1980 yılında başlayan finansal serbestleşmenin ve tüm yapısal değişikliklerin etkisiyle 1980-2000 yılları arasındaki dönemde bankacılık sektörünün ciddi bir büyüme kaydettiğini belirten Yapı Kredi Bankası CEO'su Faik Açıkalın, "Bu dönemde yurtdışından kaynak sağlama olanağının artması, mevduat faizlerinin serbest bırakılması, döviz cinsinden tasarruf yapabilme olanaklarının genişlemesi de finansal sistemin büyümesini hızlandırdı" dedi.
ÇIĞIR AÇTIK
Bankacılık sektörünün ekonomi içindeki payında, dışa açılma, teknolojik altyapı, banka hizmetlerinin çeşitliliği ile yasal ve kurumsal çerçeve alanlarında olumlu gelişmeler yaşandığını ifade eden Açıkalın, "2001 krizi ile birlikte sektörde yaşanan yeniden yapılanma sayesinde Türkiye finans sistemi 2008 yılındaki küresel krizde istikrarlı ve başarılı bir duruş sergilemenin ötesinde, dünya genelinde örnek gösterildi. Bankacılık sektörü başarılı performansını bugün de sürdürüyor" diye konuştu. 1944 yılında Bahçekapı'da tek şube ve 17 çalışanla Türkiye'nin ilk özel bankası ünvanı ile kurulan Yapı Kredi'nin, bugün bini aşkın şubesi 18 bin 500'ün üzerinde çalışanıyla Türkiye'nin en büyük ve değerli kurumlarından biri olduğuna dikkat çeken Açıkalın, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bankacılık alanında olduğu kadar toplumsal gelişimde de liderliği üstlenen Yapı Kredi, her alanda çığır açan yeniliklerin de öncüsü oldu."
EKOL-OKUL OLDUK
Bu ülkenin en değerli markalarından biri olarak yalnızca finans alanında değil, sanattan eğitime, spordan edebiyata kadar uzanan geniş bir yelpazede topluma katkılar sağladıklarını belirten Açıkalın, "Aynı zamanda bir kültür sanat bankası olma hedefiyle kurumsal vatandaşlık sorumluluğumuzu ilan ederek sanatseverlerin gönlünde özel bir yer edindik. Yıllar içinde bir taraftan sektörümüzü şekillendiren onlarca kilometre taşını döşerken diğer taraftan hem bir 'ekol' hem de bir 'okul' olmayı başardık. Yapı Kredi olarak 70. yılımız olan 2014'te bizi hedeflerimize taşıyacak bir büyüme hamlesi başlattık. Bu büyüme hamlemiz kapsamında Yapı Kredi'nin sektördeki konumunu güçlendirmeyi ve uzun vadeli sürdürülebilir kârlılığı hedefliyoruz" diye konuştu.
YENİ İŞ MODELİ
Değişen müşteri trendleri ve yeni teknolojilerin dijital bankacılığı yavaş yavaş alternatif bir kanaldan ziyade yeni bir iş modeli olarak konumlamayı gerektirdiğinin altını çizen Açıkalın, bankacılığın müşterilerin günlük hayatlarına daha fazla entegre olmasını sağlayan bu eğilimin, bankalar için maliyet avantajı sunarken müşteri memnuniyetini de artırdığını söyledi. Açıkalın, "Bu durum da dijital bankacılık alanına daha fazla yatırım yapılmasını, bu tarz bankacılığı destekleyen risk ve yönetim modellerinin oluşturulmasını kaçınılmaz kılıyor. Bu süreçte şubelerin fonksiyonları ve özellikleri, çalışanların yetkinlikleri değiştiği gibi, takip edilen risklerin çeşidi ve takip yöntemleri de değişiyor" diye konuştu.
PROJE FİNANSMANI
Türkiye'nin 2023 hedeflerine bakıldığında ciddi bir proje ajandası görüldüğünü belirten Açıkalın, "Bu ajandanın gerçekleşmesinde bankalar da son derece önemli olacak. Biz de bu projelerin finansmanında yerimizi alacağız" diye konuştu.
SABAH'ı katkıları için kutluyorum
Yapı Kredi Banaksı CEO'su Faik Açıkalın, Sabah gazetesi ile ilgili şu değerlendirmede bulundu: "Küreselleşme çağında, dünyadaki teknolojik gelişmelerle evrilen gazetecilik dijitalleşerek daha hızlı ve anında ulaşılabilir bir hale geldi. Hızlı ve doğru bilgiye ulaşmanın giderek değer kazandığı günümüzde, gazetelerin etik ilkelere bağlı şekilde haber yapma gibi önemli bir misyonu da bulunuyor. 30 yıldır yayın yapan Sabah gazetesini, Türk basınına yaptığı değerli katkılardan dolayı en içten dileklerimle kutluyorum"