Erdinç Gülener, atv'de yayınlanan 'Kertenkele' isimli dizide 'Komiser Ünsal' karakterini canlandırıyor. Daha önce 'Ben Onu Çok Sevdim' ve 'Kurtlar Vadisi: Pusu' gibi dizilerde rol alan ünlü oyuncu, TV'de ilk kez bir komedi dizisinde oynuyor. Erdinç Gülener, 'Kertenkele' dizisini ve hakkında merak edilenleri anlattı...
'Kertenkele' dizisi ilgiyle izleniyor. Dizide canlandırdığınız 'Komiser Ünsal' karakteriyle nasıl tepkiler alıyorsunuz?
'Kertenkele' her şeyden önce izleyicisi kemikleşmiş, sevilen bir dizi. Böyle bir dizide olduğum için çok mutluyum. Tabii ki güzel tepkiler alıyorum. 'Kertenkele' ve 'Komiser 'Ünsal' ayrılmaz ikili oldular. Yolda yürürken insanlar bana 'Amirim, komiserim' diye sesleniyor. Bu da yaptığımız işin, insanlara doğru ulaştığını gösteriyor. Ben de bu karakteri canlandırdığım için çok mutluyum. Bence 'Kertenkele'nin bu kadar tutmasının sebepleri; dizinin komediyi ve dramı aynı anda barındırması, hayata daha yakın olması, oyunculukların içten olması ve izleyicilerin kendilerinden bir şeyler bulması. Bu yüzden dizinin çok izlendiğini ve sevildiğini düşünüyorum.
Bu rol sizin için nasıl bir deneyim oldu?
Her rolün bir yolculuk olduğunu düşünürüm. Genellikle oynadığım rollerin birbirine benzememesine dikkat ediyorum. TV izleyicileriyle ilk kez bir komedi dizisinde buluşuyorum. Benim için güzel bir deneyim oldu. 'Ünsal' gibi takıntılı bir adamı oynamak çok eğlenceli. Takıntılı insanların, hayatı kendilerine zorlaştırdıklarını düşünüyorum. Bu da bana komik geliyor.
'
Ünsal' ve 'Kertenkele' arasındaki kaçıp kovalamaca hiç bitmiyor. Bir ara birlikte de çalıştılar. Ancak 'Ünsal' yine 'Kertenkele'nin peşine düştü. Bu kovalamacanın asıl sebebi ne?
'Ünsal', adalet duygusu çok yüksek bir insan. Kovalamacanın sebebi de bu aslında. Tamam, bir ara gerçekten birlikte çalıştılar, dost oldular; en azından 'Ünsal'ın, 'Kertenkele'ye olan nefreti bitmişti. Ancak 'Kertenkele' her suç işlediğinde 'Ünsal' dostlukları için bunu tolere etmeye çalışmıyor. 'Ünsal'ın bir bam teli var, o bam teline dokunulduğunda çıldırıyor ve ne olursa olsun, ne yaşarlarsa yaşasınlar 'Kertenkele'nin peşine düşebiliyor.
Sizce bir gün 'Ünsal', 'Kertenkele'yi yakalayabilecek mi?
'Ünsal', 'Kertenkele'yi tekrar yakalar mı, bilmiyorum. Ancak sonuçta 'Kertenkele' yakalansa da muhakkak kaçıyor. Aralarındaki bu ilişki de beni çok eğlendiriyor.
'KERTENKELE' CEZASINI ÇEKECEK
'Ünsal'ın, 'Kertenkele' ile olan macerası sizce nasıl son bulacak?
Bilmiyorum gerçekten, senaristler nasıl bir hikaye yazacaklar hep beraber göreceğiz. Umarım güzel bir şekilde son bulur. Oyuncu olarak benim tahminim şöyle: 'Ünsal', 'Kertenkele'yi yakalayacak ve 'Kertenkele' ne olursa olsun işlediği suçların cezasını çekecek. Görüyoruz ki; bu suçlar hep zorunda kaldığı ve birilerine yardım ettiği için işleniyor ama sonuçta bir suç işleniyor. 'Ünsal' için de önemli olan bu, adalet yerini bulmalı.
Sosyal medyada sizin ve ekip arkadaşlarınızın paylaştığı fotoğraf ve videolardan, sette çok eğlendiğiniz anlaşılıyor. Set arasında neler yapıyorsunuz?
Gerçekten sette çok eğleniyoruz. Çok güzel bir kadromuz var. Öncelikle cast direktörü Yelda Gürkan'a bizi bir araya getirdiği için çok teşekkür ediyorum. Çok güzel bir uyum yakaladık. Mizah yönü yüksek, zeki oyuncularla çalışıyoruz. Bu da işe yansıyor. Yapımcımız Yalçın Şen'in doğru bir projeye doğru bir ekip kurduğuna inanıyorum. Ayrıca çok iyi bir reji ekibimiz var. Sadece reji değil bütün çalışan arkadaşlarımız çok iyi. Sadece oyuncular değil, tüm ekip eğleniyor. O yüzden severek sete gidip çalışıyorum. Her şeyden önemlisi sette bir aile gibi olduk. Bu tabir çok sık kullanılır ama gerçekten bir aile olmak bu işlerde çok önemlidir. Çünkü ailenizden çok, o işte çalıştığınız ekip ve rol arkadaşlarınızı görüyorsunuz. Bu yüzden de çekimler güzel ve keyifli geçiyor. Sonuçta da zaten izleyicilerimizden güzel tepkiler alıyoruz. Ben şuna inanırım; eğer siz bir şeyi oynarken zevk alıyorsanız, izleyici de zevk alır.
Bir oyuncu olarak reytinglere takılıyor musunuz?
Reytingler çok enteresan bir konu. Oyuncu olarak tabii ki beni de ilgilendiriyor. Sonuçta reytingler iyi geldiği sürece bir projeyi devam ettirebiliyorsunuz. İyi gelmediği zaman iki-üç bölümde kalkan işler oluyor. Bence önemli olan reytingler değil; düzgün senaryolar yazmak ve düzgün projeler yapmak. Eminim senaryo, cast ve proje düzgün olduğu zaman her iş çok daha iyi reyting alacaktır. Ama bir oyuncu olarak daha sağlıklı bir ölçüm sistemi gelmesi nin taraftarıyım.
Oyunculuk serüveniniz yazı tura atarak başlamış. Bu hikayeden biraz bahseder misiniz?
İlkokul yıllarında izlediğim bir çocuk oyunuyla oyuncu olmaya karar verip "İşte yapacağım iş bu" demiştim. Kararımdan vazgeçmedim. Lise yıllarında tiyatroyla uğraşmaya başladım. Bir arkadaşımla tiyatroya devam edip etmemek hakkında konuşurken yazı tura atmaya karar verdik; üç kez yazı geldi. Tura gelse belki de şu an bambaşka bir yerdeydim. Özel bir tiyatroyla Anadolu turnelerine çıktım ve bu işin okulunu okumaya bir kez daha karar verdim. Konservatuvar sınavlarına girdim. Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü'ne girdim.
ADRENALİNİ SEVİYORUM
Geçen sezon sette talihsiz bir kaza yaşamıştınız, kaburgalarınız kırılmıştı. Dublör kullanmıyor musunuz?
Tehlikeli sahneler muhakkak
oluyor. Çünkü dizinin
aksiyon ayağındayım. 'Komiser
Ünsal' için devamlı kaçma
kovalamaca söz konusu. Çoğu
zaman akan trafikte hızlı araba
kullanmak zorunda kalıyorum.
Bu da biraz tehlikeli ama kesinlikle
dublör kullanmıyorum.
Çünkü adrenalini seviyorum.
Ortadoğu'da da hayran kitleniz oluşmuş. Bu ilgi için ne diyeceksiniz?
Tabii ki çok mutlu ediyor.
Beğenilmek çok güzel bir şey.
Size ulaşmaya çalışıyorlar mı?
Evet; genellikle sosyal medyadan,
menajerlik şirketimden
ya da internet siteme mesaj
bırakarak bana ulaşıyorlar. Ben
ve ekibim; hepsiyle muhakkak
ilgilenmeye ve herkese cevap
vermeye çalışıyoruz. Bu çok
güzel bir duygu.
MOTOSİKLET BENİM İÇİN BİR TUTKU
Motosiklet kullanıyormuşsunuz. Neden motosiklet?
Motosiklet kullanmak
bir tutku, çok seviyorum
motosiklete binmeyi.
Motorun üstündeyken
gerçek özgürlük ruhunu
hissediyorum. Yüzüme ve
bedenime çarpan rüzgarı
seviyorum. Motosiklet
kullanırken çok mutluyum.
Ancak motosiklet
güvenliğini çok önemsiyorum.
Buradan motosiklet
kullanan herkese sesleniyorum;
düzgün ekipmanlarınız
olsun, çünkü
kaporta sizsiniz, sizin
vücudunuz. Tüm taşıt kullananlara
da şunu söylemek
istiyorum: Motosikletler
bir ulaşım aracıdır,
lütfen dikkatli olun.