Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nce Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen "29 Mayıs İstanbul'un Fethi Özel Programı"na katıldı. Fethin 565'inci yıldönümünün kutlandığını hatırlatan Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti:
Rabbim, bu şehri fetheden komutan Fatih Sultan Mehmet Han'dan, kendisinin manevi rehberleri olan Akşemseddin'den Molla Gürani'ye kadar tüm alimlerden, bu şehri fetheden askerden, bu şehrin asırlardır bizim olarak kalması için mücadele eden herkesten razı olsun.
İstanbul'un fethi bizim için ne kadar sevindirici, ne kadar iftihar verici bir hadiseyse birileri için de o derece bir büyük felaket günüdür. Biz, bu şehrin sokaklarına 'Zulüm 1453'te başladı' diye yazanları unutmadık. Bizans askerlerinin kostümleriyle polisimizin, jandarmamızın karşısına dikilenleri unutmadık. 15 Temmuz'da tankları alkışlayanları, 'kontrollü darbe' diyerek milletin zaferine gölge düşürmeye çalışanları unutmadık. Bayrağımıza tahammülü bulunmayanları, ezandan rahatsız olanları, pasaportundan utananları unutmadık.
Hiç uzağa gitmeye gerek yok, 24 Haziran seçimleri sürecinde yaşadıklarımız bile tek başına bu gerçekleri göstermeye yeterlidir. Bu seçimlerde dış politika vaatlerini Türkiye'nin ve Türk milletinin çıkarlarına göre değil, Bizans'ın günümüzdeki temsilcileri olarak gördüğü güçlerin taleplerine göre sıralayan partilerle yarıştığımızı biliyoruz. Türkiye'ye terörle mücadeleden ekonomik şantaja kadar her konuda saldıranların ağzıyla dış politika perspektiflerini kuranlar, İstanbul'un fethini hala hazmedemeyenlerdir.
Tüm dünyanın, Batı ülkelerinde yükselen İslam düşmanlığından endişe ettiği bir dönemde seçim beyannamesinin tamamında İslam ifadesini sadece İslami radikalizm kavramıyla geçiren bir parti elbette Fatih'in mirasına sahip çıkmayacaktır. Cumhuriyet'i kuran parti olduğunu iddia ettikleri halde milletimizi bölmek, ülkemizi parçalamak, devletimizi yıkmak için çalışan bölücülerin payandası haline gelenler, Atatürk'ün mirasına da ihanet ediyorlar. Darbelerin, cuntaların, vesayetin ülkemize yaşattığı bunca acıya rağmen hala 27 Mayıs darbesini savunabilenler, bu ülkenin geçmişini mahvettikleri yetmiyor gibi geleceğine de göz dikmişler gibidir.
16 yıldır bunlarla mücadele ederek Türkiye'yi demokraside ve ekonomide büyüttük, geliştirdik ve ileriye taşıdık. Bugün hala aynı zihniyetle mücadele ettiklerini söyledi. Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethederken sahip olduğu inanç, kararlılık, azim, vizyon neyse, Türkiye'yi 2023'e, 2053'e, 2071'e taşıma konusundaki duruşumuz da aynıdır.
(CHP'ye) Buradan bir tavsiyede bulunayım, BOT (Yap-İşlet-Devret) öğrenmek isteyebilirsin, PPP'yi (Kamu Özel Ortaklığı) öğrenmek isteyebilirsin. Seçimden sonra sana bunun ücretsiz dersini verebiliriz.
KADİR GECESİ'NE YETİŞTİRİLMESİ İÇİN ÇALIŞIYORUZ
Burası muhteşem. Mübarek bir şehir. 'Letüftehannel Kostantiniyyetü feleni'me'l emirü emirüha veleni'me'l ceyşü zalike'l ceyş' Sevgili Peygamberimizin methine mazhar olmuş böyle bir şehir. Buraya hizmet, yakışır. İstanbul'a kazandırdığımız yeni bir manevi zırh olarak gördüğüm Çamlıca Camisi'ni de inşallah 10 Haziran'da, Kadir Gecesi'nde ibadete yetiştirmek istiyoruz. Fakat arkadaşlara söyledim, 'Bak öyle yarım yamalak yok. Yetiştirecekseniz yetiştirin, yetiştiremeyecekseniz o zaman yetişeceği zaman yetiştirelim. İlla seçim filan diye böyle bir şeyin içerisine girmeye gerek yok ama muhteşem bir eser.
İSTANBUL'DA 4 MİLLET BAHÇESİ DAHA KURULACAK
Atatürk Havalimanı'nın olduğu yeri Osmanlı'da olduğu gibi millet bahçesi haline getiriyoruz. Orası ABD'deki Central Park'ın üç katıdır. Atatürk Havalimanı sahası yanında Başakşehir, Maslak, Pendik ve Bakırköy'de de 4 tane büyük millet bahçesi kuruyoruz, bunu da bilesiniz. Bunlar muhteşem şeyler olacak, İstanbul'u kuşatacağız. Ayrıca şehrin çeşitli yerlerinde de 30 yeşil alan oluşturuyoruz. Başakşehir ve İkitelli'de 2 ayrı şehir hastanesi yapıyoruz. Taksim'deki Atatürk Kültür Merkezi'ni biliyorsunuz yıktık. Muhteşem bir proje, şimdi o projeyi de hayata geçireceğiz ve Türkiye'nin en büyük opera binasını inşallah orada kuruyoruz. Her şey bitti ve iş artık başladı. İstanbul'un şanına yakışır bir eser. Rami Kışlası'nı ülkenin en büyük kütüphanesine dönüştürüyoruz. Kuleli Askeri Lisesi'ni de müze olarak şehrimize kazandırıyoruz. Haliç Tersanesi'ni bilim ve teknoloji merkezi haline getiriyoruz. Marmara Denizi'nin çevresini otoyolla kuşatıyoruz.