2001 yılında Türkiye ekonomisine tarihinin en büyük küçülmelerinden birini yaşatan krizin tetikleyicisi olan bankacılık sektörü, 2002'den sonra bambaşka bir çehreye büründü. Siyasi istikrarın sağlanması, mali disiplinin korunması, yeniden yapılandırılma ve düzenleyici otoritenin etkin denetimi sektörü adeta şaha kaldırdı.
118.7 MİLYAR DOLAR KÂR
1999 yılında 306, 2000 yılında 2.7 milyar TL, 2001'de ise 11.2 milyar lira zarar eder sektör, 2002'den sonra ise kârlılıkta gaza bastı. Bankacılık sektörü 2002-2014 arasındaki 13 yıllık dönemde 195.5 milyar lira net kâr elde etti. Sektörün bu dönemde dolar bazındaki kârı ise 118.7 milyar dolara ulaştı.
AKTİF YÜZDE 15 BÜYÜDÜ
Bankacılık sektörü, aktif büyüklüğünü yüzde 15.1 artırarak 1 milyar 994 milyon liraya çıkardığı 2014 yılında, kredileri ise yüzde 18.5 büyüterek 1 milyar 241 milyon liraya çıkardı. Mevduatın yüzde 11.3 artarak 1 milyar 53 milyon liraya çıktığı geçen yıl, özkaynaklar ise yüzde 19.8'lik büyüme ile 232 milyar liraya çıktı. Bankaların aktiflerinin yüzde 62'sini krediler oluştururken, yükümlülüklerinin ise yüzde 53'ünü mevduat oluşturdu. Öz kaynakların bilançodaki payı yüzde 12 oldu.
MEVDUAT/KREDİ: % 118
Bankacılık sektörünün aktif büyüklüğünün gayrisafi yurtiçi hasılaya oranı yüzde 128'e ulaştı. Bu oran 2009'de yüzde 88, 2012'de yüzde 97 olmuştu. 2009'da yüzde 76 olan mevduatın krediye dönüşüm oranı, geçen yıl sonu itibariyla yüzde 118'e çıktı.