Bir paylaşım platformu düşünün, en büyük değiş tokuş aracı para yerine zaman. Ve bu zamana bağlı olarak, karşılıklı alışveriş yapıyorsunuz. 1 saat İspanyolca öğretmenize karşılık, iki saat kazanabilirsiniz ve kumbaranızda biriken "zamanla" sonrasında çok istediğiniz sanat tarihi dersini, kendi zaman kumbaranızdaki saatinizden satın alabilirsiniz. İşte bu şekilde zamanı en etkili kullandığımız ve fayda yarattığımız bir yer var artık: Zumbara.com. Bu hem alternatif bir ekonomi sistemi hem de çok ilham veren bir proje. Günümüzde en değerli şey zaman. Zumbara.com ise vaktin gerçek nakit olduğu bir yer. Bizde bu sistemi daha iyi öğrenmek için Zumbara.com fikrinin mimarı olan Ayşegül Güzel'den bilgi almak istedik:
Eğitiminiz ve özgeçmişinizi öğrenebilir miyiz?
2005 yılında Boğaziçi Üniversitesi uluslararası ticaret bölümünden mezun oldum. Ardından Youth Republic gençlik pazarlama ajansında stratejik planlama alanında yaratıcı ekipte görev aldım. Sonrasında Barselona'da bulunan Mango genel merkezde 4 ülke, 44 mağazadan sorumlu olarak ürün yönetimi ve dağıtımı departmanında çalıştım. Ardından yine Barselona merkezli Node adlı inovasyon danışmanlığı yapan firmada stratejik danışmanlık yaptım. Şu an kurucusu olduğum zumbara.com için çalışmaktayım. Ayrıca İstanbul'da sosyal teknoloji ve sosyal değişim ile ilgilenen kişilerin bir araya geldiği Net2İst toplantılarını başlattım ve gönüllü diğer ekip arkadaşlarımla organizasyonlara devam ediyoruz. Son olarak da yine Türkiyede 2 kez gerçekleştirdiğimiz ve bu sene 3.sünü
gerçekleştireceğimiz Anadolu Jam organizasyonunu başlatan ekipte yer almaktayım.
Zumbara.com fikri nereden geldi ve nasıl gelişti?
Zumbara, İspanyada çalıştığım dönemde karşılaştığım zaman bankaları fikri ile ilk kez hayatıma girdi. O dönemde kendi mahallemde zaman bankası fikrini uygulamaktaydım. Prensiplerinden çok etkilendiğim bu fikri bir sosyal ağ ile birleştirmek ve zaman bankası 2.0'ı yaratmak nasıl olur'u hayal etmeye başladım. Üniversiteden yakın arkadaşım olan ve o dönemde Google İrlandada çalışan Meltem Sendağ ile ilk planları yapmaya başladık ve böylelikle Zumbara yolculuğu başlamış oldu.
Markanızın ismi nereden geliyor?
Arkadaşlarımızla yaptığımız bir beyin fırtınasından. Zaman bankası ismi, içerisinde 'banka' kelimesi geçtiği için kullanmak istemediğimiz bir kalıptı. Zaman kumbarası, beyin fırtınasında tekrar ve tekrar çıktı. Ardından Meltem zamazingo gibi bir şey olsa bir anlam ifade etmese, mesela zumbara olsa diyince hepimizin içine sinen isme ulaşmış olduk.
Ekibinizi nasıl oluşturdunuz ve kaç kişilik ekibiniz var?
Düzenli Zumbara için çalışan 5 kişiyiz. Meltem ve ben fikri başından beri yönlendiren çekirdek ekibiz. Altyapı, kodlama kısmında çalışan 2 kişilik bir ekibimiz var. Aynı zamanda sosyal medya yönetiminde bize düzenli destek veren bir arkadaşımız daha var. Ekibin Zumbara vizyonuna ve değer sistemine inanan kişilerden oluşması bizim için öncelikli. Ancak ekip bu kadarla da sınırlı değil aslında. SEO, etkinlik organizasyonları, topluluk yönetimi, derneklerin Zumbara'ya entegrasyonu, posterlerin asılması vb. bir çok konuda destek aldığımız bir çok gönüllümüz var. Zumbara.com da yer alan Zumbara profilini de çok aktif olarak kullanıyoruz.
Bilgelik çemberinden bahseder misiniz?
Zumbara'nın dünyanın değişik yerlerinden vizyonları ile bize ilham veren 15 kişilik bir bilgelik çemberi var. Bu kişilerden ilgi alanlarına göre farklı alanlarda destek almanın yanında, bilgelik çemberinin esas kurulma sebebi Zumbara ekibinin vizyonundan ve değerlerinden uzaklaşma riski ile karşılaşması durumunda bu kişilerin bizlere destek olması ve neden bu yola çıktığımızı hatırlatmaları. Bu çemberde dünyada alanlarında tanınmış kişiler yer alıyor. Bir kaç örnek vermem gerekirse yazar Charles Eisenstein, p2p vakfının kurucusu Michel Bauwens ve İngiltere ve Amerika zaman bankası kurucularını söyleyebilirim.
Zumbara'da sistem nasıl işliyor?
Zumbara (Zaman Kumbarası) para yerine zamanın kullanıldığı sosyal bir paylaşım ağı bir alternatif ekonomi hareketidir. Sistem birisine 1 saatlik yardım et. Karşılığında 1 saat kazan ve kumbarana at. Bu 1 saat ile topluluktaki dilediğin kişiden istediğin 1 saatlik servisi al mantığı ile işler. Ben Filiz'e ne zamandır öğrenmek istediği ve benim severek yaptığım fotoğrafçılığa giriş dersi veriyorum 2 saat, Filiz karşılığında bana 2 saat ödeme yapıyor. Ben kazandığım bu saatleri kumbarama atıyorum ve ihtiyacım olduğunda çıkarıp 1 saati ile Meltem'den web sitesi geliştirme hakkında bir danışmanlık alıyorum, diğer 1 saati ile de topluluktaki başka bir kişiye evimdeki avizelerimi taktırıyorum. Yani sistem alternatif bir ekonomik sistemdir. Para ile şu anki sistemde servis bazında yapabileceğimiz her şeyi zaman ile yaparız.
Zaman günümüzde eşittir para ancak bu tam olarak algılanmadığı için zamanın kullanılması hizmeti iyileştiriyor mu?
Zumbara'da piyasada bulunmayan bir çok servis bulunmakta. Çünkü insanlar yapmaktan zevk aldıkları ve diğer kişilerle paylaşmak istedikleri servisleri giriyorlar. Ne verecekleri, ne zaman ve nerede verecekleri konusunda tamamen özgür oldukları için elbette servis kalitesinde bir farklılık ve üstünlük sağlıyor. Aynı zamanda ortak değerlere sahip, paylaşıma açık insanlardan servis almak, geçirilen süre boyunca alınan keyfe de büyük bir etki yapıyor.
Zumbarayı zaman kumbarası olarak düşünürsek, sürdürülebilirliliği nasıl olacak?
Sistem başlangıçta herkese 5 saat kullanım hakkı veriyor. Örneğin sistemde servis vermeden 5 saatlik servis aldıktan sonra artık servis vermeye başlamanız lazım. Nasıl saat kazanacağınız konusunda emin değilseniz halı hazırda sistemde girilen ihtiyaçlara bakabilirsiniz. İhtiyaçlara cevap vererek veya yeni yetenek, bilgi, beceri, deneyim girerek ve paylaşımda bulunarak saat kazanabilirsiniz.
İnsanların zamanını daha iyi kullanması için ne tavsiye edersiniz?
Zamanlarının tek sahibinin kendileri olduklarını hatırlamalarını ve gerçekten sahip oldukları tek şeyin de zaman olduğunu kendilerine tekrar ve tekrar söylemelerini. 'Zamanım yok' hepimizin zaman zaman sığındığı bir bahane. Hepimizin zamanı eşit ancak zamanımızı ne ile geçireceğimize dair önceliklerimiz ve seçimlerimiz var. Zumbara'ya girip, kendilerine hediye edilen 5 saati ne zamandır ilgi duydukları ama zaman ayıramadıkları konularda paylaşımda bulunmak için değerlendirebilirler.
Sosyal hayatta da Zumbara aktif, bu konuda neler yapıyorsunuz?
Zumbara'yı sosyal hayatımda da aktif olarak kullanıyorum. Bir çok farklı alanda, bir çok farklı konuda bilgi sahibi oluyorum. İhtiyaçlarımı topluluktan karşılıyorum. Mesela zumbara sayesinde avizelerimi taktırdım, yoga ve pilates dersi aldım. Photoshop, adobe premier kullanmaya başladım. Perküsyon çalışmalarına katılarak bu alanda kendimi geliştirmeye karar verdim. Birçok kişiye inovasyon metodolojisi, girişimcilik serüveni, şarkılarla ispanyolca öğretme konularında destek verdim. Zumbara'da şu ana kadar 57 saatlik paylaşımda bulundum.
Aldığınız ödüllerden bahseder misiniz?
Zumbara'nın yarattığı sosyal farklılık sonucu, şu ana kadar MIT İş Planı Yarışması, Bilgi Üniversitesi Sosyal Girişimcilik, Garanti Kagider Kadın Girişimci ve Etohum yarışmalarında ödüller almış ve Youth Action Net Global Fellows adlı uluslararası yarışmada da dünyada unut vadeden ilk 20 sosyal girişim arasına arasına seçilmiştir.
Zumbara için alternatif ekonomi diyorsunuz, bu nasıl işliyor ve katkısı nedir?
Zumbara alternatif bir ekonomi çünkü paranın yerini zamanın alması sonucu yapılan paylaşımlarda farklı bir ilişki modeli gerçekleşiyor. Evinize para karşılığı hizmet sağlamak için gelen bir elektrikçiyi düşünün. Elektrikçi eve geliyor, elektrik tamiratı yapıyor ve gidiyor. Hizmeti aldıktan sonra da hala bir yabancı. Ancak, Zumbara gibi diğer alternatif ekonomiler de tam da bu ilişki modeline alternatif yaratılıyor. Kişi servis verdikçe yapmayı sevdiği bir konuda başkasına destekte bulunarak kendisini değerli hissediyor. Diğer taraftan servisi alan kişinin hayatı kolaylaşmış ve güzelleşmiş oluyor. Belki de en önemlisi tüm bu paylaşım boyunca hikayeler değiş tokuş edilerek kişiler arasında bir ilişki oluşmaya başlıyor.
Üyeler daha çok neleri değiş tokuş ediyor?
Paylaşılan servisler gerçekten çok farklılık gösteriyor. Dil pratiği, bilgisayar tamiri, senaryo yazımı, photoshop, seramik tasarımı, dans dersleri, derslerde yardım, farklı iş tecrübesi paylaşımları, ruh haline göre müzik listesi oluşturma, renklere göre karakter analizi, yoga, CV hazırlama vs.
Nasıl üye olunuyor?
Kayıt sayfasından kayıt formunu doldurduktan sonra bizden onay bekliyorsunuz veya içeride olan bir arkadaşınız varsa da size davetiye yollayabilir.
Zumbara.com olarak gelir modeliniz nedir?
Zumbara bir sosyal şirket olarak konumlanmakta. Yani esas amacı sosyal fayda yaratmak olan ancak kendi finansal sürdürülebilirliğini sağlamaya çabalayan bir sosyal girişim. Sürdürülebilirlik modeli olarak da öncelikle şirketlere kapalı Zumbara'lara yaratmak geliyor. Kurum ismi adı altında şirkete özel olarak yaratılan sistemde şirket çalışanları yetenek, bilgi, beceri, ilgi alanlarını listeleyerek birbirleri ile paylaşımda bulunuyorlar. Bu anlamda Zumbara şirket içerisinde bulunan tüm yetenekleri ortaya çıkaran, kurum içi sosyalleşmeyi, çalışanların ilgi alanı ve ihtiyaçlarının listelenmesini sağlayan ve şirket içerisindeki paylaşım kültürünü arttırarak kurumu öncü işveren markası olarak konumlandıran bir proje.
Gelecekte zumbara nasıl büyüyecek?
Zumbara'da şu an halı hazırda 10.000'den fazla kullanıcı var. Üniversiteler ve farklı şehirlerde Zumbara'yı yaymak isteyen kişiler sayesinde hareket büyüyor. Ayrıca, Zumbara'da dernekler, topluluklar ve insiyatifler de profil açabiliyor. Aynı zamanda web sitesi Zumbara topluluğu tarafından İngilizceye çevrildi. Yakın zamanda Zumbara farklı ülkelerde de kullanılmaya başlanacak.
Türkiye ve dünyadaki girişimcilerin farkları ve benzerlikleri sizce nelerdir?
Özellikle internet alanındaki girişimlerden bahsedersek, hem yeteneğe ( özellikle teknik ekip anlamında) hem de yatırıma ulaşma anlamında Avrupa'da belli başlı şehirler ve Amerika'ya göre İstanbul'da daha çok fırsata ihtiyacımız var. Yurt dışında özellikle Silikon vadisi, Berlin, Londra gibi merkezlerde hem yatırım hem yetenek anlamında çok daha vizyoner, kendisini kısıtlamayan, yaratıcılığa, inovasyona, sınırsızlığa çok daha açık kişileri bulmak daha kolay. Kafadaki sınırlar, alternatifler görüldükçe genişliyor. İstanbul'da biraz daha alternatife ve vizyona ihtiyaç var gibi hissediyorum.
Sizin beğendiğiniz girişimler hangileri?
Skillshare, coachsurfing, airbnb, zipcar, thredup, sharedearth gibi özellikle paylaşım ve P2P dünyasından örnekler ilgimi çekiyor.
Duygu Eren
Stratejik İletişim ve Kariyer Danışmanı
Yazarla iletişim için: duygu@dpdanismanlik.com