Kimi evine dönemeyeceğini anladığında, kimi farklı düşünen kocasından boşanmamak için, kimi işi gereği belirlemiş referandumdaki oy "rengini"... Kıbrıs'ta geçen Cumartesi yapılan ve Rumlar'ın % 76'sının "hayır", Türkler'in % 66'sının "evet" dediği referandumda herkes birbirinden farklı, birçoğu ise komik nedenlere göre karar vermiş. İşte iki taraftan "şaka gibi" gerekçeler:
Hayır diyen bir Rum:
Annan Planı kabul edilirse Güzelyurtt'taki evime geri döneceğim söylendi önce. Ben de geçen yıl Güzelyurt'a giderek evimi buldum. İçinde oturan Kıbrıslı Türk'le dost olduk. Epey para harcayarak tek katlı evi iki kat yaptım. Ancak sonra evime geri döneceğimin garantisi olmadığını öğrenince, ben de hayır oyu verdim... Bari içinde oturan Türk rahat etsin...
Evet diyen bir Türk:
Aslında Türkiyeli'yiz. Evet çıkarsa geri gönderileceğimizi duyduk. Kocam kalmak, ben ise Türkiye'ye dönmek istiyordum. Ayrılık aşamasına geliyorduk az daha. Evet oyu kullandım ama... Keşke Rumlar evet deseydi de bizi de Türkiye'ye gönderselerdi.
SUÇ ORANI ETKENİ!
Hayır diyen Rum:
Sağcıyım. Ama komünist AKEL hayır dediği için hayır dedim. Niye diye sorarsanız, komünistler bile hayır diyorsa bir bildikleri vardır. İyisi mi ben de hayır diyeyim dedim...
Rum polis:
Rusya'dan gelen yüzlerce Pontus Rum'la hırsızlık ve cinayet oranı arttı. Rum kesiminde çalışan 7 bin Kıbrıs Türkü var. Türk kesimine de her gün binlerce Rum gidiyor. Ne Türkler, ne de Rumlar olay yaratmadı. Ben de evet dedim!
Evet diyen Kıbrıslı Türk:
Eskiden Rumlar'la boğaz boğaza gelsek de hava kararınca kapılar, pencereler açık uyurduk. Rumlar'dan ayrıldık. Suç oranı arttı. Türkler'le de konuşmak için Rum kesiminden KKTC'ye geçmek istedim. Rum, Rus, Yunan, İngiliz ve Fransız'a bir şey demeyen polis, bize "TC pasaportuyla buradan geçemezsiniz" dedi. "Nasıl olur biz Türk vatandaşıyız?" deyince "KKTC'ye gelmek istiyorsanız, Türkiye'den giriş yapmanız lazım" dedi. Uzun bir konuşma yaptık ama geçmeyi de başardık...
