Son dakika haberi... SABAH Spor yazarları Bülent Timurlenk, Levent Tüzemen ve Ali Gültiken, Galatasaray'ın Alanyaspor'a 1-0 yenildiği maçı ve teknik direktör Fatih Terim'in kadroda rotasyon yapmamasını değerlendirdi. Usta isimlerden Levent Tüzemen, Galatasaray'ın yıldız ismi için "Protesto eder gibi oynadı" ifadesini kullandı. İşte son dakika haberinin detayları...
BÜLENT TİMURLENK - MORUTAN NEDEN ÇIKTI? - 2 -
G.Saray, Lazio galibiyetinin moralini ve rüzgârını Alanya maçına taşıyabilirdi ama araya Mbaye Diagne girdi. Futbolcularınızın sosyal medya özgürlüğünü kontratlarında kısıtlamazsanız olacağı budur. Alanya maçında 11 başlamayacağını öğrenen profesyonelliğin p'sinden habersiz Diagne maç kadrosuna bile giremedi. Bu elbette Diagne olsa Galatasaray kazanırdı demek değil ama santra öncesi anlamsızlığın dayanılmaz ağırlığı…
Cezalı Marcao dışında Lazio maçı 11'i ile sahaya dizilen G.Saray'da Terim'in hesabı belli ki önünde ara haftada deplasman da varken skoru ilk yarıda koparmaktı. Çağdaş Atan'ın takıntılı pas trafiğiyle oynayan Alanya olsa belki ev sahibinin işi kolaylaşırdı ama Bülent Korkmaz, bitirmediği her atakta Galatasaray'ı geri koşturarak gol peşindeydi. Bunu başaramasalar da ilk yarıda bir topu direkten dışarı giden Alanya iyi alan daralttı.
Halil top ayağına geldiğinde heyecan veren bir yetenek ama kendisi hâlâ futbolun sadece top takımındayken oynandığını sanıyor. Top rakipteyken eli belinde 35'lik santrfora bağlayan Halil kenara gelecek kadar kötüydü ama Terim'in takımının en yetenekli adamı Morutan'a iki lig maçı üst üste ikinci 45 dakikayı göstermemesi düşündürücü… Süper Lig'de acı bir gerçek var. Genç futbolcu romantizmiyle sabahı edebilirsiniz ama realizm diyor ki; orta sahası iki Türk olan, oyunun iki tarafını da oynamakta zorlanır.
Galatasaray, kulübeden gelen, hazır olmayan ve hiç hazır olmayacak gibi duranlardan katkı alamazken, Alanya ilk yarı direğe attığı topu ikinci yarıda gol yaptı… G.Saray adına düşünülmesi gereken: "Atamayana atarlar" dedirtecek bir 90 dakika bile değildi… Son 15 günde Morutan'ın kanattan 10 numaraya geçmesi, soyadındaki "s" vurgusu kadar tartışılmadı… Bunun garipliği, skorun sürprizliğinden büyük...
LEVENT TÜZEMEN - DEVRE BİTMEDEN DEĞİŞTİRMELİYDİ
Lazio galibiyetinden sonra futbolculara ödül olarak Luyindama-Marcao değişikliği dışında kadroyu bozmayan Terim'in maalesef bu düşüncesi başarıyı getirmedi. Halil, Kerem, Morutan gibi oyuncularda yorgunluk vardı. Sağ stoper olarak Nelsson oynamasına rağmen Luyindama ile uyumlu bir birliktelik kuramadı. Çünkü Luyindama'nın bireysel becerisi ile kafasına göre oynaması, G.Saray'ın savunmadan hücuma etkili toplarla çıkmasını engelledi.
Alanyaspor, disiplinli bir kompakt futbol anlayışı ile G.Saray'ın rahat pas yapmasına izin vermediği gibi kanatlara inmesini de önledi. Terim'in maçtan sonra "Keşke rotasyon yapsaydım" sözünü doğru bulmuyorum. Bence yapmayı düşündü ama Antalya maçında Sergen Yalçın'ın yaptığı rotasyondan etkilenip, bu fikirden vazgeçti.
Beşiktaş'ta oyuna giren oyuncular, sonuca katkı yaparken G.Saray'da ikinci yarı forma şansı bulan Feghouli, Emre Kılınç ve Mohamed G.Saray'ın durgun ve etkisiz oyununu yukarı çekemedi. Özellikle taraftarın çok top kaybı yapan Yedlin'e tepki göstermesi, Terim'i maalesef yanlış bir değişikliğe götürdü. Van Aanholt'u sağa alıp yerine Ömer Bayram'ı koyması G.Saray'a zarar verdi.
Oysa Hollandalı, sol bekte etkili oynuyor ve hücuma dengeli çıkıyordu. Bence Terim, Aanholt'un yerini değiştirmeyip sağa Alpaslan'ı almayı düşünmeliydi. Savruk bir oyuncu olan Ömer Bayram, Candeias'ın golünde kademeye girmekte geç kaldı, önünden geçen topu ıskaladı. Feghouli'nin haline çok şaşırdım, yürüyecek mecali bile yoktu. Sanki bir şeyleri protesto eder gibi oynadı.
Ayrıca Terim, değişiklikleri yapmak için devre arasını beklememeliydi. Berkan'ın kaçırdığı golün dışında tek etkili vuruş, Kerem'in attığı şuttu. Yorgun isimleri Terim devre bitmeden değiştirseydi doğru hamle olurdu. Çünkü Trabzon'da Abdullah Avcı erken hamle ile skora ortak olmayı başardı.
ALİ GÜLTİKEN - SORUMLULUK ALMAYANLAR VAR
Fatih hocanın kafasındaki oyun düşüncesi, iç sahada baskı yapan, rakibini kendi yarı alanına hapseden, oyunu tehlikeli bölgede uygulamak isteyen bir sistem. Ama sahada işler öyle gitmiyor. G.Saray rakip sahada kalmakta, çabuk oynamakta zorlanıyor ve istediği tempoyu yakalayıp rakibi hataya zorlayamıyor.
Bir diğer büyük sorunu da orta sahadaki oyuncularının golle olan mesafeleri. İşler her zaman forvet oyuncularının ayağından gelen gollerle değişmez. Bazen orta alan oyuncularının daha çok inisiyatif almaları gerekir. Daha çok ceza sahasına girmeleri, bu bölgede yaratıcılıklarını kullanması gerekir.
Ceza sahası yakınından şutu da zorlamaları gerekir. Yine olmuyorsa kanat bekleri devreye girer. G.Saray, başlayanıyla bitireniyle bunları yapmaya çalışıyor ama icra anlamında hedeflenenin gerisinde. Bir de işin içine bu sezon bir türlü çözülemeyen savunma zafiyetleri de eklenince G.Saray istediğini alamıyor.
Savunmanın geriye koşmasında ve kontratak pozisyonlarında yerleşmesinde büyük sorun var. Takım hücum pozisyonu almaya çalışırken savunma oyuncuları doğru yerde durmazsa rakibinize avantaj sağlarsınız. Alanyaspor istikrarlı bir takım, Emre Akbaba'nın takıma katılması, Efecan'ın dönmesi, Davidson ve Babacar'ın toparlanmasıyla Alanya istediği puanları almaya başladı.
Galatasaray bu kadrosuyla daha iyi işleri mutlaka yapar ama oyuncuların da bu işin daha çok farkında olması lazım. Reaksiyon vermesi gereken birçok futbolcu henüz sorumlulukları tam almış değil. Bu da G.Saray'ı sürekli yeni arayışlara itiyor.