Türk vatandaşlarının Avrupa Birliği'ne (AB) vizesiz girme hayalini 3.5 yıl sonra gerçekleştirecek Vize Muafiyeti Geri Kabul Anlaşması iş dünyasının gündeminden düşmüyor. Bu anlaşmanın yıllardır iş yapmak için AB kapılarında sıkıntı çeken Türk işadamlarının da başarısı olduğunu belirten AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, "Uzun yıllar birlikte çalıştık. Vatandaşımıza analarının ak sütü gibi helal vizesiz AB fırsatını sunduk. Bu, MÜSİAD başta olmak üzere işadamı derneklerimizin başarısıdır. Ama sürecin asıl mimarı bize diklenmeden dik durma talimatı veren başbakanımızdır" dedi.
YOKUŞA SÜRDÜLER
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (MÜSİAD) düzenlediği 4'üncü Uluslararası Genç İşadamları Kongresi, Haliç Kongre Merkezi'nde başladı. Kongrenin açılış konuşmasını yapan Bağış, vize muafiyeti sürecinde Türkiye'yi yokuşa sürenlerin yokuşta kaldığını ifade etti. Bakan Bağış şöyle konuştu: "Vizeleri kaldırma konusunda vizeyi aldık. Artık Avrupalılar da bir şeyi görmeye başlıyor. Hristiyan Demokrat bir Bavyera eski başbakanının 'Eğer Türkiye önümüzdeki 15-20 yıl içinde Avrupa Birliği üyesi olmazsa Fransa Cumhurbaşkanı ile Almanya Şansölyesi dizlerinin üzerinde çökerek Türkiye'den üyelik konusunda yalvarma noktasına gelecekler' şeklindeki demeci de bu başarının en büyük ıspatıdır. AB'yi bu konuda dize getirdik."
'FİNANSAL SİSTEM RİSKİ YÖNETEMİYOR'
Kongrede konuşan Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Nail Olpak da Türkiye'nin bulunduğu coğrafyanın en büyük zenginliğinin yeraltı kaynakları değil, gençliği olduğunu ifade etti. Olpak, "Gücümüz de buradadır, yatırım alanımız da" dedi. "İş dünyasında Rızk ve Risk ikilemi" konulu kongrede genç MÜSİAD üyelerine seslenen Olpak, özellikle gelişmiş ülkelerin 2008 krizinde, risk ve rızk arasındaki ikilemi dengeleyemediğini söyledi. Olpak şöyle konuştu: "Küresel aktörlerin risk transferi krizi mütemadiyen besleyen bir çark oluşturuyor. Finansal sistem rızkı sağlamak için değil, risk üstüne risk bindirecek bir sarmalın, türev varlıkların oluşması üzerine kurgulanmış. Bu da riski doğru yönetemeyen bir sisteme dönüştü. MÜSİAD'ın avantajı erdemli insanların ocağı olmasıdır."
EKMEK İÇİN KİMSENİN KAPISINA GİTMİYORUZ
Kongreye katılan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Genç MÜSİAD üyelerine, kadın üyeleri de göz önünde bulundurarak "Gelin bundan sonra işadamları değil, iş insanları başlığı altında bunu yapalım" diye seslendi. AB'yle vize sürecine değinen Bakan Çağlayan, şunları söyledi: "AB konusunda eski Türkiye yok. Yeni bir Türkiye var. Artık Türk insanı çalışmak, ekmek bulmak için Avrupa'ya gitmiyor. Artık kimse etnik kökenleri ve inançlarından dolayı kaçarak Avrupa'ya sığınmıyor. Böyle bir Türkiye AB için avantajdır."
BİR YILDA 30 GİRİŞİMCİYE DESTEK
MÜSİAD Gençlik Kurulu Başkanı Faruk Akbal da konuşmasında melek yatırımcılık modeline alternatif olarak "hami yatırımcılık" modelini geliştirdiklerini belirtti. Risk kavramını yüzeysel anlamıyla değil, toplumsal sorumluluk bilinciyle ele aldıklarını söyleyen Akbal, iki gün sürecek kongrede riskin hudutlarının ele alınacağını ifade etti. Genç MÜSİAD olarak, girişimciliğe destek konusunda sürekli gayret gösterdiklerini anlatan Akbal, geçen yıl İstanbul'da kurulan Girişimcilik Merkezi'nde 30 girişimciye tam donanımlı ofis imkânı, eğitim ve mentorlük hizmetleri verdiklerini ifade etti.
'İSLAMİ FİNANS YÜKSELİYOR'
İslam Kalkınma Bankası Üst Yöneticisi (CEO) Khaled Al-Aboodi de dünyada yaşanan krizlerin İslami finansman araçlarının önemini artırdığını belirtti. Müslüman dünyasındaki özel sektörün kaynaklara erişim ve dünya genelindeki kazancın eşit dağılımı için kilit rolü olduğunu belirten Al-Aboodi, kamu ve özel sektör paydaşlarının alternatif finansal yatırım araçlarına önem vermesi gerektiğini aktardı.