Son dakika haberi... Galatasaray'ın 90+11'de Morutan'ın attığı golle 3-2 kazandığı Çaykur Rizespor maçına hakem Ali Palabıyık'ın verdiği ve vermediği kararlar damgasını vurdu. SABAH Spor yazarları Erman Toroğlu, Ahmet Çakar, Levent Tüzemen ve Bülent Timurlenk uzun yıllar unutulmayacak mücadeleyi değerlendirdi. Usta isimler Ali Palabıyık ve Galatasaray teknik direktörü Fatih Terim'le ilgili çarpıcı ifadeler kullandılar. İşte son dakika haberinin detayları...
ERMAN TOROĞLU - HAKEMİN HATA PAYI KAÇ ÇIKAR?
Biliyorum ki baştan sona kadar hakem konuşulacak. Ama hakem ilk dakikadan son ana kadar iki tarafa da bariz olmayan sertliklerde izin verdi. Bu lehine oldu mu, o tarafın işine geldi. Aleyhine oldu mu o tarafın… Hakem, böyle ikili mücadelelerde diğer hakemler gibi çalan bir tip değil. Bir de Türkiye'de bu tip maçları Halil Umut Meler idare ediyor. Diğerleri devamlı üflüyor.
Türkiye'deki maçlar en ufak temasta faul çalınan maçlar, şarjlı ve sert oyuna izin vermiyor hakemler. Peki şunu söyleyebilir miyiz? Maç çok zevkli mi? Evet. İki taraf da kazanabilir miydi? Evet… Penaltıyı atsa Rize almıştı. Bu kadar evetin arasında iki taraf da büyük hata yaptı. Sonuçta Galatasaray kazandı.10 kişi kalan Galatasaray'a Çaykur Rize korner atamadı.
Hakem de inadına oynattı. Bazı hakemler oynatmıyor. Cüneyt Çakır geçen hafta gole giderken düdüğü çalmıştı. Onlara alışkınız. Peki şimdi soruyorum, hakemi de korumuyorum, 'Sahadaki teknik direktör, futbolcular ve hakem hata oranlarına baktığımızda acaba hakemin payı kaç çıkar?' Bu tip maçlar gergin olur, yağmur da var sahada…
Zemin ağır ama mücadele iyi. Seyirci olarak şuna bakarım, keyifli maç mıydı, evet. Ama tabii ki herkes taraf tuttuğu için döner gibi kendini kesecek. Anlamadığım bir şey var; Feghouli 32 yaşında sahada, Morutan 22 yaşında yedek kulübesinde rotasyonda. Babel 33 yaşında, Morutan 22 yaşında rotasyonda.
Anlamak mümkün değil. İkisine de top geldi mi Galatasaray duruyor. Gençlere gelince hareketleniyor. Diagne çok kuvvetli bir oyuncu, bu tip ağır sahada niye daha evvel kullanılmaz anlamak mümkün değil. G.Saray ve Fatih Terim için tehlikeli bir maçtı. Mağlubiyet olsa altından zor kalkılacak bir maçtı. Ama Rizespor ayağına gelen fırsatı tepti.
AHMET ÇAKAR - GOL ÖNCESİ 3 FAUL VAR
Rize'de Türk hakemliği adına kara bir gece yaşandı. 'Şu takım kollandı, bu takım kollandı' diye bakmayın. Bugün MHK patronu olsam Ali Palabıyık'a devre arasına kadar maç vermem. İlk yarı Rize'nin golünden önce Berkan'a faul var. Formasından çekiliyor, Berkan geride kalıyor, topu kaybediyor ve o top gol oluyor. Palabıyık Ali'den tık yok... VAR'dan da tık yok.
Aynı Berkan ikinci yarıda ceza sahasında topu kaptırıyor, o da Rizeli oyuncuyu çekip düşürüyor, haklı olarak penaltı ve kırmızı veriyor ama Berkan soruyor, "Ben çekildim vermedin, ben çektim verdin." Gelelim asıl fiyaskoya... 8 dakika uzatma vermiş, Rize arka arkaya 3 korner kullanmış, maç bitmiş hâlâ oynatıyor.
Bu arada Rize, G.Saray ceza sahası dışında faul kazanması gerekirken Ali faulü çalmıyor. Diagne alıp gidiyor, rakibinin suratını eliyle itip 2. faulünü yapıyor, sonra topla biraz daha gidiyor, Rize sol bekini boynundan tutup atıyor. Ortalıyor ve G.Saray'ın golü geliyor. Yani G.Saray'ın golünden önce en az 3 faul var. Sözüm ona VAR sistemi var. Yazıklar olsun.
LEVENT TÜZEMEN - DIAGNE DAHA ÇOK SÜRE ALMALI
Galatasaray, 5. dakikada öne geçtiği lig sonuncusu Rizespor'dan 8 dakika içinde arka arkaya 2 gol yiyorsa ve Muslera ile Berkan'ın ortaklaşa yaptığı pas hatası sonucu Rize kazandığı penaltıyı Boldrin ile dışarı atıyorsa ve 101. dakikada Diagne'nin hazırladığı pozisyon sonrası Morutan'ın attığı golle 3 puan kazanılıyorsa bu durum ancak Napolyon'un şu sözüyle anlatılır: "Şansı olanın horozu da yumurtlar."
Galatasaray'ın kazanmasına rağmen deplasmanlardaki tutum ve dengesiz oyunlarının bence temel nedenleri var:
1- Oyuncuların kalitesi maçı tutmaya, kontrol etmeye ve oyuna hakim olmaya yetmiyor.
2- Galatasaray'ın taktik anlayışında ciddi bir eksiklik var. Çünkü oyuncular sık pas ve pozisyon hatası yapıyor.
3- Fatih Terim'in rotasyona dayalı tercih ettiği oyuncular maalesef takım uyumuna ayak uyduramıyor.
4- Eğer Galatasaray pozisyona giriyor ve final vuruşlarında golü atamıyorsa oyuncu becerisinde sorun vardır.
5- İki gol atmasına rağmen Mostafa'nın kaçırdığı kolay goller santrfor kimliğiyle bağdaşmıyor. Özellikle müthiş tekniğine, kolay adam geçme becerisine ve üstelik vücudunu akıllı kullanmasına rağmen son vuruşlarında isabetli olamıyor.
6- Berkan çok çalışan ve çok koşan bir oyuncu. Ancak futbol aklı orta alanı yönetmeye yetmiyor. Sadece sol ayağını kullanıyor, rakiple girdiği ikili mücadeleleri kazanamıyor. Çok top kaybı yapıyor ve en önemlisi final pası atamadığı gibi isabetli şut da kullanamıyor. Gol atmayan orta saha oyuncusu olmaz.
7- Her maçta rakip oyuncular en ufak temasta abartılı davranıp faul alıyor. Galatasaraylı oyuncular dirsek yiyor, itiliyor, darbeye maruz kalıyor ve hepsi "Kibarsaray" oyuncusu gibi sessiz kalıyor. Fatih Terim'e bir uyarım var; Diagne'ye güven ve daha fazla forma şansı ver. Oyuna da bu kadar geç girmemeli.
BÜLENT TİMURLENK - AKSİYON, DRAM VE DE KOMEDİ
Rize'de yağmurlu akşamda kadro tercihinin bir takımın oyununa nasıl etki ettiğini, bir hakemin verdiği bir yanlış kararı bir başka yanlışla düzeltmeye çalışırken son düdükle birlikte eksik olan tek şey ekranda "Son" yazısıydı.. Galatasaray bu sezon nerede rotasyon yapacağına karar veremeyen bir takım. Marsilya maçının en çok hırpalanan isimleri orta sahadaki üçlü ve Van Aanholt dün 11'de başlarken o maçın hücum hattı kulübeye çekilmişti.
Tansiyonu yüksek maç olacağı haftalar öncesinden belliydi.5. dakikada golü bulup ilk 45'te rakip cezasına sadece beş kez girebilen ve oyunu da tabelayı da elinde tutamayan Terim, ikinci yarıya 2 değişiklikle başladı ama 3 yıl önce bu sahada takımı şampiyonluk maçına taşıyan Diagne ve Morutan yine kulübede kaldı. 7 maçta galibiyeti olmayan, sadece 4 gol atan Rizespor, dün kadro kaosu yaşayan Galatasaray'ı elinden kaçırdı.
İkinci yarıda geciken değişiklikler, orta sahada Cicaldau ile direnen ve hücumda Mohamed ve Halil ile fırsatları kaçıran sarı-kırmızılı takım, bir klasiğinden vazgeçmedi. Muslera ve yine kısa pasla çıkma sevdası... Boldrin penaltıyı kaçırdı ve filmin finalinde süper kahraman gibi ceza sahasına giden Diagne ve Morutan'ın son vuruşu... "Oyuna 90'da mı girerler" dedirten iki oyuncu...