Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Para politikalarında küresel yönetişim ilkelerine bağlı kalmayı sürdüreceğiz. Ama küresel yönetişim biçimlerinin de ülkemizi bitirmesine müsaade etmeyeceğiz" dedi. Erdoğan, dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde geçmiş dönem milletvekillerine iftar verdi. Erdoğan, özetle şöyle dedi:
KÜRESEL DÜZEYDE BİR SORUN
Ülkemizde kurda yaşanan kısmi dalgalanma kesinlikle Türkiye'nin ekonomik gerçekleriyle uyumlu değildir. Türkiye geçtiğimiz yıl yüzde 7.4 büyüyen ve bu düzeyde bir büyüme eğilimini sürdüren bir ülkedir. Kurdaki dalgalanma sadece ülkemizle ilgili değil küresel düzeyde yaşanan bir sorundur. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler bu dalgalanmayı daha derinden hissetmektedir.
Ortada üstesinden gelemeyeceğimiz bir sıkıntı yoktur. Şahsım başta olmak üzere Başbakanımız ve ekonomi yönetimimizle birlikte gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Milletimizi huzursuz etmeye yönelik dedikodulara kimse itibar etmesin. Türkiye, olarak makro finansal istikrarı önemsiyoruz. Seçimin hemen ardından enflasyonu indirmek ve cari açığı azaltmak için gereken tedbirleri kesinlikle çok daha farklı şekilde devreye sokacağız.
MALİ DİSİPLİN SÜRECEK
Kısa vadede kurdaki dalgalanmanın önünü kesebilecek imkanlara da sahibiz. Ekonomiyle ilgili farklı görüşlerin tartışılması başka bir şeydir, serbest piyasa kuralları ve kurumlarının işleyişi farklı bir şeydir. Türkiye serbest piyasa ekonomisini tüm kurallarıyla ve kurumlarıyla uygulayan bir ülkedir. Bugün olduğu gibi yeni yönetim sisteminde de para politikalarında küresel yönetişim ilkelerine bağlı kalmayı sürdüreceğiz. Ama küresel yönetişim biçimlerinin de ülkemizi bitirmesine müsaade etmeyeceğiz. Onu da açıkça söylüyorum. Özellikle mali disiplinin süreceğinden, finansal istikrarın gereğinin yapılacağından kimsenin şüphesi olmasın.
Ben tüm vatandaşlarıma sesleniyorum. Lütfen kendi yerli paranızı dövize değişmeyin. Yerli paramızla hareket etmeye devam edelim. Millilik, yerlilik, vatanseverlik budur. Eğer buna sahip çıkarsak belisiniz ki yarınlar bizim için çok daha farklı olacaktır. Bugüne kadar pek çok badireyi atlatmış olan Türkiye, Allah'ın yardımı, milletimizin desteğiyle bu meselenin de üstesinden gelecektir.
AK PARTİ VE TÜRKİYE'NİN KADERİ ÖZDEŞ
Sizler AK Partili olmuş ve bu sıfatı bir daha çıkarmamacasına yüreğine nakşetmiş kardeşlerimizsiniz. Onun için nerede olursanız olun bizim sizinle gönül bağımız asla kopmaz. AK Parti'nin mücadelesi Türkiye'nin mücadelesidir. Öyle ki AK Parti'nin kaderiyle Türkiye'nin kaderi adeta özdeş hale gelmiştir. Bunun için Türkiye'ye saldıranların öncelikli hedefi AK Parti oluyor. Şu anda yapılan da , şurada bir ay var, Türkiye'de AK Parti'yi nasıl sindiririz, hatta Erdoğan'ı nasıl sindiririz, budur. Sizden AK Parti'ye değil, ülkenize, milletimize, evlatlarınızın geleceğini sahip çıkmanızı istiyorum. 24 Haziran bu bakımdan tarihi bir dönüm noktasıdır. Türkiye'nin 16 yıllık kazanımlarına saldıranlara, geleceğini karartmak isteyenlere hep birlikte fırsat vermeyeceğiz. Bunun yolu seçimlere kadar sahayı karşı karış dolaşmaktan, milletimizin kafasındaki soru işaretlerini ortadan kaldırmaktan, gönüller kazanmaktan geçiyor. Sizleri sahada hep beraber görmek istiyorum.
YÖNETİME TALİP DEĞİLLER TAKTİK AMAÇLA BİRLEŞTİLER
Cumhur İttifakı şahsımı ortak cumhurbaşkanı adayı olarak ilan etti. Diğer ittifaktaki her parti ise ayrı cumhurbaşkanı adayı çıkardılar. Böylece bu ittifakın ülkenin yönetimine talip olmak için değil, taktik bir amaçla kurulduğu ortaya çıkmış oldu. Biz her zaman olduğu gibi milletimizin karşısına yine riyasız, hesapsız, kitapsız, tamamen hasbi bir şekilde çıkıyoruz. Her gün bir veya iki ilde mitingimizi yapacak, ayrıca iftar programları ve televizyon programlarıyla seçimlere kadar durmadan çalışacağız.