Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) başvuran bir S.A. adlı bir vatandaş, boşanmak istedi eşi A.S.A'ya tebliğ yapılamadığı için 20 yıldır boşanamamaktan şikâyetçi oldu.
S.A. adlı vatandaş, 1997 yılında Tanzanyalı biriyle evlendi. Evliliğin ilk günlerinden itibaren anlaşmak yaşayan ikiliden A.S.A memleketi 1998 yılında memleketi Tanzanya'ya döndü ve bir daha S.A'yı arayıp sormadı. S.A. 2000 yılında boşanma davası açarak A.S.A'dan boşanmak istedi. Mahkeme 2003 yılında çiftin boşanmasına karar verse de A.S.A'nın yurt dışında bulunması nedeniyle boşanma kararı tebliğ edilemedi.
BOŞANMA KARARI TEBLİĞ EDİLEMEYİNCE SENELERCE BEKLEDİ
Tebliğ yapılamadığı için senelerdir A.S.A'dan boşanmayı bekleyen S.A. için Dışişleri Bakanlığı da devreye girdi. Ancak Tanzanya'da birçok kişinin adres kaydı bulunmaması, kimliği olmaması gibi nedenlerle A.S.A'ya hiçbir şekilde ulaşılamadı.
Yeniden evlenmek isteyen S.A. son çare olarak AYM'ye başvurdu. AYM başvuruya ilişkin kararını açıkladı. S.A. boşanma kararının yurt dışındaki eşe tebliğ edilememesinden dolayı nüfus kayıtlarının boşanma kararı doğrultusunda düzeltilmemesi nedeniyle evlenme hakkının ihlal edildiğini savundu.
"EVLENME HAKKI İHLAL EDİLMİŞTİR"
AYM ise, boşanma sürecinin makul bir zaman diliminde tamamlanması ve kişilerin yeniden evlenmelerine engel olabilecek nedenlerin ortadan kaldırılmaması nedeniyle evlenme hakkının özünün zedelenerek hak ihlal olduğuna kanaat getirdi.
Söz konusu olayda boşanma kararının ardından 17 yıl geçmesine karşın S.A'nın medeni durumunda bir değişiklik yapılamadığına dikkat çekilerek S.A'nın haklarının hızlı ve eksiksiz şekilde yerine getirmesi ve süreci titizlikle takip edilmesi gerektiği vurgulanarak S.A'nın evlenme hakkının ihlal edildiğine oybirliği ile karar verildi.
S.A'nın 500 bin Türk lirası manevi tazminat talebi reddedilirken 50 bin Türk lirası maddi tazminat talebinin ise ödenmesi gerektiğin değerlendirmesinden bulundu.
