Spor Toto Süper Lig'in 28. haftasında Galatasaray, deplasmanda Konyaspor'a 2-0 mağlup oldu ve büyük eleştirilere maruz kaldı. SABAH Spor yazarları Ahmet Çakar, Erman Toroğlu, Ömer Üründül ve Levent Tüzemen de bu karşılaşmayı detaylıca değerlendirdi. İşte usta isimlerin gündeme oturan o yazıları...
LEVENT TÜZEMEN - TORRENT'TEN MASALLA
Domenec Torrent'ten masallara bir göz atalım…
1- Gomis, Feghouli ve Pulgar ile Rizespor maçına başlamıyor. Basın toplantısında nedenini, 'Rotasyon yapıyorum' diye açıklıyor. Gomis ile Feghouli oyuna giriyor ve maç 2-2'den 4-2'ye geliyor. Feghouli iki mükemmel asist yapıyor.
2- Kurada Barcelona çıkıyor, 'Şansımız yok denecek kadar az' diyor. Tepkiler çığ gibi olunca geri vites yapıp, 'Biz Galatasaray takımıyız' demek zorunda kalıyor.
3- Konyaspor maçı öncesi 'Hayatımda ilk defa bir kadroda bu kadar çok oyuncuyla çalışıyorum' diyerek şikâyetçi oluyor. Bu kadar çok oyuncunun bir kadroda yer almasının hem antrenör hem de oyuncular için iyi olmadığını vurguluyor.
4- Maç öncesi Konyaspor için, "Oyun stili olarak hoşuma giden bir takım. Bence büyük bir maç olabilir" diyor. Adama "Neden o zaman Galatasaray'ı, Konyaspor gibi oynatmıyorsun" diye sormazlar mı? Sormazlar. Çünkü Galatasaray yönetimine göre takımı, Domenec müthiş çalıştırıyormuş. Keşke ABD atletizm milli takımının hocasını getirseydiniz Galatasaraylı oyuncular kesin 150 kilometre koşardı.
5- Medya, "Feghouli neden gelmedi?" diye soruyor. Beyefendi sert şekilde, "En son maçtan önce de Morutan'ı sormuştunuz. Bu kez de Feghouli yok. Her antrenmanda görüp en iyilerini seçiyorum" şeklinde şaşırtıcı cevap veriyor. Demek ki; idmanda çok koşan, çok çalışan formayı kapar. Domenec'in gözüne yeteneği, becerisi olan oyuncu giremiyor.
İki gole asist yapan, Gomis'e tek pasla golü attıran Feghouli, çok bilmiş Domenec'in tercihiyle Konya'ya getirilmiyor. Başkan Elmas ve Işıtan Gün müdahale etmiyor. Feghouli'yi getirmemek akıl tutulması bile olamaz. Böyle bir tercih bile çapsız, yetersiz Domenec'in G.Saray'a hoca olamayacağının göstergesidir. Sonuç; Domenec ile G.Saray bedel ödemeye devam eder.
ÖMER ÜRÜNDÜL - GALATASARAY ÇIKMAZA GİRDİ
Galatasaray dün gece, karşısında son haftalardaki kötü gidişine 'dur' demek isteyen motive ve çok hırslı bir Konyaspor buldu. Bir de ilk 20 dakikada skor dezavantajına düşünce işler çıkmaza girdi. Devrenin ilerleyen bölümünde Galatasaray neticeyi değiştirmek için çabaladı. Ama ofansif girişimler son derece kısırdı. Avantaj elde eden Konyaspor da takım savunmasını ön planda tutarak kontrol oyununu benimsemişti.
İkinci devre Galatasaray oyunu domine etti. Ama Konyaspor da alan daraltan savunma kurgusuyla atakları karşılıyordu. Bu yarıda Galatasaray pozisyonlar da buldu. Bilhassa Sehic'in iki önemli kurtarışı vardı. Eğer farkı bire indirseler belki daha iyisini yapabilirlerdi. Sonuçta 3 puan kaybedildi.
Gomis fizik olarak hazır değil. Maç eksiği olan Boey ve ara transferde gelen Pulgar'dan beklenen katkı gelmedi. Rakip iyi yardımlaşmalı tedbir aldığı için Kerem de alışılmışın dışında etkisizdi. Benim G.Saray'da gördüğüm tek bir artı var o da; fizik kondisyon. O yüzden de ikinci yarıda bariz üstünlükleri vardı.
Konyaspor önemli bir 3 puan kazandı. Ama teknik direktör İlhan Palut'un dikkat etmesi gereken noktalar var. İlki bu kadar riskli oynayan Galatasaray karşısında kontratak planlarını hiç olumlu işlerliğe koyamadılar. İkincisi; kaleci ile beraber prese karşı çok fazla hazırlık pası yapmak faydandan çok zarar getirir. Dün de bunun örnekleri yaşandı. Bir de aklıma takılan Amilton'a bu kadar nasıl sabretti.
ERMAN TOROĞLU - ACABA BİNDİĞİ DALI MI KESİYOR!
Galatasaray bir ilk yarı oynuyor Konya'da, 'kötü' dersek kıyak yapmış oluruz, kötünün de kötüsü. İkinci devredeki hücumlar yalan rüzgârı. İki hafta maç kazandılar, bayağı bir hakem desteği aldılar. Ama keramet kendilerinde zannettiler. Teknik direktör dedi ki, 'İyi çalışıyoruz, semeresini alacağız!' Bu futbolla değil eşeğin semerini bile alamazsınız. Çünkü G.Saray defans yapmasını da hücum yapmasını da defanstan hücuma çıkmasını da bilmiyor. Konya sahada her şeyiyle G.Saray'dan daha iyi bir takım olduğunu gösterdi. Bakmayın siz skorun 2-0'da kaldığına; maç 3-0 olsa, 5 hatta 6'ya bile giderdi.
G.Saray'da bir şeyler oluyor. Geçen hafta oyuna girdikten sonra maçı çeviren adam Feghouli, bu hafta sonu maç kadrosuna bile alınmıyor. Ya yönetim bir şeyler söylüyor bu adama ya da bu adam bindiği dalı kesiyor. Hakem bir-iki yerde G.Saray'a kıyak yaptı. Tabii maç da Konya'da olunca fazla kımıldayamadı. Orta sahada birkaç kararda 'devam' dedi ama G.Saray'ın devam edecek hali yoktu. Hakem de anlayınca o da bu işi bıraktı, ortalarda düdük çalmaya başladı.
Konyaspor seyircisi müthiş. Yalnız bir pozisyonda top ceza alanında Gomis'teyken tribünden bir düdük sesi geldi ve Gomis oyunu bıraktı. Herkes şaşırdı, Gomis de dahil. Ama federasyonun, o düdüğün geldiği tribüne ceza vermesi gerekiyor.
G.Saray bulunduğu yerin futbolunu oynadı. Düşünün, hakemler de omuz vermese bayağı altlarda mücadele edecekti. Şu mantıktan kurtulmamız lazım: 'Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ı düşürmezler.' Böyle bir mantık dünyada yok. Tamam büyük takımlar ama maçlar dikdörtgenin içinde adaletli oynanmalı, dikdörtgenin dışında değil!
AHMET ÇAKAR - MAHALLE TAKIMI GİBİ OYNADILAR
Galatasaray, taraftarına acı vermeye, kan kusturmaya devam ediyor. Son derece şahsiyetsiz bir futbol. Düşünebiliyor musunuz, maç bitiyor, Domenec Torrent ile Konyaspor antrenörü İlhan Palut tebrikleşiyorlar. Torrent utanç duyması gerektiği yerde İlhan Palut ile sohbet ediyor. Baktığınız vakit, centilmenlik diye düşünebilirsiniz ama ben başarısızlığın rutine girmiş hali olarak düşünüyorum.
"KEREM ŞAŞIRMIŞ VE..."
Galatasaray'ın tüm oyuncularına bakıyoruz, üzerlerindeki forma sarı kırmızı olmasa mahalle takımı topçuları gibi oynuyorlar. Kerem Aktürkoğlu için Türk futbolunun geleceğindeki yıldızı dedik ama o şaşırmış ve geriye gitmiş durumda.
Bir ilk yarı var ki evlere şenlik. Bu kadar basit top kaybı ve çıkarken yapılan top kayıpları bir Süper Lig takımının yapacağı cinsten değil. Konyaspor art arda gollerle maça başladı. İki kafa golü, yani diğer bir deyimle Galatasaray, ilk 20 dakikada 2-0 mağlup duruma düştü ama istatistiklere bakın Galatasaray'dan kaç oyuncu sarı kart görmüş. Sıfır… Bu şu demek; mağlup olsak da kazansak da hırsa gerek yok, zaten kenardaki hocamız da aynı, başkan deseniz tecrübesiz bir genç, kısaca Galatasaray babalarının çiftliği.
Konyaspor birkaç haftadır düşüşteydi ama dün gece özellikle pas futbolu, kanat hücumu ve kompakt oynama konusunda adeta ders verdi. Galatasaray gibi bir takım, hırsı olmayınca hakem için de maç çok kolay oluveriyor. Kart yok, stres yok, dolasıyla da Ali Şansalan kusursuz bir maç yönetmiş oluyor.