Çağdaş hat sanatı tüm dünyada Türkiye merkezli gelişiyor. Üstelik sadece İslam alemi değil Hristiyan dünyası ve Yahudiler de bu sanat geleneğine büyük ilgi gösteriyor. Bunun en güzel örneklerinden biri kuşkusuz 3 Ekim'de Vatikan'da düzenlenecek olan hilye-i şerif ve tespih sergisi. Vatikan Büyükelçiliği himayesinde, Uluslararası Kültür ve Sanat Derneği'nin düzenlediği 'Aşk-ı Nebi Sanat Olunca' sergisi 19 Ekim'e kadar gezilebilecek. Bu aslında bir ilk. Daha önce Avrupa'da hat, ferman gibi İslam eserleri sergileri olmuştu. Ama sadece hilye ve tespihlerden oluşan bir sergi ilk kez oluyor. Bu ilkin Katolik mezhebinin yönetim merkezinde gerçekleşecek olması sergiyi daha da önemli kılıyor. Üstelik sergideki Osmanlı dönemine ait beş hilye (ki bunlar Büyükşehir Belediyesi koleksiyonuna ait) dışındaki eserlerin hepsi Mehmet Çebi özel koleksiyonundan. Ben de hem bu sergiyi hem de dünyadaki İslam eserleri piyasasını konuşmak üzere Mehmet Çebi ile Nişantaşı'ndaki İstanbul Antik Sanat'ta biraraya geldim.
HEDEFTE HONG KONG VAR
Öncelikle sergi hakkında gerekli bilgileri vereyim: 3 Ekim'de açılacak olan sergi iki hafta boyunca sürecek ve Palazzo della Cancelleria'da yer alacak. Çebi'nin kendi koleksiyonunda 25 hilye ve Osmanlı dönemine ait de 80 tespih görücüye çıkacak. Çebi, serginin ses getireceği kanaatinde. "Serginin yapılacağı sarayın üst katlarında kardinaller yaşıyor ve Vatikan Büyükelçisi Kenan Gürsoy'un ilişkileri oldukça iyi. Hristiyan aleminin önde gelen isimlerinin ve kardinallerin de sergiyi gezeceğini düşünüyoruz" diyerek söze giriyor. Çebi'ye göre, Avrupa resim ve heykel sanatında bizden çok önde. Bu yüzden Batı'yı ancak hat, hilye gibi bizim coğrafyamızda doğan sanat dallarıyla fethedebileceğimizi söylüyor ve ekliyor: "Şu anda dünyadaki en iyi hattatlar Türkiye'de. Aynı şekilde en iyi tespih ustaları da burada. Ancak artık hattatlık tıpkı ressamlık gibi bir meslek kolu haline dönüştü." Çebi, İran'da yazılan bin hilyenin kendi koleksiyonunda olduğunu da sözlerine ekliyor. 3 bin hat ve yine 3 bine yakın tespih var Çebi'nin koleksiyonunda. Bunlardan kimi çağdaş hattatlara ait eserler, kimileri ise eski dönemlere ait. Ama Vatikan'da koleksiyonundan sadece çağdaş hattatların eserleri görücüye çıkacak. Çebi, bu sergiyi Hong Kong, Kahire, Paris ve Londra'ya taşımak istediğini de dile getiriyor.
ALINABİLİYORKEN ALIN
Bugün Türkiye'de İslam eserleri piyasasının büyüklüğü 500 milyon dolar civarında. Oysa Çebi'ye göre bu rakam hiç de fazla değil. Yabancıların İslam eserlerine daha fazla yatırım yaptıklarını düşünüyor. Altı ay önce Katar'da yapılan müzayedede Türk hattatların eserleri 50 dolardan alıcı bulmuştu. Oysa aynı sanatçıların işleri Türkiye'de henüz bu rakamlara ulaşamıyor. Ülkemizde hâlâ yeterince hat sanatına sahip çıkan koleksiyoner olmadığından yakınan Çebi, "Oysa bu bizim sanatımız ve sahip çıkmalıyız. Üstelik birkaç sene sonra İslam eserlerinin fiyatları çok artacak ve alınamayacak boyutlara gelecek. Hattatlarımıza yurtdışında 200 bin dolar verecek sanatseverler var" sözleriyle durumu özetliyor.
En iyi koleksiyoner Çetindoğan
Ülkemizde resim koleksiyonerlerinin sayısı her geçen gün artıyor. Ama söz konusu hilye, hat olunca bu sayı oldukça az. Çebi, ülkedeki en iyi hilye ve hat koleksiyonerinin Cengiz Çetindoğan olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Ali Demirel ve Kerem Kıyak da iyi birer koleksiyoner. Murat Ülker de son zamanlarda alım yapmaya başladı. Ayrıca pek çok sergiye de sponsor olarak destek veriyor."