26 Ağustos 1071'deki şanlı zaferin kazanıldığı savaş alanının tespiti için üçüncü etap kazı çalışmaları Malazgirt ilçesine bağlı Örenşar köyünde 'Girebido' şehitlik tepesinde başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığının desteklediği, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Ahlat Müze Müdürlüğü, Muş Alparslan Üniversitesi ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi iş birliğiyle 10 üniversiteden 30 akademisyenin katılımıyla gerçekleştirilen "Malazgirt Savaş Alanının Tespiti, Tarihi ve Arkeolojik Yüzey Araştırması"nın ikinci etap çalışmaları başladı. Akademisyenler, Malazgirt ilçesine bağlı Örenşar köyünde halk arasında da şehitlik olarak bilinen bölgede yüzlerce Müslüman mezarı bulundu.
"14-23 EYLÜL'DE MALAZGİRT ÖRENŞAR KÖYÜNDE YAPILAN KAZILARDAN SONRA SAVAŞIN YAŞANDIĞI ALANLAR NETLİK KAZANACAK"
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Adnan Çevik'in başkanlığında Muş'un tarihi ilçesi Malazgirt'te 10 üniversiteden alınan 30 akademisyenin katılımıyla 14 Eylül'de başlanan arkeolojik çalışmada Malazgirt Savaşı'nın geçtiği alanı tam ve kesin sınırları belirlenmeye çalışılıyor. Prof. Adnan Çevik'in başkanlığında Malazgirt'te yapılan arkeolojik çalışmalar neticesinde Malazgirt Patnos sınırında Örenşar köyünün doğusunda Grebido adı verilen yerde 1800 metre yükseklikte yer alan alanda yapılan ilk gözlemlerde burada yüzlerce mezarın bulunduğu tahmin ediliyor. Burada yapılan kazılardan sonra savaşın nerede yaşandığına dair netlik kazacağı belirtildi. Yapılan çalışmaların Malazgirt Savaşı'na ışık tutacak önemli bir buluş olacağı belirtildi.
Konuyla ilgili açıklama yapan Prof. Adnan Çevik, "Halk, Malazgirt Muharebesi'nde Sultan Alparslan'ın kız kardeşinin buraya defnedildiğine inanıyor. Yazılı kaynaklarımızda, muharebede Alparslan'ın kız kardeşinin oğlunun şehit düştüğüne dair kayıtlar var. Ağustosta yaptığımız yüzey araştırmasında 100'ün üzerinde mezar alanı tespit ettik. Bunun dışında 3 büyük türbe tanımlayabileceğimiz alanda var. Mezarlık alanının yerleşime yakın olmayan volkanik bir tepede olması ilginç. Müslüman mezarı diye değerlendiriyoruz. Kaçak kazılarla açılmış mezarlarda insan kemiği kalıntılarına da rastlanılması bu alana odaklanmamız gerektiği izlenimini oluşturdu. Mezarların birbirine benzeyen boyutları aynı anda gömüldüğü izlenimi veren konumları da buraya odaklanmamız için bizi harekete geçirdi" dedi.
