Doğan Grubu, SABAH gazetesinin yaptığı haberleri yalanlamaya devam ederken Danıştay kararını da kullanarak 1 taşla 5 kuş vurmaya çalışıyor. SABAH'ın gündeme iddia olarak getirdiği konuları 'yalan ve iftira' olarak formüle ederek konuları çarpıtmaya çalışan Doğan Grubu, Danıştay'ın 915 milyon liralık vergi cezasına yönelik teminat istenmesine karşılık verdiği yürütmeyi durdurma kararını da "Vergi mahkemeleri de Danıştay kararını emsal alarak yürütmeyi durdurmalı" diyerek 5 ayrı vergi mahkemesindeki teminatlar için yürütmeyi durdurma taleplerini etkilemeye çaba sarf ediyor. Doğan Grubu, birbiri ardına kesilen vergi cezalarından kurtulmak için tüm gücüyle yargı mekanizmasına yüklendi. Bu aşamadaki garipliklere dikkati çeken SABAH'ı ise iftira atmakla itham etti. Doğan Grubu, SABAH'ta yayınlanan haberdeki bilgileri eksik veya yanlı biçimde okurlarına aktararak, haksızlığa uğradığını ispat gayretine girişti. Hürriyet Gazetesi Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök'ün dün yer yer çarpıtarak köşesine taşıdığı konular ve Sabah'ın bu noktadaki duruşu şöyle:
Özkök, "Doğan TV'ye kesilen vergi cezası için istenen teminat konusunda yürütmeyi durdurma kararı almak istemişiz, mahkeme bunu reddetmiş. Yalan, kuyruklu yalan. Mahkemenin aldığı yürütmeyi durdurma kararı yok. Tam aksine vergi dairesine bu kararı görüşmek için süre vermiş" tezini ileri sürdü. Oysa SABAH'ta yayınlanan habere göre, Doğan Grubu, teminat vermesi için tanınan sürenin son günü olan 9 Ekim'den önce "acele işlerden" sayılmasını talep ederek yürütmeyi durdurma istemiyle vergi mahkemelerine başvurdu. SABAH, vergi dairelerinin savunması gelinceye kadar bir "ara kararla" teminat isteminin ötelenmesinin yargıda itibar görmediğini yazdı. Özkök'ün de kabul ettiği gibi farklı mahkemeler, farklı şirketler için 7-30 gün süre verdi. Hatta vergi daireleri 7 günlük süreye ilave süre de istedi. SABAH, sadece Doğan Grubu'nun 4.8 milyar liralık teminatı verme sıkıntısından kurtulmak için "zaman kazanma taktiği"ni okurlarına aktardı.
ÜYELER ETKİ ALTINDA BIRAKILIYOR
Özkök'ün,"Yayın yoluyla yargının etki altında bırakılmak istendiğine" ilişkin iddiası da gerçeği yansıtmıyor. Doğan Grubu, iki ayrı olaydan kaynaklanan iki ayrı raporu birleştirme manevrası yapıyor. Örneğin, Alman Axel Springer'e hisse satışı sırasında muhasebe hilesi yoluyla vergi kaçırıldığı savını içeren rapor sonrası Doğan, 914 milyon lira (Doğan TV'nin yüzde 53.93 hissesini) teminat olarak gösterdi. Teminat isteminin yürütmesini durdurmak amacıyla İstanbul'da vergi mahkemesine açtığı dava ilk etapta reddedildi. Bunun üzerine Danıştay'a başvuruldu. Danıştay'dan yürütmeyi durdurma kararı alındığı önceki gün kamuoyuna açıkladı. Sadece o rapor ve o olay özelindeki bu karar, son rapor için de mutlak olarak geçerliymiş gibi bir hava yaratıldı. Hatta vergi dairelerinin, henüz görmediği ve resmen almadığı karara göre hareket etmesi gerektiğini savundu. Bu yolla 4.8 milyar liralık "teminat istemi" durdurulmaya çalışıldı. Ancak vergi daireleri bu tezi kabul etmedi. Doğan Grubu son olarak henüz vergi dairelerinden yazılı açıklama bekleyen vergi mahkemelerini, Danıştay kararının dikkate alınması gerektiği ön kabulü ile karardan önce etkilemeye çalıştı. Vergi mahkemesine, "Nasılsa Danıştay'dan döner" mesajı verildi. Mahkemelerin verdiği kararlarının temyiz edilme oranı, genellikle mahkeme üyelerinin siciline yansıyor. Doğan Grubu, mahkeme üyelerine "işi uzatmayın" havası yayarak örtülü biçimde etki altında bırakıyor.
