CNN Türk televizyonundaki canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, bu ay içerisinde TBMM'ye gelmesi planlanan ceza indirimi ve infaz düzenlemesine ilişkin soruya da cevap verdi.
TERÖR VE KADINA KARŞI İŞLENEN SUÇLAR KAPSAM DIŞINDA
Numan Kurtulmuş önemli bir çalışmanın gerçekleştiğine dikkat çekerek "Adalet Bakanlığımız çok iyi bir çalışma yaptı, partide de bu daha evvel konuşuldu. Bakanlar Kurulunda da konuşuldu. Artık ilgili bürokratların diğer partilerle de görüşmeler yapıldığını biliyorum. Belli bir noktaya geldi, son çalışmalar, önümüzdeki süreçte en kısa zamanda bu infazla ilgili düzenlemenin gündeme geleceğini biliyorum. Tabii bu şu değil; yani bir af gibi görmemek lazım bunu. Bu bir infaz indirimidir. Burada da esas ana fikir şudur; yani cezaevleri çok doldu boşaltalım diye bir infaz indirimi yapılmaz. Mühim olan ceza ile caydırıcılık ve infaz arasındaki, bu üçlü arasındaki dengenin iyi oluşmasıdır, bir şekilde kurulabilmesidir. Önümüzdeki günlerde bu gelir. Tabii 4-5 temel konu tamamen işin dışında. Terör suçları, kadına karşı işlenen suçlar, cinsel suçlar, taammüden adam öldürmek gibi, örgütlü suçlar gibi suçlar bunun dışında olmak üzere infaz düzenlemesi son noktaya geldi önümüzdeki günlerde de Parlamentoya gelir."
"FAY HATLARINI TETİKLEME POTANSİYELİNE SAHİP"
İran Devrim Muhafızları Ordusuna bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani'nin ABD tarafından Irak'ta öldürülmesinin başlı başına gerilimi tırmandıracak provokatif bir eylem olduğunu söyledi.
Bütün ülkelerin tansiyonu düşürecek şekilde hareket etmesi ve sorunları müzakereyle karşılıklı çözebilme becerisini ortaya koyması gerektiğini belirten Kurtulmuş, "Bu suikastın yapılmış olması aslında bölgedeki Şii-Sünni fay hatlarını tetikleyebilme potansiyeline sahip bir bir provokasyondur. Bütün bunların hepsine karşı çok dikkatli olmak lazım. Türkiye burada çok doğru bir yerde ve doğru bir pozisyonda duruyor. İlk andan itibaren Sayın Cumhurbaşkanımız bütün ilgili tarafları arayarak burada tansiyonu düşürecek bir pozisyon alıyor." diye konuştu.
"MACRON'UN SÖZLERİ TESADÜF DEĞİL"
ABD Başkanı Donald Trump'ın NATO ile ilgili açıklamalarına ilişkin de değerlendirmede bulunan Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"NATO'nun hem Avrupalı müttefiklerinin hem de özellikle NATO içerisinde Avrupa ve Amerika ayrımının ne kadar keskinleşmiş olduğunu biliyoruz. Son NATO zirvesi öncesinde Macron'un dile getirdiği 'NATO'nun beyin ölümü gerçekleşmiştir' sözü tesadüfen dile getirilmiş bir söz değildir, bilinçli olarak tercih edilmiş kelimelerle oluşturulmuş bir ifadedir. Şunu söylemek istiyorlar 'NATO yeniden fonksiyonlarını belirlemek zorunda, o eski soğuk savaşın NATO'su artık bir hiçbir fonksiyon icra etmiyor.' NATO kendisine üye ülkelerin haklarını hukukunu koruyabilecek pozisyonda değil, yeniden bir konumlandırma yapması gerekir."
"ATEŞKES KONUSUNDA ÜMİTVARIM"
Kurtulmuş, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Libya'daki taraflara ateşkes çağrısına ilişkin bir soru üzerine şunları kaydetti:
"Ben ateşkes konusunda ümitvarım çünkü Libya'daki durum sürdürülebilir bir durum değildir. Eğer oradaki kaos devam ederse bir de şunu tespit etmek lazım Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilmiş bir meşru hükümet var, parlamentonun kahir ekseriyetini kontrol altında tutan Trablus Hükümeti var ve buna karşı bir darbe gerçekleştirmiş olan darbeci general var. Yani aynen 15 Temmuz gecesi gibi. 15 Temmuz gecesinde darbe olsaydı nasıl birileri Türkiye'de yönetimde söz sahibi olacaksa aşağı yukarı ona niyetlenmiş olan bir general var ve arkasında bazı ülkeler var. Ümit ediyorum ki Rusya'nın dünkü ateşkes çağrısında çok açık bir şekilde taraf olması da Hafter güçlerinin bu sert, sivilleri hedef alan, insanların üzerine uçaklarla saldıran politikaları bırakmasına vesile olur."
İDLİB SORUNU
İdlib çatışmasızlık bölgesinde büyük bir insani dramın söz konusu olduğunu dile getiren Kurtulmuş, "4 milyona yakın insanı ilgilendiren bir alandan bahsediyoruz. Masada kazanabilmek için gariban sahadaki sivilleri öldürmenin, masum insanları ve çocukları öldürmenin de son derece gayri insani bir durum, gayri adil durum olduğunu ifade etmemiz lazım. Bir an evvel rejimin ve arkasındaki Rusya'nın İdlib'deki saldırganlığı durdurması lazım." şeklinde konuştu.
