Cuma günü sabahın erken saatlerinden itibaren bir grup insan büyük bir merakla televizyonlarının başına geçti.
Sadece Türkiye'de değil, dünyanın dört bir yerinde.
İçlerinde bir heyecan, bir coşku...
Kolay mı? İngiltere'de prens bilmem ne evleniyordu!
Ve bunları da, sanki düğünün özel davetlileriymiş gibi, daha günler öncesinden bir telaş sarmıştı.
Yeni gelin acaba rahmetli kaynanasının yerini alabilecek miydi?
Gelinliği ne renkti?
Kuyruğu var mıydı, varsa kaç metreydi?
Balkonda 'gelini öpebilirsin' seromonisi gerçekleşecek miydi?
Gerçekleşirse uzuuuun uzun mu olacaktı, yoksa kısa metraj bir buse şeklinde mi?
İşte bunlar ve benzeri onlarca merak maddesiyle TV karşısına geçildi.
YAHU SİZE NE?!
Dünyanın en kötü yemeklerini pişirdikleri gibi dünyanın en rüküş, en berbat giyinenleri olarak da bilinen İngiliz kekolarının şapkaları, kılıkları didik didik incelendi.
Kim ne giymişti? Gelin tarafı nasıl insanlardı? Kraliyet mensupları onlara nasıl davrandı? Falandı, filandı...
Yahu elalemin düğününden size ne?! Kuzeninin düğünü var desem, ona gitmeye üşenir, burun kıvırırsın.
Ki şimdi doğruya doğru, bunda da haklısın. Çünkü herkes bilir ki düğünler son derece sıkıcı toplantılardır.
Eğlenceden uzak, sadece gelinin gelinlik giyip insan içinde salınma hevesinin giderilmesi için yapılan vakit ve nakit ziyanıdır. En yakınlar dahil, o düğünlere 'zorunda oldukları için' iştirak ederler.
KOŞARAK GİDİLMEZ
Elbiseydi, ayakkabı, çantaydı diye dünyanın masrafına girildiği için de evlenecek çifte ayrıca gıcık olunur.
Düğün yemekleri listede yazılı haldeyken pek afillidir de, tabakta bildiğin rezilliktir. Kimse doğru düzgün bir şey yemez. Anca alkole yüklenilir.
Tüm gece çalan saçma sapan piyasa şarkılarıyla dans ediliyormuş, eğleniliyormuş, coşuluyormuş gibi yapılır.
Uzatmayalım, kısacası düğünler, hiç kimsenin topuklarını kıçına vura vura sevinçle koşarak gittiği organizasyonlar değildir.
EZİK HEYECANI BU
Ama işte söz konusu merhume Diana'nın oğlu olunca işler değişti, millet delirdi. İş güç bırakıldı, ekrana yapışıldı.
Gecenin bir yarısı saat kurup Oscar törenlerini ya da ne bileyim özel olarak evde toplanıp Eurovision'u falan seyretmek ne kadar komik ve abuk geliyorsa; cuma günü "Aç kız aççç! Diana'nın büyük oğlan evleniyor bugünnnn" demeleri de aynı saçmalıktı.
Bildiğin ezik heyecanı!