2000'li yıllarda, dünya literatüründe olmayan 'görev zararı' tanımıyla siyasilerin arka bahçesi haline gelen kamu bankaları, tek parti iktidarında yapılan yeniden yapılanma ve reformlarla dünyanın da ilgi odağı haline geldi. Kârlılık açısından sektörün adeta lokomotifi haline gelen kamu bankaları, sergiledikleri performansla gerek hisse senedi gerekse eurobond ihraçlarında yabancı yatırımcıların tercihlerinde ilk sıralara yükseldi.
ZİRAAT SEKTÖRÜN 5'TE BİRİ
Bankacılık sektörünün net kârının yüzde 22.6 arttığı bu yılın ilk çeyreğinde, kamu bankalarındaki kâr artışı ise yüzde 32'ye ulaştı. Sektör ilk çeyreği 8 milyar TL net kârla tamamlarken, kamu bankalarının kârı 3.2 milyar TL olarak gerçekleşti. Kamu bankaları sektörün kârının yüzde 40'ını gerçekleştirdi. Geçen yılın ilk çeyreğine göre yüzde 46'lık artış sağlayan Ziraat Bankası 1.6 milyar TL ile kârlılıkta sektörün tek başına yüzde 20'sini oluşturdu. Banka bilanço büyüklüğü, nakdi kredi, gayri nakdi kredi, toplam kredi, konut kredisi, mevduat, öz kaynak, şube sayısı ve ATM sayısı gibi birçok alanda bir numara oldu. Halkbank 680 milyon TL, Vakıfbank 517 milyon TL kâr açıkladı. Bankacılık sektörünün özkaynak kârlılığı yüzde 3.1 olduğu ilk çeyrekte bu oran kamu bankalarında yüzde 3.59, yerli özel bankalarda 3.05, yabancı bankalarda ise 2.62 oldu. Sektörün aktif kârlılığı yüzde 0.43 olarak gerçekleşirken, kamu burada da 0.52 ile liderlik koltuğunu bırakmadı. Aktif kârlılığı yerli özel bankalarda yüzde 0.41, yabancılarda ise 0.34'te kaldı.
HİSSELER YABANCIDA
Kamu bankalarının bu performansı, yabancı yatırımcıların da ilgisini çekti. Borsada yabancı payı en yüksek banka Vakıfbank oldu. Vakıfbank'ın hisselerinin yüzde 81'i yabancı portföyünde bulunuyor. Sektörde yabancı payı en yüksek ikinci kurum ise yüzde 74.62 ile Halkbank oldu. Yabancının ilgisi yurtdışındaki tahvil ihraçlarına da yansıdı. Ziraat Bankası'na 4, Vakıfbank'a ise 6 kattan fazla talep geldi.
