Başkan Erdoğan "Tripoliçe Katliamı'nı kutlayanlar hesap vermeli" dedi! Tripoliçe Katliamı'nda ne oldu?
Başkan Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz günlerde "23 Eylül 1821 günü gerçekleştirilen, binlerce Müslüman Türk'ün, Arnavut kardeşlerimizin ve Yahudilerin acımasızca, barbarca katledildiği Tripoliçe Katliamı'nı unutmadık, unutmayacağız." paylaşımında bulunmuştu. Yunanistan'ın tahrik kokan hareketlerini hatırlatan Başkan Erdoğan bugün Kabine Toplantısı sonrasında da "Tripoliçe Katliamı'nı zafer günü olarak kutlayanlar bunun hesabını daha vermediler." ifadelerini kullandı. Tripoliçe Katliamı nedir? Tripoliçe Katliamı'nda neler yaşandı?
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Yunanların Tripoliçe Katliamı'nda öldürülen Müslüman Türk ve Arnavutları, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla andı. Başkan Erdoğan, Twitter hesabı üzerinden "23 Eylül 1821 günü gerçekleştirilen, binlerce Müslüman Türk'ün, Arnavut kardeşlerimizin ve Yahudilerin acımasızca, barbarca katledildiği Tripoliçe Katliamı'nı unutmadık, unutmayacağız." ifadesini kullandı.
"TRİPOLİÇE KATLİAMI'NI ZAFER OLARAK KUTLAYANLAR HESAP VERMEDİ"
Bugün gerçekleşen Kabine Toplantısı sonrasında da ulusa seslenen Başkan Erdoğan, Yunanistan'ın tahrik kokan hareketlerinin takip edildiğini belirterek "Yunanistan bizim dengimiz ve muhatabız değildir ve olamaz. Ülkemizin vaktini ve enerjisini dağıtmak istediklerini gayet iyi biliyoruz. Yunan siyasetçiler ve Yunan halkı bakımında bu tehlikeli bir oyundur. Türk askerinin süngüsünün önünden kaçtığı günleri unutup 'Tripoliçe Katliamı'nı zafer günü olarak kutlayanlar bunun hesabını daha vermediler. Birilerini etekleri altına saklanarak kalkınma olmaz onurlu duruş sergilenemez." diye konuştu. Bu kanlı mezalimi hatırlattı.
TARİHİN EN KANLI KATLİAMLARINDAN BİRİ: TRİPOLİÇE
Yunanistan'ın kuruluşuna giden yolda Mora'da Osmanlı'ya isyan ettiği günlerde Türklere yönelik yaptığı katliamlar, toplumsal hafızamızda yerini hâlâ koruyor. Yunanlar, Mora'daki ayaklanmayı 6 Nisan 1821'de "Mora'da tek bir Türk bırakılmamalıdır" sloganı ile başlattı. Bu slogana uyan isyancılar tüm Türk ve öteki Müslümanları yok ettiler. Alexandros Mansolas'a göre olayların başlamasından önce, 1828'de yapılan nüfus tahminlerine göre, Mora ve Orta Yunanistan'da 63 bin 615'i Türk olmak üzere toplam 938 bin 765 kişi yaşamaktaydı. İngiliz yazar William St. Clair'a göre 1821 yazına gelindiğinde Türklerin tamamı öldürülmüş veya yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda bırakılmışlardı. Amerikalı Tarih Profesörü Justin McCarthy ise, "Avrupalı güçler nihayet 1830'da Londra Protokolü ile Osmanlı'yı Mora'da Yunan Krallığı kurmaya zorladığında o topraklarda yüzyıllardır yaşamakta olan Müslümanların hiçbirisi kalmamıştı. Kayıp sayısı kesin olarak bilinmemekle beraber 25 binden fazla Müslüman'ın Yunan ihtilalcileri tarafından öldürüldüğü sanılmaktadır" ifadelerini kullanır. Mora İsyanı'nda Mora'nın merkezi konumunda olan Tripoliçe'de yaşanan katliam ise tarihte eşine az rastlanır bir vahşet olarak akıllarda kaldı.
YOL, CESETLERLE ÖRTÜLDÜ
Justin McCarthy, Ölüm ve Sürgün isimli eserinde Yunan katliamını şu sözlerle anlatıyor: "Üç gün boyunca zavallı Türk yerleşimciler, bir vahşiler güruhunun şehvetine ve zulmüne teslim edildiler. Ne cinsiyet ne de yaş yönünden bir esirgeme yapıldı. Kadınlarla çocuklar dahi öldürülmeden önce işkenceden geçirildiler. Kıyım öylesine büyük ölçekteydi ki, çetecilerin sergerdesi Kolokotronis'in kendisi bile, kasabaya girdiğimde yukarı hisar kapısından başlayarak atımın ayağı hiç yere değmedi demektedir. İlerlediği zafer kutlama töreni yolu, cesetlerden bir örtüyle döşenmişti."