Oturduğum apartmanda alt kattaki daire bir süredir boştu. Tam spordan çıkmışım, terden yapış yapış halde eve koşturuyorum, bir anda o evde bir hareketlenme olduğunu fark ettim. Giriş katındaki dairenin içine göz ucuyla baktım. Perdesiz evin içindeki kadının tanıdık bir sima olduğunu görünce, dikizleme sürem de birkaç saniye uzadı tabii! Yanlış anlaşılmasın; durup evi dikizlemedim, yürür vaziyetteydim. Sonra o kadın, bir hışımla yerinden kalkıp söylenerek panjurları kapattı ve 'Ne bakıyorsun?' kıvamında atağa kalktı! Bu hareketiyle beni şaşırtan o kadın Hümeyra'ydı. Yahu dur, mahalleye yeni gelmişsin, oturduğum apartmana yerleşmişsin, bir 'Hayırlı olsun' diyecektim, belki 'Bir şeye ihtiyacınız var mı?' diye soracaktım. Anlaşıldı ki kendisi pek komşuluk ilişkilerinden yana değil. Sonuç; panjurlar sonuna kadar kapandı, Hümeyra kayıplara karıştı. Bense ondan korkar oldum.