HDP İl Başkanlığı binası önünde bir araya gelen aileler, "Halk düşmanı parti", "Evlatlarımızı vereceksiniz", "Ha HDP ha PKK", "Türk-Kürt kardeştir, HDP kalleştir", "Halkı dolandıran parti", "Anneler direniyor", "Artık yeter yakamızdan düşün" ve "Yeter artık evlatlarımızı bırakın" yazılı pankartlar açtı.
Çocuklarının fotoğraflarını ellerinden düşürmeyen anne ve babalar, evlatlarına teslim olmaları için çağrı yaptı.
Anne Ayten Koçhan, gazetecilere, yaklaşık 2 yıldır evlatları için burada nöbet tutuklarını söyledi.
Oğluna seslenen Anne Koçhan, Oğlum eğer beni görüyorsan duyuyorsan dön geri gel.Bütün askerlerimiz operasyondalar şimdi de onlar için burada odluklarını ifade ederek şunları söyledi: "Onlarda bizim bir evladımız ve ciğerimiz. Alla onlara yardımcı olsun. PKK bir daha kirli yüzünü gösterdi. Biz onlardan korkmuyoruz. Eğer birimiz giderse binimiz gelir. Bu dava Türk Kürt davası değil. Biz hepimiz Kürdüz. Eğer Kürt davası ise hiç mi ciğerleri yanmıyor. Her gün evlatlarımız ciğerlerimiz ölüyor. 5 yaşındaki çocuklarımızı dahi öldürüyorlar. Eğer Kürtlerse niye ciğerleri yanmıyor. Evlatlarımız gelse de gelmese de biz devletimizin arkasındayız. Güvenlik güçlerimizin başlattığı operasyonu sonuna kadar destekliyoruz. Bizler devletimiz için burada nöbet tutuyoruz. Evlatlarımız nasıl bir ciğerimizin bir parçası ise aynı şekilde askerimiz polisimiz de bizim ciğerimizin bir parçasıdır.Bizler onların arkasındayız."
PKK'dan HDP'den korkmadıklarını hatırlatan Koçhan, "Sakın demesinler ki bizden korkuyorlar, bizler hiçbir zaman korkmadık korkmayacağız. Bizler dağa kaçırılan evlatlarımızdan kıymetli değiliz. Biz buraya geliyorsak ciğerlerimize evlatlarımıza sahip çıkmak için geliyoruz. Bizler evlatlarımızı onlardan istiyoruz" diye konuştu.
Muhsin'in babası Halit Altun ise, 2014 yılında çocuğumu Malatya İnönü Üniversitesinde okurken kandırıp dağa kaçırdılar. Sonuç itibariyle 7-8 yıldır bu yollarda hayatımızı çocuklarımızı bulmak için gidip geldik. Netice itibariyle hedefimize de ulaşamadık. Gitmediğim yer, gezmediğim yer kalmadı. Çocuğumu kandırıp götürdüler benden sakladılar göstermediler. Çocuklarımızı bize teslim edin" dedi.
HDP li olmadıklarını hatırlatan Baba Altun şunları kaydetti: "Bizler HDP'li değiliz. Bunlar yanlış kapıları çaldılar. Biz çocuklarımızı istiyoruz sizden. Biz canımız kaldı onu da çocuklarımızı bulmak için veriyoruz. Çocuklarımızı gönderin gelsinler. Bunlar bir oyundur bizim başımıza getiriyorlar. İstedikleri kadar bu oyunlarını yapsınlar bizler buyuz, kişiliğimiz budur. Bizler HDP'li değiliz, Türkiye Devletinin vatandaşıyız. Bunları davası Kürt davası değildir, Ermeni davasıdır. Eğer Kürt davası olmuş olsaydı, farklı bir boyuta giderdi. Sadece bir oyundur. Devletimizin başlatmış olduğu operasyonlarda da sonuna kadar destek veriyorum. Devletimiz eğer benim katılmamı kabul ederse bende operasyonda güvenlik güçlerimize destek vermeye hazırım. Operasyona gönüllü olarak katılmaya hazırım. Bir canım var onu da ben bu yolda vermeye hazırım."
