andeminin etkili olduğu dönemlerde 95 binden fazla vatandaş ülkeye getirilirken, Sağlık Bakanlığı öncülüğünde salgın döneminde küresel dayanışma örneği sergileyen Türkiye 160 ülkeye tıbbi ekipman desteği verdi. Bu kapsamda 11 ülkeye aşı hibe edildi ve 14 uluslararası kuruluşa ayni yardım ve tıbbi ekipman gönderildi.
FİLİPİNLERDEN GAZZE'YE UZANAN DESTEK
Türkiye, sadece salgında değil, sürekli şekilde dünyanın dört bir yanındaki mazlumların yanında yer alarak dünya ülkelerine örnek olmayı da sürdürüyor.
Türkiye, uluslararası insani yardım alanındaki tecrübeleri ışığında, küresel insani sistemin içinde bulunduğu tıkanıklığın aşılmasına ve daha adil ve etkin bir sistemin inşasına yönelik BM liderliğindeki çalışmalara da destek veriyor. Kriz ve doğal afetlere yönelik ihtiyacı olan her ülkeye acil insani yardım sağlayan Türkiye'nin yakın geçmişte yaptığı insani yardım faaliyetleri arasında şunlar yer alıyor:
2004 sonunda meydana gelen Güneydoğu Asya depremi, 2005'teki Pakistan depremi, 2006'da Lübnan'da yaşanan insani kriz, 2008 yılının sonunda patlak veren Gazze Krizi, 2010 yılında meydana gelen Haiti ve Şili depremleri ile Pakistan'da yaşanan sel felaketi, 2011 yılında meydana gelen Japonya depremi, 2013 yılında Filipinler'de meydana gelen tayfun, 2014 yılında Balkanlar'da meydana gelen sel felaketi ve Gazze'ye yönelik saldırı, 2015'de Nepal depremi, Arnavutluk'ta Durres'te evleri hasar gören depremzedelere AFAD yardımı ile Irak'taki çatışma kaynaklı insani kriz, 2015 ve 2016'da Yemen ve Libya'daki insani kriz ile 2016'da Makedonya'daki sel felaketi sonrasında gerçekleştirilen yardım operasyonları.
MAZLUMLARIN UMUDU
Türkiye'nin son dönemde insani yardımlar alanındaki faaliyetlerinin başlıca belirleyici unsuru Suriye örneğinde olduğu gibi yakın coğrafyasında devam etmekte olan krizlerin insani boyutları oldu. Mart 2011'de başlayan ve hala devam eden Suriye'deki iç savaştan etkilenen savaş mağdurlara savaşın ilk başladığı andan itibaren şefkatli yardım elini uzatan Türkiye, dünyanın seyirci kaldığı insanlık dramına sessiz kalmadı. Ölüm korkusu yaşayan savaş mağdurlarına insani destek gönderildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın öncülüğünde milyonlarca kadın ve çocuğun ölümden kurtulması sağlandı. Yapılan operasyonlarla güvenli bölgeler oluşturuldu, Türkiye'ye gelmesi muhtemel milyonlarca düzensiz göçmen engellendi. Sınıra yakın güvenli bölgede inşa edilen briket ev projesi ile sığınmacıların güvenli ve onurlu dönüşleri sağlandı.
DÜNYAYA İNSANLIK DERSİ VERİLDİ
Pandemi döneminde dünyanın çeşitli ülkelerinde bulunan 110 ülkeden 95 binden fazla vatandaşımızın, Fransa'nın Kaddafi'ye yaptığı operasyon sırasında 30 bin vatandaşımızın yurda dönüşünü sağlayan Türkiye, Ukrayna'nın çeşitli bölgelerinde binlerce vatandaşımızı da, Polonya, Romanya ve Moldova üzerinden tahliyesi için seferberlik ilan etti. Öte yandan, Rus saldırısı nedeniyle evlerinden olan Ukraynalı çocuklara kapılarını açan Türkiye, sınırda da tüm dünyaya bir kez daha insanlık dersi verdi. AFAD koordinesinde, sınırdaki vatandaşlara günlük sıcak yemek, battaniye gibi temel yardımlar yapıldı.
TÜRKİYE UKRAYNALI ÇOCUKLARA YUVA OLDU
Rusya ile Ukrayna arasında devam eden çatışmalar sonrası savaştan kaçarak evlerini terk etmek zorunda kalan ve komşu ülkelere sığınan Ukraynalılar için sağlık ve hijyen malzemeleri gönderildi. Türkiye, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nca sağlanan destekle başta yetimhanelerdeki çocuklar ve bakıcıları olmak üzere toplam bin 380 Ukraynalı savaş mağduruna ev sahipliği yapıyor. Eğitim desteği de sunulan Ukraynalı çocuklara kırtasiye malzemeleri temin ediliyor.
11 ÜLKEYE AŞI HİBE EDİLDİ
İnsan odaklı politikalar üreten AK Parti hükümetleri mazlumlara kucak açmaya hiç ara vermedi. Türkiye Kovid-19'la mücadelede verdiği üstün gayretle dikkatleri üzerine çekti. Salgının seyrini değiştiren aşılara ulaşamayan ülkelere de destek olundu ve 11 ülkeye aşı hibe edildi. Buna göre, KKTC'ye 543 bin 330 doz, Kırgız Cumhuriyetine 160 bin 800 doz, Özbekistan'a 200 bin doz, Libya ve Türkmenistan'a 150 biner doz, Karadağ'a 100 bin doz, Moldova'ya 70 bin doz, Senegal ve Tunus'a 50 biner doz, Bosna Hersek'e 40 bin doz, Kuzey Makedonya'ya 30 bin doz aşı hibe edildi.
