Ünlü şarkıcı Burcu Güneş, sanat hayatının 20'nci yılında 'Anadolu'nun Güneşi' adlı bir türkü albümü çıkardı. Güneş, yeni albümünü i-Tunes aracılığıyla Latin Amerika'dan Mısır'a kadar uzanan bir yelpazede 100'e yakın ülkede dinleyiciye ulaştırdı. Shangri-La Bosphorus İstanbul'da bir araya geldiğimiz sanatçıyla; yeni çalışmasını, Hakan Kutal'la olan ilişkisini ve bilinmeyenlerini konuştuk...
Türkü albümü yapma fikri nereden çıktı?
20'nci sanat yılımda farklı bir şey yapmak istiyordum. Durmadan çalışan, düşünen ve araştıran bir insanım. Popun karmaşası beni biraz yordu. Aranjörlerin DJ'liğe, söz ve bestecilerin de şarkıcılığa başladığını gördüğümden beri izliyorum piyasayı. Yeni bir pop albümü yapmak, buna enerjimi vermek biraz zamansız olacaktı. Yeni bir şey yapmalıydım. Bu sinerjiyi türkü projesinde yakalayabileceğimi hissettim.
TÜRKÜLERE DÜNYA SAHİP ÇIKTI
Albümünüz için türküler arasında nasıl seçim yaptınız?
Neşet Ertaş türkülerini çok severim, onun türkülerinden seslendirmek istedim. Ertaş'ın izinleriyle Hasan Saltık ilgileniyordu. Sağ olsun Hasan Bey benimle de ilgilendi. Kendimizi onunla türkü araştırması yaparken bulduk. Seçme aşaması karşılıklı araştırma süreciyle stüdyoda da devam etti. Albümün sonuna doğru Levent Güneş'in aklına 'Yoh Yoh' adlı türkü geldi. Yapılan altyapıyla herkesin dinleyebileceği bir formu oldu türkünün. Karacaoğlan'ın 'Üryan Geldim'ini İsmail Altunsaray'dan dinleyince çok etkiledim. Bugünün soundlarıyla bu türküyü birleştirince ortaya çok modern, bambaşka bir form çıktı. Ama her zaman eserlerin özünü korumaya özen gösterdik.
Albümün adı 'Anadolu'nun Güneşi'. Soyadınıza bir gönderme var mı?
İnsanların isimleriyle doğup Allah'ın bahşettiklerini yaşadıklarına inanırım. Kısa süre önce de Güneş Vakti turnesine çıkmıştım. Aslan burcuyum. Aslan'ın yönetici gezegeni de Güneş'tir. Müzikal ve sanatsal yetenekler vermiş Yaradan bu kişilere. Albümün adını koyarken de kendi özelliklerimi yansıtan soyadımdan yola çıktık.
Sizce yurt dışından türkülere ilgi nasıl?
Bittikten sonra albümü Amerika i-Tunes'a gönderdik. 2 Mart'ta albümümüz i-Tunes'da ön siparişe açıldı. Bir hafta sonra i-Tunes Apple müzikte, 100'e yakın ülkede dijital pazara sunuldu. Ama en önemlisi albümümün, 40'tan fazla ülkenin dünya müzik kategorisinde manşet olması ve editörlerin albümü öne çıkarması. Gururdan, mutluluktan havalara uçtuk. Latin Amerika'dan İngiltere ve Fransa'ya, Birleşik Arap Emirlikleri'nden Mısır'a kadar uzanan bir yelpazede albüm hem manşet, hem önerilen albümler arasında yer aldı. Biz türkülerimiz her yerde çalsın, gençlerin de türkülere ilgisi artsın isterken, türkülerimize dünya sahip çıktı.
Sanat hayatınızda 20 yılı geride bıraktınız. Neler yaşadınız bu süreçte?
Sanırım kendimi en güçlü ve cesur hissettiğim, güvenle ilerlediğim, eğriyi doğruyu bulduğum bir dönemdeyim. 20 yılda tam da Mevlana'nın dediği noktadayım: 'Hamdım, piştim, yandım.' Çocukluğumdan beri dünya starlarını dinlerim. Çıtayı o zamanlardan beri oralara koydum. Bu albüm, benim için çok güzel bir yeşil ışık oldu.
ANNEMLE YARALARIMIZI SARDIK
Sevgiliniz Hakan Kutal'la beş yıldır birliktesiniz. Evlilik yok mu?
Bunlar kısmet. 'Çocuk düşünmüyor musunuz?' diye de çok soruyorlar ama aynı anda kariyer ve çocuk bana göre zor. Yurt dışıyla ilgili fikirlerim var çünkü. O yüzden şu an neler olacağını kestirmek güç.
Çocukluk döneminiz zorlu geçmiş biri olarak çocuk sahibi olup hemen aile kurmayı istemediniz mi?
Çok istediğim dönemler oldu ama bu duyguyu, doğaya ve hayvanlara yansıttım, onlarla ilgilendim. Tabii ki çocuk bambaşka olacaktır. Bunun için doğru bir eş adayı gerekiyordu. Daha erken yaşlarda öyle biri karşıma çıkmamıştı. Beş senedir ciddi ve güzel bir ilişkim var ama kendisi boşanmış bir insan ve bir de çocuğu var. Yeniden böyle bir şeye girmek onun için çok erken olurdu. Önce birbirimizi tanımaya çalıştık. Zamanla her şey yoluna girip oturdu. Şu anda her şey güzel gidiyor.
Anne ile babanız siz 7 yaşınızdayken ayrılmış, velayetiniz babanıza verilmiş. Annenizle 18 yaşından sonra bir araya gelmişsiniz...
Babam yaptığı işte dünya standartlarında bir müzisyendi ve yurt dışına açılmak isterdi ama olamadı. Şu anda onun yolundan ben devam ediyorum. Dedemin rahatsızlığı ve beni yalnız bırakmak istemediği için bu hayalini gerçekleştiremedi. Ben 7 yaşındayken annemle babam ayrıldı. Hayatımı ağırlıklı olarak babamla geçirdim. 18 yaşımdan sonra annemle buluşup onunla yaşamaya başladım.
ACILARIMLA YÜZLEŞTİM
Şimdi annenizle birlikte mi yaşıyorsunuz?
Evet, yıllardır annemle birlikteyiz. 18 yaşımdan sonra annemi bırakmak istemedim. Çok özlemiştim onu. İstanbul'a ilk geldiğim zamanlarda bazı konularda çok yorgun olduğumu hissettim. Çocukluğumdan beri bazı zor süreçler geçirdim. Anne sefkati yakınımda olsun, annem İstanbul'da bana biraz sahip çıksın istedim. O da İzmir'deki işini bırakıp benim yanıma geldi.
Görüşmediğiniz yıllardaki açığı kapatabildiniz mi?
Bu konuda her şeyi annemden beklemedim. Annemin de 10 yaşındayken kendi annesi ellerinde ölmüş. Annemle karmik enerjilerimiz var. İkimiz de hem birbirimizi, hem kendimizi beslemeye çalıştık. Allah'a döndüğümüz zaman o, her türlü şifayı bize veriyor. İkimiz de birbirimizde yaralarımızı sardık.
Bir söyleşinizde içsel bir yolculuğa çıktığınızı söylemiştiniz. Umreye de bu dönemde mi gittiniz?
Bu 10 yıllık bir süreç. Ruhsal ve psikolojik kitaplar okuyup bazı seminerlere giderken bir sürü bilgiyle doldum. Öyle bir an geldi ki sadece bilgi deposu olduğumu ama en derin bazı acılarımla yüzleşemediğimi fark ettim. Bilgi doğru ama ben o dönüşümü yaşayamamışım. 2011- 2016 arası içsel yolculuğumda ciddi bir değişim oldu. Bu dönemde umreye de gittim, Kur'an-ı Kerim'i anlayıp hazmetmek için çok fazla kitap okudum.
EĞİTİLMİŞ BİR EGOM VAR, ERKEĞİ ASLA EZMEM
Ünlü bir kadınla ilişki yaşamak sevgiliniz Hakan Kutal için zor olmuyor mu?
Hiç kolay değil tabii ki, Hakan'ı bu konuda çok takdir ediyorum. Hakan, hayatı çok iyi hazmetmiş, gerçekleriyle de yüzlemiş biri. Her erkek gibi kadın kaprislerini o da sevmez. Ağırdır. Dışarıda olması gerektiği gibi işini yapar. Ben de ona her konuda yardımcı olurum. Ünlü bir kadınla birlikte olduğunu hissettiği anları da çok iyi dengelediğini düşünüyorum. Bu arada benim egom da eğitilmiş bir ego. Erkeği ezmeye çalışan küçük bir ego değil. Tabii ki ilişkimizin ilk yılında kıskançlıklar da oldu ama sonrasında bunu güvenle oturttuk.
MEHMETÇİK SAYESİNDE GÜVEN İÇİNDEYİZ
Zeytin Dalı Operasyonu'yla ilgili ne düşünüyorsunuz?
Bazı ülkeleri, zaman zaman etrafımızda ortaya çıkan sinsi insanlara benzetiyorum. Maalesef Türkiye Cumhuriyeti de tarih boyunca bu tip ülkelerle hep karşılaştı. Ülkemizin jeopolitik önemi de göz önünde bulundurulduğunda, bu coğrafyada sınır güvenliğimizin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anlıyoruz. Zeytin Dalı Operasyonu'nun kaçınılmaz olarak ülkemizin gündemine girdiğini düşünüyorum. Hiçbir ülke yanı başında terörün konuşlanmasını istemez ve buna müsaade etmez. Mehmetçik sayesinde güven içinde yaşıyoruz. Tüm dualarım Afrin'deki ordumuz için. Bu topraklar hepsine ayrı ayrı minnettar. Tüm dünyanın hayran kaldığı bu güzel ülkeyi bölmeye, insanları ayrıştırmaya çalışan her tür teröre lanet olsun.