Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, maktul Sedat Akyazı ile sanık Arzu Soytürk'ün 4 yıldır gönül ilişkisi olduğu, zaman zaman birlikte yaşadıkları ve olay günü 30 Ekim 2020'de sanık ile maktulün Bahçelievler'deki sanığın evinde bir süre oturdukları anlatıldı.
Sanık Soytürk'ün bir kahvehanede garsonluk yapması nedeniyle maktul Sedat Akyazı'nın bu durumdan rahatsız olduğu ve taraflar arasında tartışma çıktığı ifade edilen iddianamede, sanığın sehpa üzerindeki bıçağı alarak maktulün bacağına arkadan bir kere sapladığı ve maktulün hayatını kaybettiği bildirildi.
Maktul Akyazı'nın ölüm meydana getiren bıçak darbesinin yalnızca bir adet ve bacak bölgesinde olması, sanığın öldürme kastıyla hareket etmesi halinde maktulün vücut bölgesine daha fazla sayıda saplama olanağı varken bu şekilde hareket etmediği belirtildi. İddianamede, sanık Arzu Soytürk'ün 112'yi aramaya çalıştığı, Akyazı'nın kan kaybından öldüğü ve Soytürk'ün eyleminin kasten yaralamaya yönelik olduğu ancak beklenmeyen durum nedeniyle maktulün öldüğü, bu haliyle sanığın eyleminin netice sebebiyle ağırlaşmış yaralama kapsamında olduğu tespit edildi. İddianamede, sanık Arzu Soytürk hakkında "kasten yaralama neticesinde ölüme neden olma" suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi.
Bakırköy 24. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Arzu Soytürk SEGBİS ile duruşmaya bağlandı. Tarafların avukatları ve bir kısım müştekilerde duruşmada hazır bulundu.
"KUMAR BORCU İÇİN PARA İSTEDİ"
İlk duruşmasında savunma yapan tutuklu sanık Arzu Soytürk, "Olay akşamı maktulün alkollü olduğunu ve kendisinden kumar borcunu ödemek için 2 bin TL para istediğini, kendisinin ise ona "Önce daha önce aldıklarını geri ver" demesi üzerine aralarında tartışma çıktığını belirtti. Soytürk "olayın devamında, içeri gidip bir içki aldı ve geldiğinde elinde bıçak vardı. Bıçakla oynar gibi hareketler yaptı, seni keserim gibi korkutma amaçlı hareketler. 'Sen çalıştığın yerde erkeklerle görüşüyorsun. Seni keserim' dedi.
Bıçağı bana doğru yöneltti. Maktulün bana 25 bin lira borcu vardı. Elden de vermiştim, kartımdan da benden habersiz çektirmişti. Borcunu deftere yazıyordum. Defteri almaya gittim bir baktım o sayfayı koparmış. Niye yaptın dedim. Gözü dönmüş gibiydi o akşam. Parayı vereceksin dedi. Nerden vereceğim dedim. Kahpe, şerefsiz o…puluk yap getir dedi. Anneme bacıma ağır küfürlü sözler söyledi. Kendimi kaybettim. Sehpadan bıçağı aldım. Ayağının arkasına bir kez sürttüm, o kadar. Kötü bir niyetim yoktu. O kötü sözleri duyunca ne yaptığımı hatırlamıyorum.
Kan görünce elim ayağıma dolandı. Defalarca 112'yi aradım. Panik haliyle yanlış numara da aradım. Arkadaşım Filiz'i arayıp ambulansı aramasını söyledim. Çok Pişmanım. İsteyerek olmadı. Değer verdiğim bir insandı değer vermesem yanında olmazdım zaten" dedi. Cumhuriyet savcısı, sanık Soytürk hakkında "kasten yaralama neticesinde ölüme neden olma" suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Mahkeme heyeti eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteleyerek, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.