İstanbul'da gazetecilik yaparken Hockin lenfoma kanser hastalığına yakalanan 38 yaşındaki Şükrü Üçüncü, 3 yıl süren hastalık ile mücadele sonrasında hayatına format attı. İstanbul Cağaloğlu'nda ki bir matbaa da basın hayatına 2000'li yılların başında başlayan Üçüncü, buradan muhabirliğe uzanan bir dizi yaşam sürdü.
İstanbul'da çalışırken 2007 yılında doktorlar, "Kansersin?" sözü ile bu hastalıkla mücadele etmek üzere Başkent Ankara'ya giderek uzun süren yaşam mücadelesine başladı. Hem Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Onkoloji servisinde hem de Trabzon Kaşüstü Numune Hastanesi Onkoloji servisinde kemoterapi alarak hayata tutunmaya çalışırken hayatına daha sonra tutkusu olacak tiyatro girdi.
SAHNE EVİM OLDU
Öyle bir tutku ile tiyatroya sarıldı ki, o yıldan sonra da bir daha sahnelerden inmedi. Sahnede yeniden doğduğunu dile getirerek, " Bir insan bir kere dünyaya gelir ve bir günü bir kere yaşar. Giden sadece takvim yaprakları değildir. Milyonlarca yıldır dönen dünyada küçük bir ömürdür de veda ederken her geçen gün yarınlara. Benim dünyam tamda böyle bir kavrama karşı bir duruş sergiledi.
İkinci kez dünyaya geldim. 2007 yılında henüz 24 yaşında iken amansız denilen bir hastalığa tutuldum ve bununla da mücadele ettim. Başta Ankara'da ki onkoloji doktorum Nazan Günel, Trabzon'da ki onkoloji doktorum Ercüment Cengiz ve hemşire Demet Dinçer ile ismini saymakla bitiremediğim sağlık çalışanları ile bir aile oldum. Bir anda küçük çekirdek ailem büyüdü ve sağlık çalışanları ile geniş aile oldum. Kanseri yeneceğime inanıyorlardı ve her dakika bana destek oldular sonunda.
2010 yılında da bu hastalığa dur dedim. Hastalıkla mücadele ederken yeni bir dünyayı keşfetmiştim. Pilli dünyanın her geçen gün enerjisi tükenirken bu döngü içerisinde sahne evim oldu. Öyle ki, en zor günlerimde sahne üzerine çıktığımda kurmuş olduğum başka dünyalar hayat vermiş olduğum karakterlerle insanları güldürdüm onlar güldükçe ben hayata yeniden y bağlandım" diyerek 38 yıllık yaşantısını özetliyor.
MÜCADELELERLE DOLU HAYAT!
Üçüncü, "Çok ilginçtir bazı insanların hayatı, çok mücadelelerle doludur bazı insanların ömrü. Benim hem hayatım ilginç hem de mücadelelerle dolu. Hani milattan önce – milattan sonra var ya benim de hastalık öncesi ve sonrası diye böldüm ikiye hayatı. 38 yaşındayım. 2010 yılından sonra geriye bir şeyler bırakmak istedim. Bunun üzerine de romanlar, tiyatro metinleri kaleme aldım. Derken sinemayla tanıştım hayatım bir anda çok farklı bir noktaya evirildi. Çok büyük bir tutkuydu yaşamak bende o tutkuyu bırakmak istemedim" dedi.
3 yıl önce Gözde Aydın Üçüncü ile evlenen ve mutlu bir hayat sürdüren Şükrü Üçüncü, bu zamana kadar kaleme aldığı Yalı Çetesi, Faili Firar, Sıra Dışı Hastalar, Ne ben Şairdim Ne de Bu Şiir Kitabı isimli eserleri bulunurken 20'nin üzerinde de tiyatro oyunu yazdı. 2016'da "Seni Seven Ölsün" sinema filmi ile kamera karşısına geçti. Kuzey yıldızı dizisinde "Şükrü" karakterini canlandırdı. Sen Anlat Karadeniz" ve "Yeni Gelin" gibi dizilerde rol aldı. Günümüze de hem sinemada hem de dizilerde rol almaya devam ediyor.