Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, 2010 yılında TMSF'den satın aldıkları iştirakleri Dosu Maya'nın 220 milyon dolara Fransız Le Saffre'a satışı için sözleşme imzaladıklarını; grubun Türkiye Finans'taki hisselerinin satışı için de yabancı bir fon ile görüştüklerini söyledi.
Ülker dün düzenlenen ve açıklamalarının bugüne ambargolu olduğu toplantıda, "Le Saffre dünyanın en büyük maya şirketi, Türkiye'de de halihazırda iki fabrikası var" dedi.
Geçen yılın son günlerinde ABD'li çikolata şirketi DeMet's Candy'yi 221 milyon dolara almak için Brynwood Partners ile hisse alım sözleşmesi imzaladıklarını hatırlatan Ülker, bu satın alma ile Kuzey Amerika pazarındaki faaliyetlerini büyütmeyi hedeflediklerini kaydetti.
Önümüzdeki dönemde de şirket alım ve satışlarının devam edeceğini belirten Yıldız Holding Şirket Alımları, Birleşmeler, Ortaklıklar ve İş Geliştirme Genel Müdürü Nurtaç Ziyal ise, 2011 yılında 1.614 milyar liralık alıma karşılık 850.9 milyon lira değerinde iştirak satışı yaptıklarını söyledi.
Ziyal, 2012 yılında 221.5 milyon liralık iştirak satışına karşılık alım yapmadıklarını; 2013 yılında ise 709 milyon liralık alıma karşılık satımlarının değerinin 1.047 milyar lira olduğunu kaydetti.
Yıldız Holding'in 2014 başından bu yana ise 456.5 milyon liralık alım, 512.9 milyon liralık da satış gerçekleştirdiğini belirten Ziyal, "Alım ve satımlar önümüzdeki yıllarda da devam edecek. Yurtdışında bisküvi, çikolata ve şekerdeki fırsatların hepsini takip ediyoruz" dedi.
Gözde Girişim'in yüzde 11.57 pay sahibi olduğu Türkiye Finans'taki hisseleri de satmak istediklerini söyleyen Ülker, "Bu konuda yabancı bir fon ile görüşüyoruz" dedi.
Yıldız Holding'in 2013 yılında yüzde 13-14 ciro artışı hedeflediğini hatırlatan Ülker, "Geçen yılı öngörümüzün üzerinde yüzde 17-18 ciro artışı ile kapattık" diye konuştu.
Yıldız Holding'in 2012 yılı cirosu 12.4 milyar lira olarak gerçekleşmişti.
BİM'deki yüzde 5 hisselerini koruduklarını ve satmayı düşünmediklerini belirten Ülker, "Hâlâ değer kazanıyor, satmasak daha iyi sanki. Yani satınca parayı ne yapacağınız önemli. Türkiye'de bu alışılmış bir şey değil ama, bizim her zaman birkaç milyarımız var. Dünyanın her yerinde portföy yatırımı olarak kullanıyoruz. Öbür türlü işimizin sigortası olmaz" dedi.
Marinacılık faaliyetinden çıkmak istediklerini belirten Ülker, bu doğrultuda Pendik'teki marinalarının satışı için Koç Grubu dahil başka gruplarla da görüştüklerini söyledi, ancak henüz satış konusunda somut bir gelişme olmadığını belirtti.
"FAİZİN YÜKSELMESİNE SEVİNECEĞİM AKLIMA GELMEZDİ"
Kurdaki yükselişi ve Merkez Bankası'nın Salı gecesi aldığı sert faiz artırımı kararını da değerlendiren Ülker, gece yarısı açıklanan karara ilişkin olarak "Faizi bekleyip de faizin yükselmesinden sevineceğim hiç aklıma gelmezdi" dedi.
Ülker konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Sanayici olduğum için yüksek faizi pek sevmem, çünkü teşebbüsü öldürür. Yüksek faiz taraftarı değilim, ama ben de dedim ki 'şu iş olsa da rahatlasak'... Neticede herkes bizim kadar ne olduğunu görüyor, bu işten mesul olanlar da eninde sonunda bakıyorlar ve işi düzeltiyorlar ben ona inanıyorum. Stabilitenin bozulmayacağına, bu işlerin düzgün gideceğine, aklıselimin hakim olacağına inancım var. Niye, 'ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz' denir ya, şimdi herkes bir laf söylüyor. Ama geçen 10 senede ne olduğuna baktığımız zaman, bundan sonra da aynı şeylerin oluyor olması lazım."
Merkez Bankası Salı gecesi düzenlenen ara PPK toplantısı sonrasında global piyasalarda gelişmekte olan ülkelere dönük risk iştahının azalması ve içerideki siyasi gerginliğin tetiklediği kur ve enflasyon artışını kontrol altına alabilmek için para politikasında güçlü bir sıkılaştırmaya giderken; operasyonel çerçevesini sadeleştirdi ve temel fonlamanın yüzde 10'a yükseltilen haftalık repo faizinden yapılacağını açıkladı.