Zeytin Dalı Harekatı sırasında Piyade Üsteğmen Oğuz Kağan Usta ve Piyade Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı'nın şehit edilmesi olayına karışan Suriyeli teröristler Ahmet M, Cengiz M, Firaz K, Hüseyin K, İbiş M, İdris M, Mesut Mecit K, Muhammed C, Ramadan Hanif M, Reşit M. ve Rezzan Behçet A. hakkındaki soruşturma tamamlandı.
Soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısı, teröristler hakkında, "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak" suçundan bir, "nitelikli kasten adam öldürme" suçundan da 2 kez olmak üzere üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle iddianame hazırladı.
Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, Raco'da motosikletiyle seyir halindeyken bir kadının ölümüyle sonuçlanan trafik kazasına karışan ve Raco Güvenlik Amirliğince gözaltına alınan Muhammed C'nin, araştırmalar sonucu 2014'ten bu yana YPG/PKK üyesi olduğunun anlaşıldığı belirtildi.
İddianamede, araştırmalar sonrası, şüphelinin Zeytin Dalı Harekatı'nın 4. gününde Ömeruşağı köyünde Piyade Üsteğmen Usta ve Piyade Uzman Çavuş Muratdağı'nın şehit edilmesi olayına karıştığının belirlendiği ve ifadeleri doğrultusunda diğer zanlılara ulaşıldığı anlatıldı.
Türk askerleriyle çatışmaya girdiğini kabul eden Muhammed C'nin, "Olay günü mezarlık duvarının arkasına saklandık. Ziyad M, doçka silahla Türk askerlerine ateş etmeye başladı. Biz de kalaşnikof silahlarla ateş ettik ve çatışma 23.00'e kadar devam etti. Türk uçakları bulunduğumuz yeri bombalamaya başlayınca tepeden ayrılıp köye geri döndük. Bizim dışımızda başka YPG grupları da Türk askerleriyle çatışmaya girdi." beyanı da iddianamede yer aldı.
Sanıklardan Cengiz M. ise ifadesinde kaçakçılık yaptığını ve elde ettiği geliri terör örgütüne verdiğini vurguladı.
Zeytin Dalı Harekatı başladığında da Ömeruşağı köyünde görevlendirildiğini ifade eden Cengiz M, "Olay günü Türk askerlerinin mezarlığa yakın Dizor Tepe eteklerinde olduğunu görünce diğerleriyle birlikte Türk askerlerine doğru ateş etmeye başladık. Toplamda 120 mermi kullandık. Türk askerleriyle aramızdaki mesafe 500 metreydi." beyanında bulundu.
Sanıkların tümü terör örgütü üyeliğini kabullenirken, bazıları olay günü Türk askeriyle çatışmaya girdiklerini itiraf ederek, yaşananlara ilişkin benzer ifadeler kullandı.
- Beyanı alınan tanık da teröristleri teşhis etti
İddianamede tanık olarak ifadelerine yer verilen ve teröristleri fotoğrafları üzerinden teşhis eden A.H. ise olay günü köy okulunun önünde beklediğini bildirdi.
Bu sırada yeşil renkte silah yüklü aracın köylerine geldiğini belirten tanık A.H, şunları kaydetti:
"Aracın kasa bölümünde doçka silahının yanında 2 YPG'li bulunuyordu. Araçta toplam 4 kişi vardı. Araç mezarlık istikametine doğru devam etti. Aracın arkasından yaya olarak Cengiz M, Firaz K, Muhammed C, İdris M, Mesut Mecit K, Rezzan Behçet A. ile 2 kişi daha mezarlığa gitti. Mezarlık bölgesinden Dizor Tepe bölgesinde bulunan Türk askerlerine karşı ateş ettiler."
- Şehit anneleri şikayetçi oldu
Mağdur sıfatıyla beyanları alınan şehit Mehmet Muratdağı'nın annesi Sibel Muratdağı ve şehit Oğuz Kağan Usta'nın annesi Canpolat Usta da teröristlerden şikayetçi olarak, en ağır şekilde cezalandırılmalarını istedi.
İddianamenin değerlendirme bölümünde ise şüphelilerin alınan savunmalarında olayı doğruladığı, kimlerin çatışmaya girdiğinin, kimlerin silahlı bir şekilde köyde hazır beklediğinin açıkça belirtildiği, zanlıların söylem ve savunmalarının birbirleri ve tanık beyanlarıyla örtüştüğünün anlaşıldığı belirtildi.
Piyade Üsteğmen Oğuz Kağan Usta ve Piyade Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı'nın şehit edilmesi ve akabinde Usta'nın naaşının kaçırılması olayına karışan 9 terörist, 14 Eylül 2018'de Suriye'nin Afrin kentinde jandarma istihbarat ve terörle mücadele birimleri ile MİT'in çalışmasıyla yakalanarak Türkiye'ye getirilmiş ve tutuklanmıştı. Daha sonra aynı olaya karışan 2 YPG/PKK'lı terörist de Suriye'de yakalanarak getirildikleri Hatay'da tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
