Zirve yürüyüşünde SAĞLAM adımlar attığınız takdirde hedefinize ulaşabilirsiniz. Bu yürüyüşte öncelikle futbolcuların hedefe varacaklarına inanması gerekir.
Kenar yönetimin de futbolcuları çok iyi motive etmeleri birinci görevleridir. Çok kolay kazanılacak gibi görünen maçlar her zaman zor geçer. Bursaspor, Gençlerbirliği karşısında
"Nasıl olsa kazanırım" havasıyla çıktı ama ilk dakikalarda etkili oyunu, kazanma arzusunu sahaya yansıtan takım Gençlerbirliği oldu.
Rakibi küçümseyip, işi ciddiye almadığınız zaman büyük yara alırsınız. Bursaspor'da dün öyle bir görüntü çizdi. Yeşil-beyazlı takımın dün sağ kanatta yer alan Ali Tandoğan ve önünde oynayan Ozan İpek'in geliştirdiği ataklarla Gençlerbirliği kalesinde tehlikeli oldu. Sol kanat fazla işlemedi. Orta alanda da iyi top yapamayan Bursa, G.Birliği'nin baskılı oyunu karşısında etkili olamadı.
Ertuğrul Sağlam hamleler yaptı ancak kazanmaya yetmedi. Zirveye oynayan takım bu gibi yenilgiler alacaktır. Önemli olan ders çıkarmaktır.
Bursaspor bunu bir iş kazası olarak kabul etmeli. Dünkü tribündeki taraftarların maçı kazanma coşkusu sahada yer alan futbolcularda yoktu. G.Birliği ise sabırlı ve daha istekli oynadı.
Teknik Direktör Doll'un hafta içi yaptırdığı ceza idmanı futbolcuları kamçılamış. Doll'un bu tepkisi normal. Ama uzun süredir
"Futbolculara bağırıyor" diye kaptan İlhan Eker'i oynatmamasının ne kadar yanlış olduğunu gördü. Çünkü kaptan dün takımın en iyisi idi. Bursaspor zirve yarışında büyük yara aldı
. Bu yaranın hemen teşhisi yapılıp, tedavisine gidilmeli. En önemli sorun ise rakip defansı rahatsız edecek, aynı zamanda pivot görevini yapacak bir forvet oyuncusunun olmayışı...
Özellikle Ali Tandoğan'ın yaptığı ortaların çoğu boşa, 3 puan da Gençlerbirliği'ne gitti...