Yapılan soruşturmada sözde din alimleri derneğinin, PKK terör örgütünün Diyanet'i olarak örgütlendiği tespit edildi. PKK'nın sözde Kürdistan devletini kurması durumunda dernek başkanı Ekrem Baran'ın bu terör devletinde Diyanet İşleri Başkanı olacağı ortaya çıktı.
İBB'YE SOKULMAYINCA TEPKİ GÖSTERDİ
İddianamedeki tespit ve delillere göre şüphelilerden Hasan Karahan, bazı DİAYDER üyelerinin İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde (İBB) gassal olarak işe alınırken, kendisinin İBB'ye sokulmamasına tepki gösterdi. Telefon konuşmalarında dernekteki usulsüzlüklerden bahseden ve İBB'ye işçi sokulmasıyla ilgili Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunacağını söyleyen Karahan, sözde Kürdistan'ın kurulması halinde DİAYDER Başkanı Ekrem Baran'ın Kürdistan Diyanet İsleri Başkanı olacağını itiraf etti. Gözaltına alınan Karahan ve Baran ile birlikte şüphelilerde ele geçirilen dijital materyallerde de PKK'nın Diyanet yapılanmasına ilişkin belgeler bulundu.
PKK'NIN ÇUKUR EYLEMLERİ İÇİN FETVA VERDİ
İddianamedeki tespitlere göre, Ekrem Baran, PKK/KCK terör örgütü tarafından 2015-2016 yıllarında "öz yönetim" ilan edilip Güneydoğu Anadolu'da sözde Kürdistan kurulması eylemlerine destek verdi. Kuran'dan alıntılar yaparak İslamiyet'te öz yönetim anlayışının olduğunu açıkladı. Terör örgütü tarafından hendek ve çukurlar kazılarak, barikat kurulmasına karşı devletin yaptığı operasyonlara tepki gösterdi. Kürtleri devlete karşı ayaklanma ve direnişe çağırdı. Sözde din alimleri derneği direniş oruçları diye eylem yaptı.
PKK'nın Diyanet İşleri Başkanı olarak gösterilen Ekrem Baran'ın, Emniyet'te susma hakkını kullanıp ifade vermeyi kabul etmediği ortaya çıktı. Baran, savcılıkta avukat eşliğinde ifade verdi. Ancak bu kez de kamera görüntüleri ve delillere rağmen öncülük ettiği bütün örgüt eylemlerini inkar yoluna gitti.
DERNEĞİNİN KURULUŞ AMACINI DA BİLMİYORMUŞ
İfadesinde 2016 yılının Aralık ayında DİAYDER başkanı olduğunu, kendisinden önceki dernek başkanının Mehmet Şimşek olduğunu belirten Baran, derneğin kuruluş amacını bilmediğini öne sürdü. Baran, "Dernek aynı zamanda mescit olarak kullanılmaktadır. Derneğin merkezinin dışında halk tarafından açılan dernekle direk organik bağı bulunmayan ancak, imamlığını yapan şahısları tanıdığımız kişilerden oluşan mescitler bulunmaktadır" dedi.
Yaptığı basın açıklamalarını bile hatırlamayan Baran, "29 Ocak 2016'da 'Özyönetim İslam'a uygun bir yönetimdir' şeklinde beyanda bulunup bulunmadığımı hatırlamıyorum. 30 Ocak 2016 tarihinde dernekte direniş orucu şeklinde 3 günlük bir eylem yapıldı, ancak söz konusu eylemin ne amaç ile yapıldığını şuan için hatırlamıyorum. Birçok mele o direniş orucuna katıldı. İslam'a göre de bir musibet olduğu zaman sünnet amacıyla oruç tutulabilmektedir. Ancak ben o dönem gerçekten ne için bu eylemin yapıldığını hatırlamıyorum" dedi.
PKK KANALLARINDA ESPRİ YAPMIŞ
PKK'nın medya organlarında yaptığı konuşmaları da hatırlamayan Baran, ifadesine şöyle devam etti: "23 Ağustos 2019 tarihinde kayyum darbesine karşı halkın yanındayız başlıklı haberde yapılan basın açıklamasını hatırlamıyorum. Devam eden süreçte Mardin'de kayyum protestosu için düzenlenen basın açıklamasında bulundum ben bu amaçla Mardin'e gitmedim, ziyaret amacı ile gittim. Ahmet Türk'ü ziyaret ettim ve geri döndüm. 14 Şubat 2021 tarihinde MET TV'de yapılan röportajı hatırlıyorum söz konusu röportajın burada yayınlanacağını bilmiyordum. Söz konusu sitenin örgütsel yayın yaptığından haberim yoktur. NETEW isimli dijital kanalda yayınlanan videodan haberim vardır. Söz konusu programda verilen örnek durumu özetlemek için verilen bir örneklemedir, maksadını aşan bir beyan olmuştur, esprili bir şekilde durum izah edilmeye çalışırken verilmiş bir beyandır. Buradan mezheplerde ki farklılıklardan bahsedilmektedir. Herhangi bir kişiyi aşağılamak ya da algı oluşturma amacı yoktur. STERK TV'de bir program yaptığımı hatırlıyorum, söz konusu sitenin örgütsel yayın yaptığından bilgim yoktur."
PARASAL İLİŞKİLER
İBB bünyesinde kurulan inanç masasında tüm inanç grupları için din vecibelerine uygun kadrolar oluşturulduğunu, DİAYDER'in de İBB tarafından davet edildiğini anlatan Baran'ın ifadesindeki diğer ayrıntılar özetle şöyle:
Mehmet İnan'ı telefonu kapatarak neden Whatsapptan aradığımı hatırlamıyorum. 16.11.2021 tarihinde Rıza Oğur ile yapmış olduğum görüşmede para gönderme muhabbetinin içeriğini hatırlamıyorum, Rıza Oğur derneğimizin saymanıdır. Ben Mele Emin'den para aldığımı hatırlamıyorum. Mele Emin dernek üyesi olan Mehmet Emin Aslan isimli kişidir, kendisi de dernek yönetiminde bulunmaktadır ve kendisi müteahhittir, dönem karşılıklı kişisel borç aldığımızda olmuştur ancak söz konusu görüşmenin ne amaç ile yapıldığını hatırlamıyorum, böyle bir para gönderilip gönderilmediğini de bilmiyorum.
Evimde ele geçirilen yüklü para tekstil işinden elde edilen paradır. Toplu iş yaptığımdan dolayı bu para normal bir paradır. Herhangi bir örgütsel yönü yoktur. Paranın bir an evvel iade edilmesini talep ediyorum.
İBB'NİN MARKET ÇEKLERİ
21.11.2021 tarihinde Rıza Oğur ile yaptığım görüşmede ki Büyükşehir inanç masasında alım yapılacak olan imam kadrosuna ilişkindir. Belediye bu hususta ilan yapmıştır. Pandemiden dolayı çokça ölüm olması sebebiyle mezarlıklar müdürlüğü kadrosunda ki imamlar yetmiyordu, birkaç kişide bu ilandan dolayı benimle irtibata geçti. Bende başvuran şahıslara burada bir rolümüzün olmadığını söyledim.
04.05.2021 tarihinde Nilüfer Taşkın ile yapmış olduğum görüşmeyi tam olarak hatırlamıyorum, ancak içerikten anladığım kadarıyla B.Şehir belediyesi tarafından O... markette kullanılabilecek 100 TL'lik alışveriş kartıdır. Bizim derneğe de 300 tane gönderdiler. Biz de bu kartları seydalara verdik, onlarında ihtiyaç sahiplerine dağıtmasını istedik. Kime dağıttıklarını bilmiyorum, her imam kendi çevresine dağıttı. Devam eden görüşmelerde bu kartların dağıtımına ilişkindir.
