1990'lı yıllarda, enflasyon rakamlarının yıllık 110-120'leri bulduğu dönemlerde "Enflasyonla mücadele sadece hükümetlerin değil işadamlarının da sorumluluğundadır" diyerek sabit fiyat uygulamasını Türkiye'de ilk kez kullanan Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, o günlerde kuru gıdada enflasyonu sıfırlayarak gazete manşetlerine de ülkenin Don Kişot'u olarak taşındı. Şirketi kurduğu ilk günden beri sosyal sorumluluk projelerini aralıksız yürüten ve bunu bir ödev olarak gördüğünü aktaran Mehmet Reis, şimdi de ülkenin özellikle de çocukların sağlıklı beslenmesi için mücadele başlattı. 2009'da 13 pilot ilde Türkiye'nin nasıl beslendiğini öğrenmek amacıyla bir araştırma yaptıran Reis, ortaya çıkan tablo sonucunda ülkenin obez olma yolunda hızla ilerlediğini fark etti. Reis, "Son 20 yılda çocuklarda obezite oranının yüzde 5'ten 18'e çıktığını gördük. Fast food ve hamur işi tüketiminin de arttığını gözlemedik" dedi. Araştırma raporunu hemen ilgili bankanlıklara ileten Reis, sağlıklı beslenmeye dikkat çekmek için de projeler geliştirdi. Reis, "İlk olarak 'Abur cubur, olacağı budur', ardından 'Abur cubura karnımız tok', sonra 'Sağlıklı yemek, mutlu gelecek' ve 'Ev yemekleri sofrada, hesap ortada' projelerimizle toplumun dikkatini obeziteye çekmeye çalıştık" diye konuştu.
"MÜCADELEMİ SÜRDÜRECEĞİM"
Obeziteyle mücadelede annelerin her öğünde evde yemek yapması gerektiğine dikkat çektiklerini belirten Mehmet Reis, "Araştırma sonucu kadınlarımızın yüzde 45'inin evde yemek yapmadığını gördük" dedi. Bu nedenle pratik yemek tariflerinin olduğu kitapçıklar hazırladıklarını vurgulayan Reis, unutulmaya yüz tutmuş lezzetlerin tariflerini de eklediklerini anlattı. Reis, "Biz sadece kuru gıdanın değil yaş meyve sebze, et, balık ve tavuk tüketiminin önemine dikkat çektik" şeklinde konuştu. Bir sonraki aşamada çocukların sağlıklı beslenebilmesi için okullarda yemekhanelerin kurulmasını hedeflediklerini vurgulayan Reis, şunları anlattı: "Bu doğrultuda tüm sivil toplum kuruluşlarıyla her türlü projeyi yürütmeye hazırız. Benden sonra da Reis Gıda ayakta kaldığı sürece, Türkiye'nin sağlıklı beslenmesi için elimizden geleni yapacağız. Obeziteyle mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz."
MANEVİ DESTEK UNUTULMAMALI
Sosyal
sorumluluk projelerinin maddi destekle sınırlı olmaması gerektiğini vurgulayan Reis, şunları anlattı: "Desteğe ihtiyacı olanların da bu ülkenin vatandaşı olduğunu hissettirmeliyiz. Bunu da ancak onlarla bir araya gelerek ve sohbet ederek yapabilirsiniz. Ben destek sağladığım kişilerle abi, kardeş gibi ilişki geliştirmeye, hal hatır sormaya gayret ederim. Bunu çocuklarıma da aşıladım. Her işadamının bunu yapması gerektiğini düşünüyorum. Bu sizi manevi olarak da olgunlaştırıyor."
ÜLKEME OLAN BORCUMU ÖDÜYORUM
"Bu ülkede yaşıyorum. Bu ülkede büyüdüm ve para kazandım" diyen Mehmet Reis, bu nedenle sosyal sorumluluk projelerini de ülkeye olan borcunu ödemenin bir yolu olarak gördüğünü ifade etti. Reis, "Zor şartlar altında büyüdüm, genç yaşta babamı kaybettim. 7 yaşında çalışmaya başladım. Bulaşıkçılık, garsonluk yaptım, Ramazan davulu dahi çaldım. Bunlar beni büyüten ve geliştiren şeyler oldu, hayatı erken öğrendim. Bu süreçte eğitimin önemini keşfettim. Bu nedenle 800'ün üzerinde öğrenciye burs verdim. Kadın sığınma evleri, sokak çocukları, engelli vatandaşlarımız için elimden gelen maddi desteği sağladım ve buna da devam ediyorum" dedi.
YEŞİL EKONOMİ ÖDÜLÜ REİS'İN
Tema
vakfıyla çevreyle ilgili projeler geliştirdiklerini belirten Reis, "Tarıma can platformunu hayata geçirdik. Bununla ilgili hazırladığım raporları, sorunlar ve çözüm önerilerini hükümete sundum. Bu çalışmalarım sonrası geçen yıl Yeşil Ekonomi ödülünü aldım" dedi.