Türkiye dünya kamuoyunun görmezden geldiği Rohingya Müslümanları, Kudüs, Suriye gibi güncel çatışma bölglerindeki insani dramları dünya gündemine taşıdı ve bir çok bölgeye giden ilk yabancı yardım kuruluşunun TİKA olmasını sağladı. Son yıllarda pek çok kez "en cömert ülke unvanı" alan ve en çok insani yardım yapan ülkeler listesinde en üst sıralarda yer alan Türkiye'nin gönüllü olarak yürüttüğü faaliyetlerini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şu sözleri özetledi: "Bizim fiziki sınırlarımız başkadır, gönül sınırlarımız bambaşkadır. Türkiye, sadece Türkiye değildir." Türkiye'nin yakın geçmişte birçok krizde insani yardım faaliyetlerine imza attı. 2004 sonunda meydana gelen Güneydoğu Asya depremi, 2005'teki Pakistan depremi, 2006'da Lübnan'da yaşanan insani kriz, 2008 yılının sonunda patlak veren Gazze Krizi, 2010 yılında meydana gelen Haiti ve Şili depremleri ile Pakistan'da yaşanan sel, 2011 yılında meydana gelen Japonya depremi, 2013 yılında Filipinler'de meydana gelen tayfun, 2014 yılında Balkanlar'da meydana gelen sel felaketi ve Gazze'ye yönelik saldırı, 2015'de Nepal depremi ile Irak'taki çatışma kaynaklı insani kriz, 2015 ve 2016'da Yemen, Somali ve Libya'daki insani kriz ile 2016'da Makedonya, Mozambik ve Sudan'daki sel felaketleri sonrasında gerçekleştirilen yardım operasyonları bu faaliyetler arasında başı çekmektir. Türkiye Arakan'a ilk yardım götüren ülke olduğu gibi 2013 yılında Haiyan tayfunuyla sarsılan Filipinler'e uluslararası yardım ulaştıran ilk ülke oldu. Bugün ise Türkiye sınırında, Suriye'de devam eden insani krizlerde askeri operasyonların da açtığı yollar ile Suriyelilere uzanan ilk el oluyor.
DÜNYADAKİ YARDIMIN 5'TE BİRİ TÜRKİYE'DEN
Küresel İnsani Yardım 2017 Raporu'na göre, geçen yıl 6 milyar dolarlık insani yardım yaparak, 6.3 milyar dolarlık yardım yapan ABD'nin ardından ikinci ülke olan ve milli gelirine göre, dünyada en çok yardım yapan ülke Türkiye oldu. Bu yıl gerçekleşen bu rakamlar son yıllarda artarak devam eden insani diplomasinin sonucu olarak görüldü. Türkiye'nin gerçekleştirdiği 6 milyar dolarlık insani yardım, geçen yıl dünyada yapılan yardımın 5'te 1'inden fazlasını oluşturdu. Türkiye yumuşak güç olarak nitelendirilen ve önemli bir diplomasi aracı da olan insani yardımları doğal afetler, savaş, yoksulluk ve toplumsal çatışmalar nedeniyle zor durumda kalan ülkelere karşı insani bir görev olarak kabul etti. TİKA, AFAD, Kızılay, Diyanet İşleri Başkanlığı ve STK'lar ile faaliyetlerini gerçekleştiren Türkiye acil durumlarda aktif bir tavır sergiledi.
ERDOĞAN DÜNYAYI HAREKETE GEÇİRDİ
Yaşanan zulümlere karşı dünya görmezden gelirken, Türkiye yardımların yanı sıra ihtiyaç sahipleri için diplomatik girişimlerde de bulundu. Arakan krizini dünya gündemine taşıyan kişi ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan oldu. Onlarca lider ve sorunların muhataplarıyla birebir görüşen Erdoğan, BM ve uluslararası topluma da defalarca çağrıda bulundu. Geçtiğimiz yıllarda ise bölgenin kronik sorunlarından olan Suriye ve Gazze'yi Erdoğan dünya gündemine taşıdı.
"GÖNÜL DÜNYAMIZIN SINIRLARI İÇİNDE"
Erdoğan, Türkiye'nin çalışmaları için geçtiğimiz yıllarda şu ifadeleri kullandı: "Bizim fiziki sınırlarımız başkadır, gönül sınırlarımız bambaşkadır. Türkiye, sadece Türkiye değildir. Türkiye, 79 milyon vatandaşıyla birlikte köklü, tarihi, kültürel ve insani bağlarla iç içe olduğu geniş coğrafyadaki yüzmilyonlarca kardeşine karşı da sorumludur." Erdoğan geçtiğimiz günlerde ise Arakan için, "Belki bize Arakan coğrafi olarak uzaktır ama tıpkı Pakistan gibi, tıpkı Hindistan gibi, tıpkı bölgedeki pek çok başka yer gibi orası da gönül dünyamızın sınırları içindedir" ifadelerini kullandı.
