Başkan
Erdoğan, Çin'de yapılan BM Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi 15. Taraflar Konferansı'na (COP15) video mesaj gönderdi. Erdoğan mesajında şunları söyledi:
İnsanlık, iklim değişikliği, çevre felaketleri, kirlilik, su ve gıda güvenliği ile biyolojik çeşitlilik kaybı gibi sınamalarla karşı karşıyadır. Yaşanan tabii afetler çevreye ve ekosisteme verdiği zararlar yanında, insanların can ve mal güvenliğini de doğrudan tehdit ediyor. Tabiattaki her şey zincirin halkaları gibi birbirine bağlıdır. Tahrip olan biyolojik çeşitlilik, kirletilen çevre, yok olan gıda ve su demektir. Bu durum çatışmalara yol açmakta, insanları göçe zorlamaktadır. Akdeniz'i büyük bir mülteci kabristanına çeviren sebeplerden biri de çevrenin tahrip olması.
Geleceğimizi etkileyen bu tehdit karşısında elbette öncelikle adım atması gerekenler, iklim değişikliğine yol açan sıkıntıların ortaya çıkmasında tarihi mesuliyeti bulunanlardır. İklim değişikliği ve çevre kaynaklı sorunlarla mücadele sadece belli ülkelere havale edilemez. Ekonomik gücü, coğrafi konumu, tarihi sorumluluğu ne olursa olsun tüm ülkelerin elini taşın altına koyması şart.
2030'a kadar biyolojik çeşitlilik kaybını en aza indirmeyi esas alan, 2020 sonrası küresel biyoçeşitlilik çerçevesi sürecinin bu amaca hizmet edeceğine inanıyoruz. 3 farklı iklim kuşağı ve 3 biyocoğrafi alan üzerinde yer alan Türkiye; orman, dağ, step, sulak alan, kıyı ve deniz ekosistemlerine ve bunların farklı form ve kombinasyonlarına sahiptir. Dünyadaki 8 bitki gen merkezinden 3'ü Türkiye'de kesişmekte. Avrupa'da 12 bin bitki türü bulunurken, ülkemiz 4 bini endemik, 12 bin bitki türüne ev sahipliği yapıyor.
BM Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi'ne atfettiğimiz önem çerçevesinde gelecek sene 16. Taraflar Konferansı'na ev sahipliği yapacak ve 2022-2024 yıllarında sözleşme dönem başkanlığını deruhte edeceğiz. Biyolojik çeşitliliğin korunması için gerekli adımların atılmasında öncü rol oynayacağız.