SORU: G.Saray, Brugge karşısına Avrupa Ligi iddiası için çıkıyor. Nasıl oynamalı?
GÜRCAN BİLGİÇ: Futbolumuz artık yeni bir boyut buluyor. Daha pahalı futbolcusu olanların devri bitti. Çünkü alamıyorlar. Artık teknik adam takımları dönemi başladı. Kadrosunu, mütevazı bütçesine rağmen iyi organize edip, planını doğru yapıp, rakip analizinden faydalanarak oynatabilen hocalar, istikrarı sağlıyor. Tabii ceplerinde bir de artıları var; "Sırtlarında yumurta küfesi yok." Kimse onlardan şampiyon olmalarını beklemiyor.
Yenilmeleri, puan kaybetmeleri olay olmuyor. Oyuncuların üstündeki baskıyı böyle dengeliyorlar. Huzur ve doğru yapı bir araya gelince, herkesin herkesi yenebildiği rekabeti yaşıyoruz.
LEVENT TÜZEMEN: Futbolda 'Büyük düşünmek pahalı düşünmek değildir' felsefesinin en güzel örneğini Sivasspor veriyor. Sivaslı yöneticiler, dünya futbol piyasasında hedefleri olan yabancıları düşük maliyetle transfer ediyorlar ve üst düzey verim almayı beceriyorlar. Futbolculuğu döneminde birçok şampiyonluk yaşamış ve kupalar kazanmış Rıza Çalımbay; tecrübesini, bilgi ve birikimini Sivasspor'a aşılıyor, yerli ve yabancı birlikteliğini mükemmel organize ediyor. Sivasspor küçük bütçelerle yönetilmesine rağmen yönetim futbolculara ödemelerini zamanında yapıyor. Yani futbolcuların aklı parada kalmıyor, huzur ortamı içinde kendilerini tamamen iyi futbol oynamaya yöneltiyorlar.
Levent Tüzemen: Rıza Çalımbay; tecrübesini, bilgi ve birikimini Sivasspor'a aşılıyor, yerli ve yabancı birlikteliğini mükemmel organize ediyor.
FATİH DOĞAN: Sivasspor'u gönülden tebrik etmek lazım. 20 milyon Euro bütçeyle 100 milyon Euro bütçeli takımlara kafa tutuyorlar. Yetmedi, 12 hafta sonunda onların üzerinde pozisyon alıyorlar. Bence sorgulanması gereken, bu kadar mütevazı bütçelerle yönetilen bir takım, liderlik koltuğunda oturmayı başarırken 5-6 katı bütçelerle Galatasaray ve Fenerbahçe'nin düştüğü durumdur… İnce bir çizgi var. Deniyor ki; Galatasaray Şampiyonlar Ligi'nde 100 milyon Euro'luk bütçeyle 250 milyon Euro'luk futbol bütçesine sahip takımlarla nasıl mücadele etsin? Bu başarısızlığın kılıfı olarak sunuluyor. O zaman onun yerine ben de şunu soruyorum, Sivasspor, 15-20 milyon Euro ile bu işi nasıl beceriyor? Bence Mecnun Başkan'ı (Otyakmaz) arayıp biraz konuşup öğrensinler…
ÖMER ÜRÜNDÜL: Büyük takımların beklenenden fazla puan kaybetmelerinden dolayı senelerdir görülmeyen bir puan tablosu oluştu. Aslında ligimizdeki büyük takımlardan bir tanesi bu süreçte Liverpool'a benzer bir performans gösterseydi, matematiksel olarak şampiyonluğunu ilan etmese dahi büyük ölçüde lig kopardı. Bu arada Sivas çok başarılı bir performans sergiliyor. Adeta şaha kalktı. Sivas'ta çok uyumlu bir takım oyunu oturdu. Rıza Çalımbay futbolculuk hayatında en fazla koşan, kendine bakan oyuncuydu. Bu yüzden kondisyona önem veriyor. Bu bakımdan Sivas her şeyiyle iyi gidiyor. Ama önemli bir handikabı var, o da kadro derinliğinin olmaması.
Ömer Üründül: "Sivas her şeyiyle iyi gidiyor. Ama önemli bir handikabı var, o da kadro derinliğinin olmaması."
FATİH TERİM 4-1-4-1 DÜZENİNE GEÇMELİ
LEVENT TÜZEMEN: G.Saray, bu sezon en doğru oyunları Türk Telekom'da PSG ve Real Madrid'e karşı oynadı. Terim'in 3-5-2 düzeni oyuncuların daha çok mücadele etmesini sağladı. Ancak Brugge önünde Luyindama, Falcao ve Nzonzi'nin oynayamayacağını düşünürsek G.Saray'ın 4-1- 4-1 düzenine geçmesi daha sağlıklı olur. Oyuncular Brugge maçının camia adına ne kadar değerli olduğunu biliyorlardır ve alınacak 3 puan G.Saray'ın Avrupa'da prestijini kurtarmasını sağlayacağı gibi UEFA Avrupa Ligi kapısını da açacaktır. Kalede Muslera'nın oynayacağını düşünürsek geri dörtlü; Mariano, Donk, Marcao, Nagatomo'dan oluşmalı. Önlerinde son hafta performansı yükselen Lemina oyun aklı olarak görev yapmalı. Feghouli, Seri, Belhanda ve Ömer Bayram hücum hattını oluşturmalı. Babel'in yokluğunda Adem gol ayağı olmalı.