FULYA UGAN / Sabah.com.tr
YENİ FİLMİNİN YILDIZI EŞİ OLACAK
Önümüzdeki aylarda yeni filmine başlayacağının müjdesini veren Cem Yılmaz'ın, eşi Ahu Yağtu'ya da rol vereceği dedikodusu kulaktan kulağa yayıldı. Ünlü komedyenin senaryoyu yazarken eşine uygun bir karakter yaratacağı söyleniyor. Bir yandan da başka oyunculuk teklifleri alan Yağtu ise "Asıl işim oyunculuk. Yıllarca bunun eğitimini aldım. Setlere dönmek için sabırsızlanıyorum" dedi.
Cem Yılmaz daha önce de Yahşi Batı filminde o dönem birlikte olduğu Cansu Dere'ye rol vermişti. Yılmaz Erdoğan da Kelebeğin Rüyası filminde eşine başrolü verdi. Sizce neden eş ve sevgililerini seçiyorlar? Cem Yılmaz'ın eşine rol vermek istemesinin nedeni Yağtu'nun ekranlardan daha fazla uzak kalmak istememesi mi?
Çekilen her filmde, "Yakınlaştılar mı, aşk mı yaşıyorlar?" haberleri çıkıyor. Cem Yılmaz otomatikman bunun önüne geçmiş olacak. Cem'in daha önceki filmlerinde kadın roller pek ön planda olmuyordu. Filmin belli bir kısmında, olsa da olur olmasa da olur tarzında roller veriliyordu kadınlara. Yalnız Özge Özberk'in rolleri öyle değildi, kimsenin hakkını yemeyelim. Bu kez belki farklı bir senaryo olur. Filmde güzel bir kadın figürü olacaksa neden bu kişi eşim olmasın diye düşünmüş olabilir. Belki de başkasına para kazandırmayalım, kazanç aile içinde kalsın diye düşünmüştür.
Süreyya Yalçın can sıkıntısından ne yapacağını şaşırdı. 365 gün tatil yapıyor. O bizim yerli Paris Hilton'umuz. Sonsuz bir parası var. Nereye harcayacağını şaşırmış durumda. Köpekleriyle, sevgilisiyle, kendiyle ilgili sürekli enteresan şeyler yapmakla meşgul. O kızın durumuna çok üzülüyorum. Şuursuzca bir hayat yaşıyor. Yaptıkları bizi ilgilendirmiyor ama bence artık vücut yapısı ve yüzüne bakıldığında da sonuçları görebiliyoruz. Şu anda bulunduğu yaştan 10-15 yaş daha yaşlı görünüyor. Bence sabahlara kadar eğlenip, yiyip içmekten yorulmuş bir vücudu var ve bir gün yıkılacak diye korkuyorum. Her an başına bir şey gelebilir diye düşünüyorum. Vücudunu çok hor kullanıyor. Evlilik konusunda da bence artık ailesi "ne yaparsan yap gözümüz görmesin, ne halin varsa gör ama imza atıp gelme" mantığındalar. O yüzden kolay kolay evleneceğini düşünmüyorum.
Sorun Özge'den kaynaklanıyor ama şöyle kaynaklanıyor; Özge son ilişkisinden evlenemeyeceğini anlayınca ayrıldı. Önce inat etti, evleneceğim diye, haberler de yayılmaya başladı. Fakat çocuk bunlardan rahatsız oldu. Bence Özge de en sonunda evleniyor musun evlenmiyor musun deyip net bir cevap istedi. Sevgilisi de şu an evlilik düşünmediği için hayır dedi ve ilişki bu yüzden bitti. Tıpkı Hacı Sabancı'da olduğu gibi bu ilişkinin de evlilikle bitmeyeceğini anlayınca işler bu noktaya geldi. Özge'nin hangi çevrelerde gezdiğini biliyoruz; yakında onu yine bir işadamının oğluyla ya da o çevreden birileriyle görebiliriz. Özge kesinlikle imza atmak istiyor ama şöyle bir gerçek var ki, birlikte olduğu çocukların da anne babaları var. Özge kötü bir kız demiyorum kesinlikle… Ama sonuçta adı manken. Soyadları büyük, Türkiye'nin önde gelen aileleri, çocuklarının bir mankenle evlenmesine kolay kolay izin vermez. Özge'nin de bunu artık anlaması gerekiyor.
Özge Ulusoy kendisini garantiye almak için mi bir an önce evlenme çabasında?
Şöhret, para ve ihtişamlı hayat… Hacı Sabancı'yla yurt dışında geziler, tekneler, tatiller, en iyi odalarda konaklamalardan sonra Hakan Baş'la da o kalite devam etti. Hakan Baş'ın da çevresindekiler çok kaliteli insanlar. Bürokrat, milletvekili, iş dünyasının önde gelen isimlerinin çocuklarıyla arkadaş. Kendi ailesi de çok önemli bir aile. Acıbadem Hastanesi'nin eski ortaklarından. Özge de bu dünyaya imzalı eş olarak gireyim ve bundan sonraki hayatımı böyle yaşayayım düşüncesinde. Türkiye'nin en güzel mankenlerinden biri, oralara da çok yakışır fakat gelin olarak gitmeye çalıştığı o aileler buna izin vermez.
Çok basit, reklam… Televizyonda tutunabilmek, daha fazla haber olabilmek için bunu yapıyor. Songül'ü yıllar öncesinden tanırım; mütevazı, yüzü kızaran, bu tarz konularda konuşamayan birisiydi. Göğüslerinden tutun da eşiyle muhabbetlerine kadar her şeyi anlattı. Çok gereksiz açıklamalar bunlar. Sanırım belli bir yaştan sonra çaptan düşüp haber olamayacağım kaygısı yaşıyorlar. Songül Karlı gibi iyi bir halk müziği sanatçısına yakıştıramıyorum böyle açıklamalarımı.
Herkes cinsiyetini merak etmeye başladı, sonra da ismini merak edecekler. Çok uğraştılar, çok istediler bu çocuğu. İnşallah Allah tamamına erdirir yoksa yine yıkılacaklar. Hiç aklıma onu getirmek istemiyorum. Demet çok tatsız olaylar yaşadı bu konuyla ilgili. Şu anda şarkıcı, manken ya da ünlü olup da anne olanların hepsinden daha iyi annelik yapacağına inanıyorum. Türkiye'nin en iyi annesi olacaktır. Önümüzdeki yıl onu müzikten biraz daha uzaklaşmış görebiliriz. Daha çocuk ortada yokken bile harıl harıl çocuk kitapları okuyordu. Çocuklarla ilgili her şeyi öğrenmeye çalışıyor ve 24 saat çocukla yatıp kalkıyor. Kız mı erkek mi konusunda ise benim içime erkek olacağı doğuyor.
Bence görüntüler gerçek. Ceyla Aysal'ın bir huyu varmış, birinci kadehten sonra herkese o şekilde davranıyormuş. Kim olduğunun bir önemi yokmuş, niyeti de kesinlikle kötü değilmiş. İnsanlarla merhabası bu şekildeymiş. Annesinin de böyle bir huyu varmış. Tamamen samimiyetten kaynaklı bir durum anlayacağınız. Ceyla Aysal etrafında gazeteci olup olmamasına takılmıyor, çok da farkında değil zaten o yüzden gayet rahat ve samimi bir şekilde insanlarla iletişim kuruyor. Çevresindeki herkes onu böyle anlatıyor. Bu durum bizi bağlamaz. Mehmet Bey evlenirlerse eşinin bu özelliğine razı olur mu bilemiyorum, belki de umursamaz. Evlilik konusunda herkesin kafasında soru işareti var. Yakın çevresi der ki, bu ilişki böyle devam eder, evlilikle sonuçlanmaz.
Söylese bir dert, söylemese bir dert… Ebru'ya zorla bir şey yaptırmak deveye hendek atlatmaktan daha zor. Bir şekilde hamileliğinin duyulacağını düşünüp kendi açıklamak istedi. Nazara hepimiz çok inanıyoruz kesinlikle nazara geldiği için böyle oldu diyemeyiz. Yaşıyla, vücuduyla, sağlığıyla ilgili bir durumdan kaynaklanmış olabilir. Stresli, yoğun ve hızlı bir hayat yaşıyor. Bunların da etkisi vardır. Allah'ın takdiri, ne olup olmayacağını bilemeyiz. Daha genç, yeniden denerler. Bu kötü günleri atlattıktan kısa bir süre sonra yeniden anne olmak isteyeceğini düşünüyorum.
Çok üzülüyorum Ece'ye, inşallah bu ilişki nikâh masasına gider. Bana çok kızmış tweetler atmış, eski sevgilisi Öner Akgün ile Akın Altan'ın arkadaşlığını ortaya çıkardım diye. Yapacak bir şey yok, aynı çevrede dolaşıyor. Umarım Akın Altan artık beraber olduğu kadınları aldatmaktan vazgeçer ve bu ilişkisini evliliğe taşır. Ece'nin de kısmeti bu kişidir inşallah. İkisinin de gözleri parlıyor. Birbirlerini sevdikleri anlaşılıyor. Birlikte poz vermeye de başladılar. Umarım yakın zamanda ilişkiyi sağlama oturtur ve evlenirler.