Turizm Bakanı Züheyr Garrana, nisan sonu itibariyle ülkenin elde ettiği turizm gelirinin 3,6 milyar dolara düştüğünü açıkladı.
Küresel ekonomik krizden en fazla etkilenen Rusya ve Doğu Avrupa ülkelerinden gelen turist sayısındaki azalışın, diğer ülkelere oranla çok daha yüksek olduğu, Ukraynalı turistlerin sayısındaki düşüşün yüzde 57'yi bulduğu belirtiliyor. Aynı şekilde Mısır'a gelen Polonya ve Rus turistlerin sayısında da bir önceki yıla göre yüzde 23'lük düşüş yaşandı.
Giza kentindeki piramitler ve güneydeki Luksor kentinde bulunan Krallar Vadisi Mısır'ın en fazla turist çeken yerleri arasında bulunuyor. Aynı şekilde Şarm el Şeyh, Hurgada, Deheb, Taba gibi sayfiye kentleri ise turistlerin hemen her mevsim tercih ettikleri noktalar. Son yıllarda ülkede vaha turizmi de hızla gelişiyor. Siva ve Farafra vahaları, kum denizleri içinde eşsiz güzellikler sergiliyor.
Dini turizm de son yıllarda büyük bir talep yaşanıyor. Sina Yarımadasındaki Hz. Musa Dağı ve yamacındaki St. Katherine Manastırı dünyanın dört bir yanından ziyaretçi çekiyor. Aynı şekilde Fatımiler, Memlükler ve Osmanlılara ait binlerce tarihi eser de son yıllarda İslam ülkelerinden gelenlerin akınına uğruyor.
Turizm Bakanı Garrana, yaşanan olumsuzluklara rağmen ülkedeki lüks turizmde de ise bir yavaşlama yaşanmadığını ifade etti. Özellikle Nil Nehri'nde gezinti yapan gemilerdeki doluluk oranında bir düşüş yaşanmadığı belirtiliyor.
Mısır, Türkiye ile birlikte dünyada turizm pastasındaki payını hızla artıran ülkeler arasında ön sıralarda yer alıyor. Uzmanlar Akdeniz'e kıyısı bulunan diğer Avrupa ülkeleri Fransa, İtalya ve İspanya'nın yakaladığı başarının bir süre sonra Türkiye ve Mısır tarafından tekrarlanabileceği, her iki ülkenin de Avrupa ülkelerine oranla daha avantajlı olduğu belirtiliyor.