Türkiye Futbol Federasyonu'nun yabancı kuralını değiştirmesi futbol gündemine bomba gibi düşmüştü. 14 yabancı oyuncuya lisans çıkarabile kulüpler, ilk 11'de ise istediği sayıda yabancı futbolcu oynatabiliyordu. Ancak TFF bu kuralı, 8+6 olarak değiştirdi. 14 yabancı futbolcuya lisans çıkarabilecek olan Süper Lig ekipleri, 8 yabancı oyuncuya ilk 11'de şans verebilecek. Bu ani değişikliğin ardından ise tepkiler çığ gibi geldi. Kulüpler Birliği ise son olarak, isteklerinin yerine getirilmemesi durumunda sahaya çıkmayacaklarını açıkladı.
Sabah Gazetesi'nin usta kalemleri, yaşanan bu süreci değerlendirdi. İşte detaylar...
KULÜPLERİN TEPKİ GÖSTERDİĞİ 4 MADDE
1- TFF ile yayıncı kuruluş arasındaki ciddiyetten uzak ilişkiden ötürü sözleşme tadil ediliyor ve kulüpler zarar görüyor.
2- MHK, Disiplin Kurulu ve Tahkim Kurulu'nun atama ve işleyişi.
3- Yabancı oyuncu sayısında kulüplerin taleplerinin göz ardı edilmesi.
4- Kulüp Lisans Talimatı kriterlerinin ülkemiz gerçekleri dışında kalması.
ÖMER ÜRÜNDÜL: SORUNLAR KARŞILIKLI İYİ NİYETLE ÇÖZÜLÜR
Mutlaka Kulüpler Birliği'nin TFF'ye bazı istekleri olacaktır. Yabancı konusu bu isteklerin başını teşkil ediyor. Bana göre daha önce yapılmış uygulama devam etmeliydi. Çünkü Avrupa'da yabancı transferi serbest.
Eğer Milli Takım için bunu yapıyorsak şöyle bir örnek verelim; EURO 2020'de başarılı olan Danimarka'nın neredeyse tüm oyuncuları ülke dışında oynuyor. Yayıncı kuruluş olayında, bu ekonomik şartlarda sıkıntı yaşanması normal. Karşılıklı iyi niyetle halledilecektir. TFF ve kurulların kararlarını yine TFF verecektir.
Kulüpler Birliği'nin bildirisine tek itirazım var; o da "Bunlar yerine gelmezse maçlara çıkmayız" sözü. Bunu yapmaya kimsenin gücü yetmez. Bu tarz bir açıklama ile TFF'ye başvurmak doğru değil. Böyle bir uygulamaya kimse cesaret edemez.
LEVENT TÜZEMEN: YAYIN GELİRLERİ KESİLE KESİLE KUŞA DÖNDÜ!
Kulüpler Birliği isteklerinde çok haklı. TFF Kulüpler Birliği'ne danışmadan 'Ben yaptım oldu' diye karar almamalı. Özellikle yabancı oyuncu konusunda 8 oyuncunun sahada, 6 oyuncunun kulübede olmasının anlamı yok.
Avrupa'nın önemli liglerinde yabancı oyuncu tartışması hiç yapılmıyor. Global dünyada rekabet yaşanıyorsa TFF'nin "Şu kadar yabancı ve yerli sahada olmalı" gibi düşünmemesi gerekiyor. Ayrıca yayıncı kuruluşun Süper Lig'i yayınlama adına karar verdiği gün ödeyeceği rakamlar belliydi. Ödemeler kesile kesile kuşa döndü.
TFF yayıncıya ya kulüplerin isteklerini kabul ettirmeli ya da yeniden ihale açmalı. Bu ihalenin kasımda yapılması doğru değil. Lig başlamadan olmalı. Kulüpler de ceplerine gelecek paraları bilir.
GÜRCAN BİLGİÇ: YABANCI SAYISI İÇİN ÇÖZÜM BULUNMALI
Yayıncı kuruluşa karşı olan rahatsızlıklar yeni değil. 3 seneden beri indirimler ve kurların sabitlenmesi nedeniyle sıkıntılar vardı. Ama ortam nedeniyle çok ses çıkarmadılar. Pandeminin bitişi, maddi güçlüklerin zirveye ulaşması ve TFF'nin pazarlık etabında sanki karşı tarafın yanındaymış gibi gözükmesi anlaşılan bıçağı kemiğe dayandırdı.
Maçlara çıkmama niyetini Ali Koç yaklaşık 1 ay önce dillendirdi. Yani bu karar aslında Kulüpler Birliği'nin mutfağında pişiyordu. TFF geri adım atmayınca bu sert açıklamayı yapmak zorunda kaldılar. Bundan sonrası siyasetin işi olacak.
Mevcut şartlar ve 8+6, dengeleri altüst ediyor. Teknik adamlar değişiklik konusunda espriler üretmeye başladılar. TFF özellikle yabancı sayısında kısıtlama değil kural getirerek çözüm bulmalı. Zaten gidişat da o yönde.
FATİH DOĞAN: SUÇLAMAK YERİNE MASAYA OTURULMALI
Kulüpler Birliği Vakfı'nın haklı görülebilecek eleştirileri var. Pandemi sürecinin kulüplere getirdiği mali yük 2 yıldır kulüplerin belini daha da büktü. Bu yüzden hem ekonomiyi döndürmekte zorlanıyorlar hem de bağlantı olarak transfer yapamıyorlar.
Dün konuştuğum bir başkan, "Kulüp olarak ne para kazanacağımı, nasıl takım kuracağımı, ne vereceğimi yayın gelirlerinin ne olacağı ve ne zaman alacağımı bilmiyorum. Bu kadar belirsizlik içinde kulüp yönetmeye çalışıyoruz. Bu teknik olarak mümkün değil. Ya kulüpleri kapatacağız ya da borç batak içinde kendimizi kandıracağız" dedi.
Ama açıklamadaki 'Bunlar yapılmazsa oynamayız' resti doğru değil. Haklı olduğunuz birçok konuda bu tavır ile haksız duruma düşersiniz. Türk futbolunu bugünlere sadece TFF ve MHK getirmedi. Aslan payı maalesef kulüp yönetimlerinin. Suçlamak yerine masaya oturmak daha makul olur. Yabancı yasağının ertelenmesi de bir başlangıç olabilir.