İstanbul'da bir üniversite hastanesinde güvenlik şefi olarak çalışan İ.K., mahkemeye başvurup emri altındaki personeli taciz ettiği gerekçesiyle iş sözleşmesinin haksız yere feshedildiğini öne sürdü. İ.K., kıdem ve ihbar tazminatının tahsilini talep etti. Üniversite ise davanın reddini savundu. Mahkeme, İ.K.'nin, işyerinde kendi emri altında çalışan Esra A.'ya gönderdiği iki ayrı mesajda, "Ne kara kara düşünüyorsun tatlı kız, el salla Esra Hanım" ifadelerini kullandığını, güvenlik şefinin kadının amiri konumunda olmasıyla beraber değerlendirildiğinde yapılan feshin haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verdi.
İ.K., mesajları kötü niyetle atmadığını belirtirken, diğer işçiler de güvenlik şefinin, Esra A.'yı taciz ettiğine dair bir beyanda bulunmadı. Karar hem güvenlik şefi, hem de üniversite vekilleri tarafından temyiz edildi. Dosya, Yargıtay 22. Hukuk Dairesi'ne geldi. İşçinin söz konusu davranışlarının işverene haklı nedenle fesih imkânı tanımayacağını ifade eden yüksek mahkeme, güvenlik şefi İ.K.'ye kıdem ve ihbar tazminatının ödenmesine hükmetti.
