Sivas Ticaret Borsası Başkanı Abdulkadir Hastaoğlu, bugün ellerine ulaşan tescil belgesi ile Sivas pastırmasının resmi anlamda markalaştığını söyledi. Pastırmanın lezzetini Sivas'ta yetiştirilen büyükbaş hayvan etinden, Sivas tuzu ve çemeninden aldığını ifade eden Hastaoğlu, pastırmanın lezzetiyle, kesimiyle, üretimiyle ve kurutulmasıyla coğrafi işaretle tescillendiğini belirten Hastaoğlu, "Sivas pastırması 2 yaşını doldurmuş dana sırt ve bonfile etinin, Sivas kaynak tuzu ile tuzlanıp doğal hava şartlarında kurutulması ve çemen ile kaplanmasıyla üretiliyor. Dilimlenmiş olarak satışa sunulan pastırmanın dilim kalınlığı en fazla 2 milimetre. Pastırmaya karakteristik özelliğini kazandıran diğer önemli unsur, kurutma işleminin tamamen doğal hava şartlarında yapılması" şeklinde konuştu.
"TEKRAR BİR TARTIŞMA BAŞLATMAYA GEREK YOK"
Her yörenin pastırmasının kendine has olduğunu vurgulayan Kastamonu Ticaret Odası Genel Sekreter Yardımcısı ve Coğrafi İşaretli Ürünler Sorumlusu Barış Çağlayan SABAH'a yaptığı açıklamada, "Daha önce de böyle tartışmalar oldu ama şahsi fikrim bu tartışmalara gerek olmadığı yönünde. Kastamonu'nun da Kayseri'nin de Sivas'ın da pastırma tescili var. Bu tesciller yörenin o ürünü yapma şekline göre değişiyor. Aynı ürün olsa patent alınamaz zaten. O yüzden şu an tekrar bir tartışma başlatmaya gerek yok. Bütün şehirler patent tescili alabilir ama her ilin kendine has özellikleri var. Kayseri pastırması fırınlanıyor, bizimki doğal kurutuluyor ve ince kesim. Bizim pastırmamız hiçbir ısıl işlem görmüyor, fırınlamaya girmiyor. O yüzden zincir market işine çok fazla giremiyoruz. Yerelde ya da internet üzerinde kendi şehrimizde satabiliyoruz" ifadelerini kullandı.
"SUCUK VE PASTIRMA DENİLDİĞİNDE AKLA İLK GELEN ŞEHİR KAYSERİ'DİR"
Kayseri Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Recep Bağlamış, coğrafi işaret tescilli ürünlerde sürekliliğin sağlanması için etkin denetimin kaçınılmaz olduğunu belirtti.
Söz konusu ürünlerin uluslararası alanda da tescillenmesinin önemli olduğunu kaydeden Başkan Bağlamış, SABAH'a konuştu. Bağlamış, "Yöreye özgü değişik türdeki 10 ürünü ile Türk Patent Enstitüsü'nün 'tescil' sınavını başarıyla geride bırakan Kayseri, şimdi de uluslararası alandaki tesciller için yönünü dış dünyaya çevirdi. Biz Türkiye'de ilk olarak, Türkiye Cumhuriyetinde pastırma ve sucuğun coğrafi işaretini 2001 yılında Kayseri olarak aldık. 1950 yıllarına dayanan bir sucuk imalatımız var" dedi.
Pastırmayı ve sucuğu Türkiye'ye ilk tanıtan ilin Kayseri olduğunu dile getiren Bağlamış, şöyle devam etti: "Üretimleri Kayseri'de başlıyor daha sonra yaygınlaşıyor. Diğer illerimiz de tabi ki üretim yapacaklar. Kayseri'de çok eski bir geçmişe sahip olan sucuğun lezzeti, Erciyes'in rüzgârından ve baharatın lezzetinden gelir. Her bölgemizin kendine göre iddiası var, bizim bölgemizin özellikle iddiası avcar ve dana etinden yapıyor olmamız. Bizim pastırmamızın sucuğumuzun eti erkek hayvanlardan elde edilen, birinci kalite ürün olması en önemli özelliğimiz. Bugüne kadar Türkiye'ye önderlik yaptı, bundan sonra da sucuk Türkiye'de Kayseri markası olarak liderliğini sürdürecek."