Dünya Ekonomik Forumu'nun "Bölgesel Kalkınma için Kaynakların Ortaya Çıkarılması" başlıklı özel toplantısı dün İstanbul'da başladı. Bugün sona erecek toplantıya 70'ten fazla ülkeden yaklaşık 600 üst düzey katılımcı iştirak edecek. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, forumun açılış toplantısında yaptığı konuşmada, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarına tepkisini sürdürdü. Erdoğan, bunlara 'Hadi siz yolunuza, biz yolumuza' denilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Biz kredi derecelendirme kuruluşlarıyla, medyanın attığı başlıklarla buraya gelmedik ki. Biz, işadamlarımız, çiftçimiz ve sanayicimizle buraya geldik. Bundan sonra da yine onlarla beraber yürüyeceğiz. Eğer bu tür kuruluşlar, siyasi kararlar vererek ülkelerin kaderi üzerinde baskı oluşturmaya çalışırlarsa, bu dünyada ekonomik noktada da adaletin maalesef tamamıyla yok edilmiş olması anlamına gelir" ifadelerini kullandı.
İŞBİRLİĞİ ÇOK ÖNEMLİ
Erdoğan, uluslararası sistemde önemli kırılmaların yaşandığını hatırlatarak, Türkiye'nin bölgesel işbirliği dinamiklerini harekete geçirmeyi hedefleyen girişimlere öncülük ettiğini dile getirdi. Cumhurbaşkanı, Balkanlar'dan Kafkaslar'a, Akdeniz'den Karadeniz'e kadar bölgesel aktörlerin ortak projeler etrafından bir araya gelmeleri ve bölgesel sahiplenmenin sağlanması için somut adımlar attıklarını ve atmaya devam edeceklerini belirtti.
PARLAYAN BİR YILDIZIZ
Türkiye'nin Avrupa'nın 6, dünyanın 17'nci en büyük ekonomisi olarak yükselen bir güç olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı, kişi başına düşen milli gelirin 2002'de 3 bin 500 dolarken, bugün 3 kat artarak 10 bin 500 dolara ulaştığını söyledi. Erdoğan, "Hedefimiz, onun da 2023'te 25 bin dolara ulaşması. Türkiye bölgenin ve dünyanın parlayan yıldızı. İnşallah ışığını daha da güçlendirecek. Başarımız çok geniş bir coğrafya için iyi bir örnek olmaya devam edecek" diye konuştu. Erdoğan, istikrarı koruyarak, güven ortamını muhafaza ederek, mali disiplin ve para politikalarını dikkatle uygulayarak bu hedeflere ulaşılacağını dile getirdi.
SORUMLULUĞUN FARKINDAYIZ
Türkiye'nin 1 Aralık 2014'ten itibaren G-20 Platformu'nun dönem başkanlığını bir yıl süreyle üstleneceğini bildiren Erdoğan, "Türkiye olarak üstleneceğimiz sorumluluğun farkındayız. İçerik ve organizasyon hazırlıklarımız hızla devam ediyor. Erdoğan, G-20 Dönem Başkanı olarak çok taraflı ticaret sisteminin güçlendirilmesini, temel öncelik olarak belirlediklerini söyledi.
İSTİKRARSIZLIK DİYE BİR SORUNUMUZ KALMADI
Erdoğan,
Türkiye ekonomisinin 2010 ve 2011 yıllarında yüzde 9 civarında büyüdüğünü, büyüme hızında Çin'den sonra en hızlı 2'nci ülke olduğunu anlattı. Erdoğan, Türk ekonomisinin 2013 sonunda tüm olumsuzluklara rağmen yüzde 4 büyüdüğünü, büyüme oranının 2014'te yüzde 4, 2015 ve 2016'da yüzde 5 olarak gerçekleşmesinin öngörüldüğünü, bu başarının düzenli ve planlı bir çalışmanın sonucu olduğunu ifade etti. Erdoğan, bir güven ortamı oluşturduklarını ve inşa edilen istikrar sonucunda enflasyon ve kamu açıkları gibi temel makroekonomik istikrarsızlık unsurlarının büyük oranda sorun olmaktan çıktığını, piyasaların rekabetçi bir ortamda serbest işleyişinin sağlandığını sözlerine ekledi.
ÜLKENİZDE BÜYÜK REFAH SAĞLADINIZ
Dünya
Ekonomik Forumu Kurucusu ve Başkanı Klaus Schwab, dünyanın küresel düzensizlik olarak adlandırılan bir dönemden geçtiğini belirtti. Schwab, "Türkiye ise kendi güçlü konumu, ekonomik gücü, siyasi ve ekonomik bağları ve gerek bölgesinde gerek Avrupa'yla kurduğu yakın ilişki sayesinde gerçek anlamda ve çok önemli istikrar kazandırıcı rol üstlenmiş durumda" dedi. Schwab, Erdoğan'a hitap ederek, "Sizin ülkeniz, ekonomisini olağanüstü iyileştirmiş bir ülke. Bu konuda çok başarılı bir deneyimi var. Sizin reform politikalarınız sayesinde enflasyon dizginlendi, yabancı yatırımlar arttı. Bu sayede ülkeniz için, Türk halkı için büyük bir refah sağladınız" diye konuştu.