İlknur Menlik - Sabah.com.tr
imenlik@comart.com.tr
Bunlardan biri, Dünya Ekonomik Forumu'nun hazırladığı Küresel Rekabet Raporu. Bu yıl 148 ülkenin incelendiği rekabetçilik endeksinde bir sıra gerileyerek 4.45 ortalama puan ile 44'üncü olduk. Geçen yıl, aynı puan ile 144 ülke arasında 43. sırada yer almıştık. Ancak durumu daha net görmek için biraz daha geriye gitmekte fayda var. Türkiye, 2011-2012 yılı raporunda 59., 2009-2010'da 133 ülke arasında 61., 2010-2011 yılında ise, bu defa 139 ülke içinde yerini korudu. Buradan baktığımızda genel olarak yerimizi koruduğumuzu söyleyebiliriz.
Dikkat çekici bir başka husus ise Türkiye'nin 29'uncu sırada yer alan Çin dışındaki tüm BRIC ülkelerinden daha üst sırada yer alması. BRICS ülkeleri arasında Güney Afrika 52., Brezilya 48., Hindistan 59., Rusya ise 67. sırada yer alıyor.
Bu yılın raporuna göre bütçe açığımızın artması ve enflasyonun iki basamaklı rakamlara yaklaşması ile makroekonomik göstergeler biraz kötüleşti. Buna rağmen durumumuz pek çok diğer Avrupa ekonomisinden daha iyi. Endeksi incelediğimizde Türkiye'nin, İş yapma konusundaki en sorunlu faktörlerinin başında vergi oranlarının yüksekliği ve eğitimli iş gücündeki yetersizlik geliyor.
Rekabetçilik denildiğinde hemen yanında inovasyon da konuşulmak zorunda. Listedeki rekabetçi ülkelere göz attığımızda birçoğunun inovasyon konusunda önemli yatırımları ve politikaları olduğu görülüyor. Bu açıdan yaklaştığımızda Türkiye'nin belli bir ivme kazandığı göze çarpıyor.
Bunu da yine global bir rapora dayanarak söylüyorum. Cornell University, INSEAD (The Business School of the World) ve Dünya Fikri Haklar Örgütü (WIPO) tarafından hazırlanan Küresel İnovasyon Endeksi 2013'de Türkiye, 142 ülke arasında 68. sırada yer aldı. Geçen yıl endekste 74. sırada yer alıyorduk. Temmuz ayında yayınlanan endekse göre bu yıl küresel inovasyon liginde 6 basamak birden yükselmiş olduk. Ancak inovasyon sıralamasında Türkiye, inişli-çıkışlı bir çizgi takip ediyor. 2009 yılında aynı endekste 51. sıradayken, 2010 yılında 67, 2011 yılında ise 65. sırada yer aldık.
Sadece raporlardaki sıralamalara bakarak, Türkiye ekonomisinin küresel rekabet ve inovasyon iklimindeki konumu hakkında fikir yürütmek pek doğru değil. Ancak günümüz küresel ekonomik gelişmelerine baktığımızda hem rekabet hem de inovasyon konusunda yerimizi korumaya çalıştığımızı söyleyebiliriz.
Küresel Rekabet Endeksi'nde ülkeler, coğrafi kaynaklara; verimliliğe ve inovasyona dayalı ekonomiler olarak üç sınıfa ayrılıyor. Türkiye raporda verimliliğe dayalı ekonomi olarak sınıflandırılıyor ancak inovasyon odaklı bir ekonomiye doğru yola alıyor. Yani bir üst kategoriye doğru ilerliyor.
Muhakkak ki Türkiye'nin önünde bu sıçramayı gerçekleştirecek ciddi bir reform ajandası var. Ama bu reformların bir an önce hayata geçirilmesi gerektiği de ortada. Yoksa önümüzdeki yıllarda işimiz kolay görünmüyor.