28 Ocak'ta Para Politikası Kurulu'nu (PPK) olağanüstü toplayarak politika faizini yüzde 4.5'ten 10'a çıkaran ve Türkiye'yi kendi liginde en yüksek ikinci faize sahip ülkesi durumuna getiren Merkez Bankası, indirimlerde tutucu davranmayı sürdürdü. Bir gecede 5.5 puan yükselttiği politika faizini, mayıs-haziran ve temmuz aylarında sadece 1.75 puan düşürerek yüzde 8.25'e çeken Merkez Bankası Para Politikası Kurulu dünkü toplantıda, piyasada hemen hemen hiçbir uzmanın beklemediği kararlara imza attı. Politika faizini ve faiz koridorunun alt bandı olan borçlanma faiz oranını değiştirmeyen Merkez Bankası, koridorun üst bandı olan marjinal fonlama faizini yüzde 12'den 11.25'e, piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma faiz oranını ise yüzde 11.5'ten 10.75'e çekti. Merkez Bankası'nın sürpriz kararlarının ardından dolar 2.1650 TL'den 2.15 TL ile iki haftanın en düşük seviyesine indi.
EKONOMİNİN EL FRENİ
Dünyadaki tüm merkez bankalarının, büyüme ve istihdamı birinci öncelik haline getirdiği bu yıl, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ise yüksek faizin Türkiye ekonomisinin el freni haline gelmesine seyirci kaldı. Merkez'in izlediği politika faizleri yükseltip özel sektörü yatırım yapmaktan caydırdı. Türkiye'nin yüzde 4.3 büyüdüğü ilk çeyrekte, özel sektör yatırımları büyümeyi 0.3 puan aşağı çekti. Yüksek faiz nedeniyle, paradan para kazanmanın cazip hale gelmesi, borsadaki şirketlerin nakit pozisyonunu 61.1 milyar TL ile tarihi zirveye taşırken, döviz hesapları da 165 milyar doları geçti.
KREDİ FAİZLERİ İNECEK
Politika faizini değiştirmeyen Merkez Bankası, dün koridorun üst bandında indirime giderek sanayiciyi bir nebze de olsa önümüzdeki döneme ilişkin olarak umutlandırdı. Kredi faizlerinin belirlenmesinde etkili olan koridorun üst bandında 0.75 puanlık indirim yapılması, önümüzdeki günlerde kredi faizlerine düşüş olarak yansıyacak. Öte yandan PPK toplantısı sonrasında yapılan açıklamada ilk kez 'jepolitik risk'lere dikkat çekildi.
CESUR DAVRANAMIYOR
30 Mart seçimlerinin ardından güçlenen siyasi istikrar son Köşk seçimleri ile perçinlenirken, Türkiye'ye yabancı girişi de hız kesmedi. Avrupa'da parasal genişlemenin ayak sesleri yükselirken, ABD Merkez Bankası'nın da faiz artırımlarında acele etmeyeceğinin netleştiği bu konjonktürde, bizim merkez bankamız, enflasyonu bahene ederek faiz indirimlerinde cesur davranamıyor.
İNDİRİMLER DEVAM EDECEK
Merkez
Bankası'nın enflasyon konusunda piyasada yer alan kaygılara atıfta bulunduğunu belirten Garanti Yatırım Araştırma Direktörü Tufan Cömert, "Borç verme faizini indirerek yüksek faize ihtiyacın azalacağını beklediğini gösterdi. Yılın son çeyreğinde faiz indirimleri devam edecek" dedi.