Sezon bitti, tatilciler Bodrum'dan döndü diye düşünürken, yakın arkadaş kontenjanından Özge Özpirinçci ve erkek arkadaşı Burak Yamantürk'ün Bodrum'a yerleştiğini, kış sezonu boyunca orada yaşayacaklarını, birçok ünlü sanatçının da onlar gibi kışlık düzenlerini Bodrum'a taşıdığını öğrendim. Anlayacağınız, bu sezon seti, konseri olmayan, mevcut şartlardan dolayı çalışmayı tercih etmeyenler İstanbul'a dönmüyor. Benim de aklımı çeldiler valla. Ne diyorsunuz, Bodrum'da tüm yıl boyunca yaşayabilir miyim? Yeni yıla orada girme fikri kulağa nasıl geliyor?
Emlak sahtekarları
Geçtiğimiz günlerde ev arayan sosyetik bir çiftimizin başına geleni yazmak istiyorum... Çiftimiz, ilan sayfalarında gördükleri bir evi çok beğeniyor, hatta oturup emlakçıyla pazarlık bile yapıyorlar. Ancak haftalar sonra öğreniyorlar ki pazarlık yaptıkları ev aslında yok. Benzer şartlarda gibi görünen başka bir ev için oturulup konuşulmuş. O eve gidip bakmışlar ki, hiç düşündükleri gibi değil, vasat bir daire. Emlakta da sahtecilik oluyor muymuş? Ne yazık ki oluyormuş. O sosyetik çift de eli boş evsiz bir şekilde ortada kalmış. Hatta çiftimiz şu anda ev bulma sürecini otelde kalarak geçiriyor. Bu arada unutmadan, en çok sahte ilanlar korona sürecinden dolayı kıymete binen bahçe katı evler ve teraslar için veriliyor.
'Haberiniz olsun dostunuz bir dolandırıcı'
Gazetemiz yazarlarından Pelin Kaya, nam-ı diğer Moda ve Sosyete ile İstinyepark'taki yeni yerinde açılan Fendi mağazasındaki davetteyiz... Kadın koleksiyonunun parçalarını inceliyoruz. Ben satışların akıbetini merak ederken birçok üründe de sıra olduğunu öğreniyorum. Hatta Orta Doğulu turistlerin alım gücünün daha kuvvetli olduğunu düşünürken Türklerin de onlardan eksik yanı olmadığını görüyorum. Vay be! Karantinadaki yaşamda insan kendini alışverişe veriyor, yani kısacası korona depresyonu alışverişi tetikliyor.
Neyse efendim, gelelim günün mevzusuna... 'Hadi mağaza turu yeter, şuradaki restoranda soluklanalım' derken yanımıza havalı bir hanımefendi geliyor. Ve bize yakın olan, tanıdığımız sosyetik bir çiftle ilgili bir dedikodu veriyor: "Eşimle bizi dolandırdılar, haberiniz olsun. Görürseniz kendilerine selamlarımı iletin." Biz Pelin'le şoktayız! Tepkisiz kalıyoruz. Demek ki neymiş, hiçbir şey gizli kalmıyormuş. Bu tarz dolandırıcılık hikayelerinde en büyük intikam da yakınlarına haber uçurup utandırmakmış. Şimdi biz ne yapsak bilemedik. İntikamın böylesi...
