Türkiye'nin en iyi haber sitesi
REFİK ERDURAN

Meleklere dilekçe

Gazetelerimizin "Ne olacak bu memleketin hali?" tartışmalarına ayrılmış sütunlarının dışındaki bölümlerinde en çok gündeme gelen konu, kadın-erkek ilişkileri ve özel yaşantılar. Alabildiğine mahrem ayrıntılar işleniyor boyuna... Uyumsuzluk ve haksızlıklar incelenirken çoğu zaman erkekler bencil, istismarcı, cinsel çıkarları uğruna çevirmeyecekleri dolap olmayan şeytanlar gibi gösterilmekte. Kadınlar ise mağdure melekler genelde. Onların ülkemizde pek çok haksızlığa uğratıldığı elbette doğru. Ama günahları da yok mu? Dolap ve tuzak hünerbazlığı söylendiği kadar tek yanlı mı gerçekte? Yine şampiyon gözlemci Bernard Shaw'un bir sözü geliyor aklıma. Kadın-erkek ilişkilerinde kimin av, kimin avcı olduğu tartışılırken "Tabii ki erkek avdır," demiş. "Aman üstad," diye itiraz etmişler, "Çevreye bakın. Hep erkekler kadınların peşinde." Gülmüş Shaw: "Siz hiç fare kovalayan kapan gördünüz mü?" Dolap çevirmeye gelince... Ben yaşadığım bir olayı açıkça ve hiçbir ayrıntıyı çarpıtmadan anlatayım da siz hakem olun. Eşlerimden biri, ailesinden teyze dediği bir yakınını çok severdi. Ankara'da yaşayan o hanım akademisyendi. İyi yetişmişti, nazikti; saygı ve ilgi görürdü üniversite çevrelerinde. Başkente yolum düştüğü bir gün benimle bir kitap sorununu görüşmek istediğini söyledi. Buluştuk. Yanında afet denecek kadar güzel bir kız vardı. Konuşmamız bitince akademisyen hanım, acele işi olduğunu söyleyerek ayrıldı. Kız kaldı. Onunla sürdü konuşma. Güzel sanatlar eğitiminde görevli olduğunu söyleyince "Öğretmen misiniz?" dedim. Hayır, çıplak modelmiş. Muhabbet ilerleyince öğrendim ki 'Teyze Hanım'la sıkı fıkılar. Onun evine girip çıkıyor. Hatta oranın bir anahtarı da çantasında. Ve o dairede resimleri var. "Görmek ister misiniz?" dedi. Sizi şerefimle temin ederim ki uzun bir tereddüt geçirdim. Sağ omuzumdaki melek "Ankara, üniversite ve aile çevresi, duyulur, bela çıkar, aklını başına al," diyor, sol omuzumdaki şeytan "Enayi misin be!" diye alay ediyordu. Biraz da çekinir görünmeyi kendime yediremediğim için razı oldum. Gittik Teyze Hanım'ın evine. Ortalıkta 'nü' resim yoktu. Ama kız bir odaya girdi. Bir dakika sonra beni yanına çağırıp "Böyle çalışıyorum," dedi. Mesai kılığındaydı. Omuzlarımın maçında sol taraf ağır bastı tabii. Ve iddia ederim ki eşcinseller, çok dindarlar, bir de tanıdığım iki üç 'ideal koca' dışında hangi erkek kendini o durumda bulsa sonuç öyle olurdu. Neyse, hikâyenin konusu o değil. İstanbul'a dönüşümde karım beni buz gibi karşıladı. Vakıftı olaya. İnkarın da yararı yoktu. Gününü, saatini, birtakım somut ayrıntıları biliyordu. Önce afalladım. Sonra, birkaç gün süren usturuplu soruşturmalarla, esrar aydınlandı kafamda. Meğer Teyze Hanım karımı fena halde kıskanırmış. Komplo görevlisi model kızı arayıp sormadım. Eşimden (bu yüzden değil, başka aksilikler sonucunda) kısa süre sonra ayrıldığım için 'teyzesi' ile de bir daha görüşmem olmadı. Ama siz hanımlar, elinizi vicdanınıza koyup söyleyin lütfen: Her zaman erkekler mi günahkâr ve kötü? Sizler hep melek misiniz?

RAHATLIĞIN NEDENİ

İran olmamızdan korkan korkana. Ben mümkün görmüyorum. İyimserliğimin kaynağı derin tahliller değil, ufak ufak gözlemler... Sıkça uğradığım bir markette çalışan gencecik kızların çoğu başörtülü. Çıkış noktalarında, onların yanıbaşlarındaki küçük raflarda öteberi satışa sunuluyor. Piller, tıraş bıçakları, kibritler, çikletler... Ve prezervatif paketçikleri. Geçen gün sırada beklerken önümdeki delikanlı onlardan birini aldı, işini tıkır tıkır yapmakta olan kızcağıza salakça sırıtarak sordu: "Ne bu? Neye yarıyor?" Devreye girmeme hacet kalmadı. Kız hiç ama hiç istifini bozmadan "Bilmiyorum," dedi, "isterseniz güvenlik görevlisine soralım." Serseri şaşaladı, başka bir şey söylemeden defoldu. Kız gülümsedi. Ben rahatım. Kimse Türkiye'yi İran yapamaz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA