'nin Orta Doğu'daki gerilime dahil olup olmayacağına yönelik belirsizlikler bölgedeki risk algısı üzerinde etkili oluyor.
Petrol fiyatlarındaki artışın etkisiyle maliyet artışlarının olabileceği beklentisi bölge pay piyasalarında satıcılı seyri destekliyor.
Analistler, Hürmüz Boğazı'ndaki petrol transferine ilişkin haber akışının Asya ekonomileri tarafından yakından takip edildiği belirtilerek, olası risklerin bölge endeksleri üzerinde olumsuz etkilerinin olacağını söyledi.
Bu gelişmelerle, kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,8, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,1, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,7 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 1,8 düştü.
Dün satış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,54 değer kaybederek 9.196,13 puandan tamamladı. Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası'nda (VİOP) BIST 30 endeksine dayalı haziran vadeli kontrat ise dün akşam seansında normal seans kapanışının yüzde 0,5 üzerinde 10.346,00 puanda işlem gördü.
Yurt içinde bugün açıklanacak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) faiz kararı yatırımcıların odağına yerleşti. AA Finans'ın beklenti anketine katılan ekonomistler, TCMB'nin politika faizini yüzde 46 seviyesinde sabit tutmasını bekliyor.
Ekonomistlerin yıl sonu politika faizi beklentilerinin medyanı ise yüzde 35,50 oldu.
Dolar/TL, dün yüzde 0,1 yükselişle 39,5220'den kapanırken, bugün bankalararası piyasanın açılışında önceki kapanışının yüzde 0,1 üzerinde 39,5570'ten işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde ve yurt dışında yoğun veri gündeminin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.100 ve 9.000 seviyelerinin destek, 9.200 ve 9.300 puanın direnç konumunda olduğunu kaydetti.
Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle:
10.00 Türkiye, nisan ayı kısa vadeli dış borç istatistikleri
10.00 Türkiye, mayıs ayı konut satışları
10.30 Avro Bölgesi, ECB Başkanı Lagarde'ın konuşması
13.30 Avro Bölgesi, ECB Başkanı Lagarde'ın konuşması
14.00 Türkiye, TCMB'nin faiz kararı
14.00 İngiltere, BoE'nin faiz kararı
14.30 Türkiye, haftalık para ve banka istatistikleri
ABD'de piyasalar tüm gün kapalı olacak