Son dakika... EURO 2020'de A Grubu'nda çıktığı 3 maçı da kaybeden milli takımda teknik direktör Şenol Güneş, basın toplantısı düzenledi. Milli takım, EURO 2020'de İtalya, Galler ve İsviçre maçlarında bir gol atarak puansız şekilde turnuvaya veda etmişti. Dev organizasyonda yaşanan başarısızlığın sebeplerini tek tek anlatan Güneş, istifa etmeyeceğini ve yola devam etmesinin doğru olduğuna karar verdiğini söyledi.
Emre Belözoğlu ile görüştüğünü belirten deneyimli hoca, prim iddilarına ve Halil ile Enes Ünal'ın kavga ettiğini iddilarına cevap verdi.
Şenol Güneş'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle...
Hem futbolcularımız hem de Türk halkı bu sonucu hak etmedi. Oyuncularımın da üzüntüsü olduğunu biliyorum, görüyorum. Bütün oyuncularla tek tek konuştum. Yenilerle eskilerle konuştum.
Hem bir tramva geçirdiler hem de kariyerlerine devam etmek zorundalar, belli kararlar vermeleri gerekiyor.
EURO 2020'de ezildik. Turnuvanın başlangıcına kadar hiçbir sorunumuz yoktu. Belki rehavet denebilir belki de özgüven fazlalığı olabilir. İtalya maçında oyunumuzun başında sorun yoktu ama sonra mahkumiyete döndü. İtalya'nın iştahlı oluşu bu sonucu getirdi. Diğer yandan Galler maçında ilk 30 dakika oyunda değildik. Sonra toparladık ama golü yedik. Zaman zaman afyon yutmuş gibi oynadığımız bir gerçek. Bizim için hayal kırıklığıdır.
Şartlar ne olursa olsun yıkılmadık, yıkılmayacağız. Özeleştiri yapacak olursam; tüm analizleri oyunculara görüntülü ve raporlu bir şekilde gönderdik. Çok emek verdiğimiz bir hazırlık dönemi geçirdik fakat karşılığını alamadık, bu da bizi çok üzdü. Herkesin gurur duyduğu takımı geri getireceğiz.
İçimize sinmeyen bu tabloyu unutturacağız. Göreve geldiğimden beri 29 maçta 6 mağlubiyet aldık. Bunun 3'ünü Avrupa Şampiyonası'nda aldık. Bu turnuvayı bir yol gösterici olarak göreceğiz, travma olarak bakmayacağız.
"BAŞIMIZ DİK ALNIMIZ AK"
Başımız dik, alnımız ak... Milli takım teknik direktörü olarak ayakta ve dik durmak zorundayım. Başarısızlığımızın analizini yapıyoruz, yaptık, yapacağız. Beni istemeyenler, eleştirenler de var ama yalnız hissettirmeyen çok büyük bir kesim de var.
Şartlar ne olursa olsun yıkılmadık, yıkılmayacağız. Asıl hedef olan Dünya Kupası'na katılmamız önemli. Tekrardan sahiplenilen, sevilen ve coşkulu bir takım olmak için çok çalışmalıyız. Farklı oyuncu gruplarını tercih etseydik yine de sonuç değişmeyebilirdi. Oyuncuların farklı tarihlerde kampa katılmaları da bizi olumsuz etkiledi. Bu oyuncu grubuna güveniyorum, yaralarımızı sarıp Dünya Kupası yürüyüşümüze devam edeceğiz. Bu turnuvada yaşadığımız travmayı yol gösterici olarak kullanacağız.
PRİM İDDİALARINA YANIT VERDİ!
Avrupa Şampiyonası'na katıldık, prim almadık. Turnuvada başarısız olduk çünkü. Oyuncular maaş almıyor, maaş alan benim. Maaşım belli ama yine de yalan yazılıyor. 3.2 milyon euro maaş aldığım yazılıyor, Türkiye'de euro üzerinden maaş alan var mı? Ben Türk olup da döviz olarak maaş alanı duymadım. TFF Başkanı açıklıyor ama hala yalan yazıyorlar.
Maddi konularla ilgili oyuncuların yıpratılmasına karşıyım. Bırakın yakasını şu çocukların. Yönetime de dedim vermeyin dedim prim. Ben oyuncularımdan vazgeçmeyi düşünmüyorum. Bunu onlarla da konuşuyorum. İtalya maçı öncesi senin maçta atacağın deparı onlar ısınma sırasında atıyor. Hızlı başlayabilirler dedim takımıma.
Hiç para almayayım isterseniz. Kulüplerden de federasyondan da alacağım var. Mahkemeye versem utanmaz adam diyorlar. Bir kere mahkemeye gitmedim. Böyle bir haber görmemişsinizdir.
"KEŞKE OYUNCULAR KAVGA ETSEYDİ DE..."
Enes ile Halil İbrahim çift kale yaparken, 'Biri hiç top atmıyorlar' dedi. Enes de ağzı var dili yoktur, 'Ne konuşuyorsun' dedi. Birbirlerinin üstüne gidiyorlardı, araya girildi. Ben yumrukları kavgaları küfürleri biliyorum ama buna rağmen başarı da geldi. Keşke oyuncular kavga etseydi de başarı gelirdi belki, hırslanırlardı.
"EMRE BELÖZOĞLU İLE GÖRÜŞTÜM"
"Emre Belözoğlu ile görüştüğüm doğrudur. Değişim olacaktır. Görüşmeye de devam ediyorum. Bizde başlamasını isterdim. Sportif direktör olarak başlamasını doğru bulmadığımı da söyledim. Olup olmayacağı kesin değil. Emre ile ilgili görüşümü de zaten söylemiştim."
Taylan'la ilgili sıkıntım benim izlediğim maçlara göre daha durağan geldi. Dorukhan daha iyi göründü. Taylan döndü ve ilk geldiği gün ameliyat oldu. Temposu düşüktü, doktoru aradım var mıydı problemi diye, hayır dedi.
Hamit Altıntop Bey diyelim, o yönetici, ben değilim. Ne anlatıyorsun dedim, 'Benle ilgili düşüncen varsa söylersin' dedim. Bu konuşmaları sokaktaki birinin ağzıyla yaparsa yanlış bulurum. Ancak beraber konuşurken bana 'Hocam' diyor, saygı duyuyor.
Mert Müldür çok dinamik bir oyuncu. Zeki'nin de üstünde belki hatta. Rıdvan Yılmaz, antrenmanlarda bile rahat değildi. Bir tek 7'ye 7 antrenmanda iyiydi. Rıdvan Yılmaz bu turnuva için görüntü itibarıyla hazır değildi.
Dorukhan sen neden transfer yapmıyorsun kardeşim? Neden gitmiyorsun? Ya da anlaşıp takımında kalmıyorsun. Ne yaptığı belli değil. Niye transfer yapmazsın, kulübünden nasıl gitmezsin bir yere ya. 1 sene olmuş. Yine aradım onu, hala belli değil. 1 senesini kaybetti.
"İSTİFAYI DÜŞÜNDÜM AMA..."
"İstifa etmeyi düşündüm, konuştum, tartıştım. Göreve devam etmemin doğru olduğuna karar verdim."
Altay da bizim için iyi bir kaleci, Uğurcan da Mert de. Mert oynarken de 'Uğurcan neden oynamıyor?' dendi. Bu bir süreçtir. Üçü de iyi kaleci. Kadro seçiminin adaletinin %100'ü yok. Kendi görüşüme göre bir karar veririm. Vicdanım rahat, adaletsizlik yaptığımı düşünmüyorum.