Son dakika... Süper Lig'de 9. haftanın heyecanı yaşandı. Milli aranın ardından Nef Stadyumu'nda Konyaspor'u konuk eden Galatasaray, çok zorlandığı müsabakayı 1-0 kazandı. Galatasaray'ın tek golünü Mostafa Mohamed atarken, deplasman ekibi birçok fırsatı kullanamadı. Özellikle ikinci yarıda büyük fırsatlar yakalayan Konyaspor, meşin yuvarlağı ağlara gönderemedi. Sabah Gazetesi'nin usta kalemleri Galatasaray-Konyaspor müsabakasını yorumladı. İşte detaylar...
BÜLENT TİMURLENK: UZAKLAŞTIRMA SANATI
Tabelada 1-0 yazıyordu. İkinci 45'e gelen Konyaspor topa yüzde 72 sahip olup ev sahibini yarı sahasına hapsettiğinden Brezilya'dan 10 bin km yol yapıp gelen Muslera çıktı sahneye, aynı sekansta iki kurtarış... Ardından Rahmanovic'in boş kaleye atamadığı top...
10 kişi kalmış Trabzon'a 30 hücum girişimi yapan namağlup Konya, unvanının hakkını veren takım oyununu oynarken geçişlerle pozisyon bulmaya çalışan ev sahibi, Halil'in cılız şutları ya da yanlış şut tercihleriyle gitti soyunma odasına...
Cebinde sarı kartı olan Taylan'ın yerine giren yetersiz ve çelimsiz Assunçao da ayağına gelen topları abanarak uzaklaştırınca Konyaspor rakip duvardan dönen toplarla yeni hücumları rakip yarı sahada başlattı. Terim'in değişiklikleri 61'de geldiğinde teşhis doğruydu ama ilaçlar basit birer ağrı kesici bile olamadı.
Barış, Emre ve Babel ile oyun kontrolünü ele geçiremediler ve 90 dakikayı 16 hücum yiyip, 36 uzaklaştırma ile bitirdiler. Bu oyun Marsilya deplasmanında kabul edilebilir ama kendi evinde Galatasaray'ın bu oyunu kontrol edemeyen futbolunu tribünde izlemek isteyenlerin sayısı her hafta azalır...
Kritik kurtarışları ve kontrolleriyle Muslera, sağlam defanslarıyla Nelsson ve Alpaslan ve ilk yarıda çok mücadele edip golü de atan Mohamed... Bazen futbol şansınız tutmaz yenilir ama "geleceği kazandım" dersiniz. Galatasaray dün kazanan ama geleceği soru işareti olan taraftı...
LEVENT TÜZEMEN: BİR LİDER BULUNMALI
Galatasaray zirveye tutunmak için önemli bir maç kazandı. Ancak ikinci yarıdaki rakibin oyununa mahkum olmak ve topa sadece yüzde 29 oranında sahip olmak büyük takım kimliğine yakışmadı. İlk yarı ile ikinci yarı arasında Galatasaray'ın oyun anlayışında gece ile gündüz kadar fark vardı.
Terim'in kadro tercihinde Mohamed ile Halil'i birlikte oynatması Galatasaray'ın Konya kalesinde gol pozisyonları üretmesini sağladı. Mohamed'in attığı gol öncesi Skubic'in kontrolündeki topu ısrarla takip etmesi ve rakibini itmemesi çok akılcıydı. Sehic de hata yapınca Mohamed kolay bir gol attı. Halil 3 kez gol atma fırsatı buldu ve özellikle Sehic'in son anda kurtardığı topu aşırtma hamlesi doğru bir düşünceydi.
Taylan orta alanda tek oynadı ve destek alamadığı için çok hata yaptı, etkisizdi. Morutan kenarda Galatasaray'a katkı veremedi. 10 numara olduğu söylenen Rumen oyuncuyu Terim bence forvet arkasında oynatmalı. Galatasaray'ın ikinci yarıda skoru korumak adına topu Konya'ya bırakıp kalesine yaslanması yakışmadı. UEFA Avrupa Ligi'nde Lazio gibi teknik becerisi ve pas üretme kalitesi yüksek bir takıma karşı Galatasaray oyun olarak bile hiç dağılmadı.
Önde top tutamamak, pas hatası yapmak Konya'yı fazlasıyla cesaretlendirdi. Muslera iki net gol pozisyonu önledi. Galatasaray'ın telaşlı ve ürkek yapısından, kaybetmeme duygusundan kurtulması için Terim kriz anlarında sorumluluk alacak bir oyun lideri yaratmalı.
Bu isim Feghouli olmalı. Cezayir Milli Takımı'nda harikalar yaratan Feghouli eğer Galatasaray'da liderliğe soyunmuyorsa ve ilk 11'de yer bulamıyorsa bir sorun var demektir. Gençleştirilmeye çalışılan Galatasaray'da genç oyuncuların baskı altında nasıl oynamaları gerektiğine destek olacak "Lider oyuncu" ihtiyacını Terim'in acilen çözmesi gerekir.
AHMET ÇAKAR: GALATASARAY'IN GOLÜNDE FAUL YOK
Dün kesinlikle galibiyeti hak etmemiş Galatasaray yine üç puanı aldı. Sarı-kırmızılıların attığı gol nizamiydi. Galatasaray ligin çok iyi bir takımı olan Konyaspor'u inanın bana futbol oynamadan yendi. Hele bir ikinci yarı var ki Galatasaray tarihinin belki de evlerinde oynadığı en kötü maçı.
Bir ara Konyaspor'un topa sahip olma yüzdesi ikinci yarıda yüzde 70'lere çıkmıştı. Serdar Gürler'in kaçırdığı ya da Rahmanovic'in vuramadığı toplardan biri gol olsa Galatasaray kazanamazdı. Sadece oyun başında Skubic ve kalecinin birlikte gelen hatasında yenen gol ve ardından sahada genel olarak başarılı bir Konyaspor var.
Rize'de Rizeli oyuncu penaltıyı atsa Galatasaray maçı kazanamayacaktı. Diagne ve hakemin yardımıyla kazandılar. Dün kesinlikle galibiyeti hak etmemiş Galatasaray yine üç puan aldı. Aslında böyle galibiyetler önemli ama futbol adına Galatasaray'a hiç ama hiç yakışmayacak bir performans var ortada.
Arda Kardeşler'i genel olarak beğendim. Ufak tefek hataları var ama Galatasaray'ın attığı golde asla faul yok. Skubic gereksiz itiraz etti hakem kararı doğruydu.
ERMAN TOROĞLU: GALATASARAY'IN İŞİ ZOR
G.Saray-Konya maçı, Trabzon-F.Bahçe maçının gölgesinde kaldı. Ama Trabzon-F.Bahçe maçını seyrettikten sonra bu maçın gölgede kalması doğalmış. G.Saray ilk yarı biraz kımıldadı. İkinci yarı sahada hiç yok.
Attıkları golün üzerine yattılar. Galatasaray seyircisi hakem uzatmaları 4 dakikayı gösterince protesto etti. 2 dakika falan olsun istediler. Siz Galatasaray'ın düştüğü durumu görün. Zaten golü de G.Saray atmadı. Skubic ile Sehic ikram ettiler. Galatasaray böyle oynamaya devam ederse ligde işi zor.