Angelina Jolie; güzelliği, şöhreti, popülerliği, Oscar'ı, Brad'i, ideal anneliğiyle belki de dünyada en çok hayranlık duyulan kadın...
Artık kadınların Angelina hayranlığı, erkeklerinkini bile geçti. Ona bu kadar hayran olunmasının nedeni; modern kültürde kadının cesaretini ve özgürlüğünü dünya platformuna taşıyan en iyi örnek olması... Yıllardır Birleşmiş Milletler'in iyilik elçisi olarak mülteci kamplarına giderek yaptığı görüşmeler ve yardımlarla belki pek çok dışişleri bakanından daha çok iş başardı.
Jolie, Kuzey Irak'taki mülteci kamplarında yaşayan Ezidiler'i ziyareti ile ilgili geçen hafta New York Times'da muhteşem bir yazı kaleme aldı ve şunları yazdı:
İÇİMİZE DÖNÜYORUZ
"Yıllardır mülteci kamplarını ziyaret ediyorum ve her seferinde çadırlarda oturup, hikayeler dinlerim. Bu seyahatimde nutkum tutuldu. Kızı IŞİD tarafından rehin alınmış, tecavüz edilip işkence edileceğini bildiği halde sadece kızının yanında olabilmek için kendisinin de rehin alınmasını istediğini anlatan bir anneye ne söyleyebilirsiniz?
13 yaşında yaşadığı depodan çıkarılıp tecavüz edilen ve erkek kardeşi bunu duyduğunda intihar eden bir kıza ne diyebilirsiniz? Bütün ailesinin gözleri önünde öldürüldüğünü gözlerinizin içine bakarak anlatan sizin yaşınızdaki bir kadına ne diyebilirsiniz? Yandaki çadırda sekiz çocuklu bir aile ile tanıştım. Baba öldürülmüş. Anne kayıp,,. 19 yaşındaki genç delikanlı ailenin ekmeğini kazanıyor. 'Bu yaş için ne büyük bir sorumluluk' diye yorum yaptığımda, kolunu küçük kız kardeşinin omzuna atıp gülümseyerek 'Çalışıp aileme bakabildiğim için şanslıyım' diyen bir genç ve gerçek hissi bu. Her şeye rağmen bu kadar dayanıklılar. Bu genç ve ailesi geleceğin umudu... Izdırap, ölüm, açlık, travmatize olmuş çocukların hikayeleri... Terör ve katliam korkunç bir aşinalık kazanmaya başladı. O yüzden kendi içimize, kendi sorunlarımıza dönüyoruz. Ama işin gerçeği kendimizi bu krize karşı izole edemeyiz..."
CESUR VE MUTLU
Benim bu kadına hayranlığımın sebebi; hayatında hep zor olanı ve cesaret gerektireni seçiyor. Onu ruhen doyuran şey; şöhretin ve dişiliğin çok ötesinde bir şey... Hayatındaki tüm sınırları 'Kim, ne düşünür?' korkusu olmadan aşabiliyor... Jolie'nin yıllar önce söylediği "Cesur bir kadın olduğum için mutlu bir anneyim" cümlesini hiç unutmam. Tüm bunları yaparken de dişiliğinden ve ailesinden ödün vermiyor. Bunu da o kadar doğal yapıyor ki; 'Bak isteyince nasıl oluyormuş!' dedirtiyor insana.
Ne dersiniz? Yetersizlik hissinden ve tedirgin yaşamaktan kurtulup, içimizde gizli kalmış, bazı tutkularımızı ve ideallerimizi gerçekleştirecek gerçek Angelina'yı, Elvan'ı, Ayşe'yi ortaya çıkartma cesaretini bulabilir miyiz sizce?
